İçeriğinde bulunan fındık, üzüm, ruşeym gibi besinlerle özellikle çocuk ve gençlerin tüketmesi önerilen altın çörek özellikle ara öğünler için iyi bir alternatif.
Sağlıklı yaşam trendleri her geçen gün daha fazla önem kazandıkça pek çok kişi de beslenmesine özen gösteriyor. Özellikle Türk mutfağında önemli bir yere sahip olan ekmek, sağlıklı beslenme söz konusu olunca ikinci planda kalabiliyor. Ancak son dönemlerde yeni çeşitleriyle dikkat çeken İstanbul Halk Ekmek (İHE) özellikle çocuk ve gençler için ürettiği ‘altın çörek’ ile ekmeklere yepyeni bir anlayış getiriyor. İçeriğinde fındık, üzüm, ruşeym ve keçiboynuzu gibi pek çok besinin bulunduğu altın çöreğin, gelişme çağındaki çocukların ve gençlerin bedensel, zihinsel yorgunluklarının azaltılmasına ve kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olduğu belirtiliyor.
Tadı keçiboynuzundan
İHE tarafından 60 gram halinde günlük 330-350 bin adet üretilen altın çörek zincir marketler, İHE büfeleri ve Ekmek Shop’larda 25 kuruşa satılıyor. Altın çörek üretimiyle daha iyi beslenmeye yardımcı olmayı, günlük vitamin, mineral, protein ve enerji ihtiyacının karşılamayı amaçladıklarını söyleyen İHE Genel Müdürü Salih Bekaroğlu, her kesimden talep patlaması yaşadıklarını belirtiyor ve şunları anlatıyor: “Veliler şu an çocuklarının beslenme çantalarına kek, poğaça ve açma tarzı ürünler koyuyor. Doğal un, ruşeym ve fındık içeren, ayrıca şeker yerine tatlandırıcı olarak üzüm ve keçiboynuzu unu kullanılan altın çörekle öğrencilerin daha iyi beslenmeleri sağlanacak.” Altın çöreğin karbonhidrat, protein, yağ ve mineral içeriğinden dolayı bedensel ve zihinsel yorgunluğun azaltılmasında, kalp-tansiyon dengesinin sağlanmasında, kemik ve diş gelişiminde, kan şekerinin dengelenmesinde yararlı olduğunu da sözlerine ekleyen Bekaroğlu “İçerisinde bulunan diyet lif sayesinde bağırsak hastalıklarının önlenmesine yardımcı oluyor. E vitamini açısından zengin olan bu çörek, bağışıklık sisteminin güçlenmesine de destek oluyor. Lise ve üniversite öğrencileri de fast-food yerine yanında taze sıkılmış meyve suyuyla tükettiklerinde kaliteli bir öğün yapmış olurlar. Yetişkinler ise daha temkinli yaklaşmalı. Çünkü içindeki fındık ve fındık yağı miktarı diğer ekmek çeşitlerine oranla daha yüksek. Çölyak tanısı konanlar, süt şekerine duyarlılığı olanlar ve fındığa alerjisi olanlar ise tüketmemeli” diyor
Yararlı diye fazla tüketilmemeli
Yeditepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Öğretim Üyesi ve star Pazar yazarı Prof. Dr. Erdem Yeşilada, ekmeğe ağırlık veren bir toplumda katkılı ekmek ürünlerinin üretilmesi ve her kesimden insanlara uygun fiyatla sunulmasını desteklediğini belirtiyor. Bir üründen sağlığın korunması ya da tedavi amacıyla yararlanmanın, kullanılan miktar ve süreçle doğru orantılı olduğuna da dikkat çeken Yeşilada “Bu ürünün içerisindeki hangi oranlarda bulunduğu ve bu ürünü kişilerin ne kadar tükettiği sorularına cevap verilmeli” diyor ve şöyle devam ediyor: “Bileşendeki doğal un, ruşeym ve fındık besin değeri yüksek gıdalardır. İlave edilen keçiboynuzu ve üzüm de aynı şekilde sağlık için yararlı ürünlerdir. Özellikle daha yüksek miktarlarda desteğe ihtiyacı olan gelişme çağındaki çocuklar ya da ileri yaşlarda insanlar için bu çörek yararlı olacaktır. Ama bu karışımı sağlığa yararlı olacak diye çok miktarda tüketirsek o zaman aşırı şişmanlıkla karşılaşabiliriz. Ancak ekmek glutenine karşı riski olan çölyak gibi hastalarda kullanılmaması gerekir. Ama yine de farklı beslenme alternatifleri de tercih edilmeli ve kepekli ekmek, çavdar ya da yulaf ekmeği de tercih edilmeli.”
Çocuğa daha uygun
Ekmeğin Türk toplumu için vazgeçilmez olduğunu söyleyen uzman diyetisyen ve star gazetesi yazarı Selahattin Dönmez İHE’nin ürettiği ekmekleri hijyenik ve ucuz bulduğunu belirtiyor. “Yulaf, karışık tahıllı, çavdar, cevizli, tam buğday unundan yapılmış tüm ekmeklerin sağlık üzerine etkileri olmakla beraber genel açıdan beslenmeye katkıları benzerdir. Açıkçası altın çöreğin tadını beğenmedim ama çeşitlilik açısından yenilebilir bir alternatif olarak görebiliriz” diyen Dönmez şöyle konuşuyor: “Altın çöreği sağlıklı olan herkes kullanabilir. Ayrıca ekmek dilimli değil ve bir avuç büyüklüğünde. Bu nedenle her öğün bundan bir adet yiyen zayıflama diyeti uygulayanlar kilo veremezler. Çocuklar fiziksel aktivite yapıyorsa ve kilo problemleri yoksa her öğünde bir veya iki adet yiyebilirler. Yaşlılar ise her öğün bir adet yiyebilir.
