Nakil böbreğin ‘yaşama süresini yüzde 80’in üzerine çıkarmayı hedefleyen dünyanın en kapsamlı araştırmasına, 5 kıtada 40 ülkeden tam 2 bin hasta katılacak. Türkiye’den de 30 hastanın yer alacağı araştırmada, 1000 hasta üzerinde, aynı anda yeni bir ilaç da denenecek.
Avrupa Organ Nakli Derneği’nin düzenlediği 16’ncı Avrupa Organ Nakli Kongresi (ESOT), Avusturya’nın başkenti Viyana’da yapıldı. Türkiye’yi temsilen kongreye katılan Türkiye Nefroloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Aydın Türkmen, kongreye damgasını vuran ve nakil böbreğin yeni vücutta ‘yaşama’ şansını yüzde 80’in üzerine çıkarmayı hedefleyen araştırmayı, Hürriyet’e değerlendirdi. Araştırmaya 5 kıtadaki 40 ülkeden iki bin kişinin katılacağını söyleyen Türkmen, “Türkiye de 30 hastası ile araştırmada yer alacak” dedi. Türkmen şu bilgileri verdi:
YENİ KOMBİNE İLAÇ
"Bu tür uluslararası çalışmalara katılmak Türkiye için bir prestij. Araştırmaya 200 merkez katılacak. Türkiye de, ‘nakil başarı sayıları’ en iyi merkezleri seçecek. Araştırma 18 ay içinde başlayacak ve iki bin hasta gruplara ayrılacak. Yarısına mevcut ilaç tedavisi, diğer yarısına ise mevcut tedavide kullanılan bir ilacın çıkarılıp yeni bir ilacın eklenmesiyle oluşturulan yeni kombine bir ilaç uygulanacak. Çalışma ile nakledilen böbreğin yaşam süresinin yüzde 80’in üzerinde uzatılması hedefleniyor."
BİR HASTA 22 BİN DOLAR
''Tabii ki araştırmaya katılacak hastalar için bazı kriterler belirlendi. Örneğin doğum yapmış olan kadınlar, kanı değişen ya da bir kez böbrek nakli olmuş kişiler seçilmeyecek. Çünkü, bunlar ne kadar da olsa başarı şansını düşüren unsurlar. Dünyanın en büyük hasta kapasiteli araştırmasının bilimsel verileri bilim dünyası için çok önemli olacak. Türkiye’de 60 bin diyaliz hastası var. Bu rakama her yıl 5-10 bin kişi daha ekleniyor. 2016 yılında yüzbinin üzerinde hasta olacak. Bir hastanın devlete maliyeti yıllık tam 22 bin dolar. Oysa bu kişiler ameliyat olsa bu rakam yıllık 10 bin dolara düşecek. Üstelik nakil olan kişilerin yaşam kalitesi de artıyor. Bu nedenle organ bağışı mutlaka desteklenmeli. 2011’de Türkiye’de bin 200 beyin ölümü tespit edildi. Fakat bağış yapanları sayısı sadece 300. Yani her dört aileden sadece biri organ bağışlıyor.''
Meltem Özgenç
