Bir televizyon programında konuk olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, asgari ücretin yeterli olduğunu söylediği şeklindeki iddiaları değerlendirdi. Asgari ücretin bir koruma ücreti olduğunu anlatan Çelik, “Biz Çalışma Bakanlığıyız. İşçi, işveren ve hükümetin temsilcileri ile birlikte asgari ücret belirleniyor. Açıklamayı bizzat kendimiz yapıyoruz.
'Geçinilir’ dedik ama akabinde getirdiğimiz açıklamayı dikkate almayıp, 'Geçinilir' cümlesini ele alırsanız bence haksızlık yapmış olursunuz. Asgari ücret bir taban ücretidir, sosyal koruma ücretidir. 'Asgari ücret yeterli bir ücrettir' diye hiçbir bakan sanmıyorum söylememiştir. Biz de bunu söylemeyiz. Amacımız işçiyi ve emeği korumaktır. Ondan aşağı bir ücret teklif edilemez. Asgari ücret, çocuğu olmayan bir birey için 773 TL. 4 çocuğa kadar ise 830 TL’ye kadar çıkıyor” şeklinde konuştu.
"YETERLİ DEĞİL, ARTIRMAYI BİZ DE İSTERİZ"
"Asgari ücret, yeterli bir ücret değildir” diyen Bakan Çelik, bunun emeğin korunmasına dönük bir ücret olduğunu dile getirerek şöyle devam etti:
"Asgari ücret 184 TL’den bugün 773 TL’ye geldi. Artış oranı yüzde 320. Enflasyon yüzde 141. Peki yeterli mi? Yeterli değil. Daha çok artırmayı hükümet olarak biz isteriz. Maliye Bakanımız bizi dinliyorsa o da, ‘Artırılsın’ der. Çalışma Bakanı olarak da ben de, ‘Artırılsın’ derim. Prim gelirlerimiz artacak, vergi gelirlerimiz artmış olacak. Rekabet gücünün kırılmaması, ihracattan üretime, üretimden istihdama kadarki döngü asgari ücretin belirlenmesinde rol oynuyor. Vatandaşın geçim standardını da dikkate alacaksınız. Tüm bunlar dikkate alınıyor. Ürettiğiniz malı eğer dünya pazarlarında yer bulamaz mala dönüştürüyorsanız bu istihdamın düşmesine yol açar. Bu yüzden çok hassas çalışılmalı” şeklinde konuştu.
"POPÜLİST YAKLAŞIMLAR İÇİNDE OLMAMALIYIZ"
5. yıldır çalışma bakanlığında çalıştığını ifade eden Çelik, asgari ücret ile ilgili popülist yaklaşımları eleştirdi. Çelik, “2 kez işçi ve işveren asgari ücreti uzlaşma ile bitirdi. Bu yeterli anlamını mı taşır? Hayır. Geçen sene yüzde 6+6 enflasyonun 2 katı kadar artış sağladık. Burada attığımız adımların hepsi istihdamı artırmaya dönük olmalıdır. Kriz dönemlerinde işsizlik rakamları hep artar. Bu rakamlar İspanya’da yüzde 57’yi buluyor. Türkiye son 4 yılda 4 milyon istihdam gerçekleştirdi. Bu verilerin hepsi bilimsel veriler içindedir.
Asgari ücret konusunda şu bilinmeli. Bu ücret yeterli değildir. Üzerine basa basa söylüyorum ama, ‘800 lira da nedir’ gibi bir yaklaşımı da doğru bulmuyorum. Biz yoksulluk rakamlarını aşağıya düşürüyoruz. Yoksullaşma oranı Türkiye’de git gide düşüyor. Günlük 4,15 TL’nin altında geçimini sağlayan vatandaşlarımızın oranı yüzde 30’dan yüzde 2,7’ye düştü. Yoksulluk oranını bir taraftan düşürüyoruz ama bir taraftan da şunu ihmal etmeyelim; bu ülkede 10 milyon 800 bin tane yeşil kartlı vatandaş var, bu ülkede 2,5 milyonun üzerinde işsiz vatandaşımız var. Böylece de çıkıp popülist bir şekilde, ‘800 lira para değildir. Bin lira para değildir’ gibi yaklaşımlar da uygun değildir. Hiç iş bulamayan, asgari ücretle iş arayan vatandaşımızı rencide etmemeliyiz” şeklinde konuştu.
