• BIST 8970.53
  • Altın 2281.96
  • Dolar 32.3217
  • Euro 35.018
  • Ankara 16 °C
  • İstanbul 21 °C
  • Bursa 24 °C
  • Antalya 21 °C
  • İzmir 22 °C

Aman doktor, ayıp değil mi?

Aman doktor, ayıp değil mi?
Halkın "Allah yokluğunu vermesin ama oraya da düşürmesin" denilen yerlerin başında hastaneler gelir.

Halkın "Allah yokluğunu vermesin ama oraya da düşürmesin" denilen yerlerin başında hastaneler gelir.

Özellikle de devlet hastaneleri ve SSK hastaneleri.
Tam da Sağlık Bakanlığı'nın gerçekleştirdiği reformlarla bu söz anlamını yitirmeye başlamıştı ki, ortaya yeni yeni sorunlar çıktı!

Anlamını yitirmeye başlamıştı demem boşuna değil.

Artık istediğimiz hastaneye gidip istediğimiz gibi muayene olabiliyor, sonrasında da tedavi olabiliyorduk.

Bu Türkiye'de SSK çöküntüsünü yaşamış insanlar için gerçekten bir devrimdi.

Sağlık Bakanlığı'nın bu çabası AK Parti hükümetinin icraatları içinde belki de vatandaşa en fazla yararlı olanıydı.

Bir gece çocuğum ateşlenmişti. Apar topar hastaneye koştuk. Yanımızda ne bir evrak ne bir kimlik hiçbir şey yok. Ve gece yarısı.

Ankara Hastanesi bize en yakın hastaneydi. Her türlü tetkik ve tedavi yapıldı, acil durumda hastaneye gittiğimiz için bizden hiçbir evrak ve ücret talep edilmedi. Ve o gece görev yapan doktorların güleryüzü... Bu tavır hastalara ve hasta yakınlarına ciddi bir güven duygusu veriyor.

Ben ilk defa bir hastaneden memnuniyetle ayrılıyordum.

Geçenlerde bir yakınımın gittiği devlet hastanesinde muayenesi sonucu ameliyat olması gereği ortaya çıktı. Hastane devlet hastanesi olmasına rağmen yakınıma ameliyatın orada yapılamayacağı, çünkü orada uzman cerrah olmadığı, dışarıda bu konunun uzmanı bir doktora ameliyat olması gerektiği telkin edilmiş.

Doğrusu çok şaşırtıcıydı. Nasıl yani, Ankara gibi bir yerde devlet hastanesinin uzman cerrahları yok muydu?

Hasta devlet hastanesinden dışarıda bir doktora yönlendiriliyordu.

Böyle çok olay biliyorum. Devlet veya üniversite hastanelerinde muayene edildikten sonra hasta tedavi süreci için dışarıda muayenehanesi olan bir doktora yönlendiriliyor, böylece vatandaşın devlet hastanesinde belki de hiçbir ücret ödemeden olacağı ameliyat için özel doktorlara yüklü miktarda para verilmesi sağlanıyordu.

İnsanlar yönlendirildikleri doktora gittikleri zaman ciddi ameliyat ücretleriyle karşılaşıyorlar.

Elbette bütün doktorlar böyle değil. Bunu yapan vicdansızlar azınlıkta. Ama bunlar da oluyor işte.

Şimdi...

Türkiye'de 63 bin 524 uzman doktor çalışıyor. Bunlardan 31 bini Sağlık Bakanlığı'na bağlı hastanelerde, 13 bin civarındakiler ise üniversite hastanelerinde görev yapıyor.

Bu kadar uzman doktorun içinde Sağlık Bakanlığı hastanelerinde çalışanlardan 930'unun, üniversite hastanelerinde çalışanlardan ise 630'unun özel muayenehanesi var.

Bunların sayısı toplamda yüzde beşi bile bulmuyor.

Üniversite ve devlet hastanelerinde günde binlerce ameliyat yapılıyor. Ve insanlar eskisi gibi hastane kapılarında aylarca ameliyat olacağı ya da tedavi olacağı günü beklemiyor.

Toplam içinde yüzde beşi bile bulmayan hekimlerden, özel muayenehaneleri ile çalıştıkları kamu hastanelerinden birini tercih etmeleri isteniyor. Bu rakamın en az yarısı da kamuda çalışmaya devam arzusunda.

Toplamda devlet hastanelerinde çalışan 930 doktor kendi muayenehanelerini işletmek için istifasını ya da emekliliklerini istedi. Üniversite hastanelerinde de rakamın bu yönde olacağı tahmin ediliyor.

Dolayısıyla bu kadar doktorun kamu hastanelerinde işi bırakmasının tedavi hizmetlerini sürdürmeye engel olacağını söylemek abartı olur.

Hem devlet hastanesinde çalış hem buraya gelen hastaları kendi özel muayenehanene yönlendir hem de isyan et.

Vatandaş ise elinde sosyal güvencesi olduğu halde özel hastanelere para ödemek zorunda bırakılıyor.

Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın söylediği şu: Eğer kamuda çalışmak istemiyorsan, git kendi muayenehanende çalış. Yani tercihini yap. İkisi bir arada olmaz!

Nerede bu yoğurdun bolluğu doktor beyler. Hem kamu hastanesine gelen hastayı orada tedavi olamayacağına inandır, kendi ya da kendine yakın bir doktorun muayenehanesine gönder hem de o hastanın sırtından para kazan.

Bence Bakan Bey doktorları böyle bir tercihe zorlamakta haklı.

Çünkü biz de böylesi doktorların yönlendirmesi ile sosyal güvencemiz olduğu halde dışarıya yönlendirildik ve yüklü miktarda bir ücretle ameliyat olmaya razı olmuştuk. Ki, imdadımıza Sağlık Bakanlığı yetkilileri yetişti.

Değilse, devlet hastanesinde görev yapan doktorumuz, hastamızı yönlendirdiği kendi muayenehanesinde ya da çalıştığı özel hastanede ameliyat edecek ve hastamızın yüklü miktarda da parasını alacaktı.

Ve biz de şu soruyu soracaktık: Madem böyle olacaktı, hastanın patronu o kişi için neden SSK'ya prim ödeyip duruyordu?

Bugün / Nuh GÖNÜLTAŞ'ın yazısı

Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 3996 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim