Hekimler için sorumluluk sigortasını zorunlu kılan 'Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası' 30 Temmuz 2010 itibariyle yürürlüğe girdi.Zorunlu sorumluluk sigortasıyla hem hekimler hem de hastalar için daha güvenli bir dönem başlıyor.
Hastalıkları teşhis etmek, tedavi yöntemi bulup uygulamak ve cerrahi operasyonlar yapmak gibi pek çok faaliyette bulunan ve bu faaliyetler sırasında birtakım mesleki şartlan yerine getirmekle yükümlü olan hekimler artık zorunlu sorumluluk sigortası güvencesinde.
Tedavi esnasında hatalı ve/veya yanlış uygulamalar nedeniyle hastalarına zarar veren hekimler, bu sigortayla tıbbi kötü uygulamalar teminatı altına alınacaklar. Tıbbi kötü uygulama; hekimin teşhis ve tedavi sırasında standart uygulamayı yapmaması, beceri noksanlığı ve hastaya tedavi vermemesi gibi içeriklerle tanımlanıyor.
Hekim mesleki sorumluluk sigortası, hekimler için mesleklerini icra ederken, mesleki faaliyetleri sonucunda hastalarına verebilecekleri zararların yaratabileceği ekonomik problemleri koruma altına alarak bu alandaki boşluğu dolduruyor. 30.01.2010 tarih ve 27478 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Üniversite ve Sağlık Personelinin Tam Gün Çalışmasına ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 8 inci maddesi ile 1219 sayılı Kanun'a bir madde eklenerek doktorlar için mesleki sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu getirildi.
Söz konusu düzenlemede, kamu sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışan tabipler, diş tabipleri ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olanların, tıbbi kötü uygulama nedeniyle kendilerinden talep edilebilecek zararlar ile kurumlarınca kendilerine yapılacak rüculara karşı sigorta yaptırmak zorunda oldukları hükme bağlandı. Bu sigorta priminin yansının hekimler tarafından, diğer yansının ise döner sermayesi bulunan kurumlarda döner sermayeden, döner sermayesi bulunmayan kurumlarda kurum bütçelerinden ödeneceği belirtildi. Düzenlemeye göre mesleklerini serbest olarak icra eden hekim, diş hekimi, uzman ve aile hekimleri ise sigorta primlerinin tamamını kendisi ödeyecek. Özel sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışanların sigorta primlerinin yansı kendileri tarafından, yaası da istihdam edenlerce ödenecek. Kurum payına düşen %50'lik kışıma isabet eden sigorta primi, hiçbir isim altında ve hiçbir şekilde çalışanın maaş ve sair malî haklarından kesilemeyecek, buna ilişkin hüküm ihtiva eden sözleşme yapılamayacak. Zorunlu sigortalara ilişkin teminat tutarlan ile uygulama usul ve esaslan Sağlık Bakanlığı'nın görüşü alınarak Hazine Müsteşarlığınca belirlendi ve zonınlu sigortalan yaptırmayanlara, mülki idare amirince sigortası yaptırılmayan her kişi için beş bin Türk Lirası idari para cezası verileceği belirtildi. Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Tarife ve Talimatında dört risk grubu belirlendi ve bu risk gnıplanna göre tarife primleri saptandı.
Ayrıca tüm risk gruplan için azami teminat tutarı 300.000 TL olarak belirlendi. Belirlenen tazminat limiti olay başına olup bu limite yıllık azami bir limit getirilmedi. Yani sigorta şirketleri risk grubuna göre aldıkları prim karşılığında, sigorta süresi içerisinde meydana gelecek "n" sayısındaki olaya her seterinde azamı 300.000 TLlik teminat sunacak. Tarifede prim ödemesinde etken olarak sadece hekimlerin uzmanlık alanları belirleyici faktör olarak alınmış, ancak hekimlerin çalıştıklan kunımlar ve/Veya üstlendikleri sorumluluklar için bir çarpan tarifede yer almıyor.
Düzenlemeye göre bir önceki yıl ya da bir önceki sözleşme süresi içinde herhangi bir tazminat ödemesi yapılmaması durumunda, sonraki sigorta sözleşmesinde uygulanacak prim indirimi oranı bir üst basamağa göre belirlenecek. Eğer bir önceki yıl ya da bir önceki sözleşme süresi içinde tazminat ödenmişse, sonraki sözleşme süresi içinde tazminat ödeme sayısı kadar aşağı basamak tarife uygulanacak. Üç ve daha fazla tazminat ödemesi için azami zamlı prim yüzde 50, üç ya da daha fazla yıl tazminat ödenmemesi durumunda azami indirim yüzde 20. Sigorta süresinin bir yıldan kısa olduğu sigorta sözleşmelerinde ise prim indirimi uygulanmayacak.
Hürses
