Kerim Akhan’ın 33 yaşına kadar kalbi 3 kez durdu. Onu sağlığına kavuşturan kalp 3’üncü denemede bulundu. 3 günde yoğun bakımdan çıkan ve koyu bir Galatasaraylı olan Kerim, Fenerbahçeli doktorunun kalbine attığı sarı lacivert dikişle hayata tutundu.
İstanbul’da yaşayan 33 yaşındaki Kerim Akhan, inşaat sektöründe çalışıyordu. 2 yıl önce hastalanınca ailesiyle yaşamaya başladı. Geçmişte yaşadığı eklem romatizması nedeniyle tedavisini yarım bırakan Kerim’in kalp kapakçıklarında yıllar içinde hasar oluştu. Şikâyetleri artınca doktora gitti ancak uygulanan tedavi onu sağlığına kavuşturmadı. Ciğerleri su toplayınca yoğun bakıma alınan Kerim’in yakınları, doktorlardan “Hastanız buradan sağ çıkamaz!” sözünü duyup şok bile yaşadı. 2 yıl önce bir vakıf hastanesine giden Kerim burada kalp ameliyatı oldu.
Ameliyattan 6 ay sonra sokakta bayılan genç adam, kalp masajıyla hayata tutundu. Ameliyatını yapan doktorun, “Yapay kalp nakli yapılması gerekir” sözüyle onu kurtaracak olan doktoru aramaya başladı. Kerim Akhan’ın hayatı, özel bir hastanenin Kalp Nakli ve Yapay Kalp Merkezi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süha Küçükaksu’ya ulaşmasıyla değişmeye başladı. Kerim’in kalbine önce 5 saat 15 dakika süren bir operasyonun ardından pil takıldı. Kerim taburcu olmayı beklerken, doktoru Küçükaksu’dan, “Seni buradan yeni bir kalp takmadan çıkarmayacağım” sözünü duydu. 2013’ün başında 15 gün arayla Kerim için düşünülen 2 kalbin de uygun olmaması Kerim’de hayal kırıklığına yol açtı.
Ancak, Prof. Dr. Küçükaksu’nun ona verdiği “Elin telefonda olsun. 3’üncü denemede sana bu kalbi mutlaka takacağım” sözü 5 Mayıs’ta gerçek oldu. Doktorunun telefonuyla hastaneye koşan Kerim, 7 saatlik bir operasyona girdi. Kalbinin büyüklüğü ekibi zorlasa da her şey yolunda gitti. 3 günde yoğun bakımdan çıkan Kerim, 13’üncü günde taburcu oldu.
'YATAKTAN ÇIKAMAZ VE NEFES ALAMAZ HALDEYDİ'
“Kerim, birkaç yıldır kalp yetersizliği nedeniyle tedavi görmüş ve yaklaşık 1 yıl önce İstanbul’da bir hastanede çift kapak ameliyatı olmuştu. Ameliyatın ilk günlerinden itibaren durumu giderek kötüleşen Kerim, yataktan çıkamaz ve nefes alamaz halde bizim merkezimize son evre kalp yetersizliğiyle getirildi. Kendisini kalp nakli programına aldık ve geçici amaçla kalp pili taktık. (CRT-D) Ancak durumunun kötüleşmesi nedeniyle ‘Acil’ bekleme listesine aldık. 2 kez bulunan kalpler nedeniyle ameliyathanenin kapısından döndü. Kerim’e 3. kez kalp çıktı ve sonrasında her şey çok hızlı gelişti. Ameliyattan uyandığında kendisine ‘Hoşgeldin evlat, sana Allah’ın hakkı üçtür dememiş miydim’ derken elimle de 3 işareti yapıyor ondan da aynı karşılığı alıyordum. Kerim’i, kalp naklinden 2 gün sonra yani 3. günde yoğun bakımdan çıkarıp normal odaya aldık. Böylece 3. hakkında kalbine kavuşan, 3 günde yoğun bakımdan çıkan hastamızı 13 gün sonra evine yolladık.”
GALATASARAYLI KERİM’E FENERLİ HOCANIN OYUNU
Hastasının baştan itibaren çok uyumlu ve inançlı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Süha Küçükaksu, “Kerim çok sabırlıydı. Pozitifliğine hayran kaldık, ‘Git’ dedik gitti, ‘Gel’ dedik geldi” dedi. Şakalar hayatın tadı tuzu olunca Süha Hoca hastasına en büyük sürprizi ameliyat sırasında yaptı. Galatasaraylı Kerim’in ameliyatında sarı lacivert dikişler kullanan Küçükaksu’nun bunu hastasına söylediğinde aldığı yanıt hepsini çok güldürdü: “Önemli değil, ne de olsa görünmüyor...” Bu yanıt üzerine aşağıda kalmayan Küçükaksu da hastasının sözüne noktayı şöyle koydu: Fenerlilik artık kalbine nakşoldu. İstesen de söküp atamazsın.”
3 İŞARETİ YAPTILAR
Fenerbahçeli Prof. Dr. Süha Küçükaksu ve Galatasaraylı Kerim Akhan; Kerim’in 3 kez kalbinin durmasını, 3’üncü kalbin ona nakledilmesini ve yoğun bakımdan 3 günde çıkmasını, birlikte ‘3’ işareti yaparak gösterdiler.
"DOKTORLUK DEĞİL İNSANLIK ÖNEMLİ"
Kerim’e gelince... Kalp nakli bekleyen hastalar için bir dernek kurmaya ve web sayfası oluşturmaya hazırlanıyor. İstiyor ki umutla bekleyen hastalar umudunu kaybetmesin... Doktoru Küçükaksu’yla ilgili, "Hastaneye yattıktan yarım saat sonra yanımdaydı. Gece gündüz demeden benimle ilgilendi. Hocamdan gördüğüm değer bana güven verdi." diye konuşuyor.
Ceyda Erenoğlu /Gazete Habertürk
