Bu yüzden bir haftadır doktorların bu mücadelede ne kadar haklı olduklarını anlatan mesajlarını okuyorum.
Olabilir! Bir çatışmada iki taraftan birinin yüzde yüz haklı olduğu durumlar son derece nadirdir.
Gerçekten de doktorlar ile Sağlık Bakanı arasındaki çatışmada iki tarafın da haklı olduğu, haksız olduğu noktalar var.
Doktorlar, doğal olarak çok kazanmak istiyor. Bu herkesin hakkı. Ama devletin imkânları ile çok kazanmak isteyince diğer sektörlere durumu anlatmak mümkün olmuyor.
Kendi imkânları ile çok kazanmak istediklerinde ise bakanlığın koyduğu bir kısım kotalar sebebiyle kendilerini sınırlı hissediyorlar. Bu konuyu kendi aralarında çözsünler. Ama vatandaşa zarar vermesinler. Benim dileğim bu.
Benim bugün asıl dikkat çekmek istediğim konu emekli ya da SGK'lı hastaların özel hastanelerde ödedikleri farklarla ilgili.
Bildiğim, gördüğüm, tecrübe ettiğim kadarıyla özel hastaneler SGK'yı adeta lüplüyorlar.
Bunu yapıyorlar çünkü bakanlığın özel hastaneleri denetimi ne yazık ki çok zayıf!
Şimdi...
Siz, SGK'lı ya da emekli olarak bir özel hastaneye gidiyorsunuz. Muayene bedeli olarak bir fark ödüyorsunuz. Bu fark hastaneden hastaneye değişiyor.
Muayenenizde, mesela ameliyat olmanız gerektiğine karar veriliyor. Bu defa hasta özel hastaneye ne kadar fark ödeyeceğini soruyor.
Çünkü özel hastanelerde bu farklar da hastaneden hastaneye değişiyor. Aynı ameliyat için birbirinden çok farklı rakamlar istiyor hastaneler, birbirinin misli rakamlar söz konusu.
Bu fark mesela istanbul'da semtten semte değişiyor. Mesela Yenibosna'daki bir hastanenin bin lira fark istediği bir apandisit ameliyatı için Bahçelievler'deki hastaneler 3 bin lira isteyebiliyor.
Bu farkın neden kaynaklandığını mesela Sağlık Bakanlığı açıklayabilmeli ya bu konuya bir standart getirmeli ya da özel hastaneler arasında SGK'lı hastalardan alınan farklar birbirine yakın olmalı. Çünkü özel hastanelerin çoğu SGK'lı hastaların sırtından, dolayısıyla devletten nemalanıyorlar!
Diğer taraftan, fark ödeyip özel hastanede ameliyat olan hasta için hastanenin SGK'dan aldığı bir bedel var. Bu bedel ise belli.
Her operasyonun bedeli önceden belli. Mesela bir apandisit ameliyatının bedeli belli. Özel hastaneler tedavi ettikleri hasta için hem SGK'dan bir bedel alıyorlar hem de hastadan fark alıyorlar.
Alsınlar diyelim ama hiçbir özel hastane yaptığı operasyon için SGK'nın, bakanlığın belirlediği bedeli hastalara söylemiyor. Bu listeden hastanın hiç haberi olmuyor.
Siz özel hastaneye gittiğinizde eğer operasyon söz konusuysa sizi muhasebeye yönlendiriyorİar, muhasebeci size ödeyeceğiniz farkı söylüyor.
Peki operasyonun devlete maliyeti nedir?
Bu konuda hiçbir bilgi verilmiyor. Siz zaten soramıyorsunuz hasta olarak!
Bazı hastaneler öyle vicdansız davranıyor ki, farkı ameliyat öncesi hastadan istiyor, eğer hasta ameliyat masasında ölürse daha sonra parayı almak için uğraşmak istemiyorlar.
Taburcu olurken de çoğu hastane size fatura vermiyor. Siz fatura talep etseniz bile bir punduna getirip faturasız gönderiyorlar sizi evinize.
Özel hastaneler bu yolla kamuyu lüpletiyor. Özel hastanelere giden SGK'lıların soyulmamak için mutlaka hastanelerden ayrıntılı fatura talep etmeleri gerekiyor!
İşini doğru yapanlar yok mu, var elbette ve ne yazık ki onlar çok azınlıkta.
Bu noktada şöyle de denilebilir: Bakanlık doktorlar ile uğraşacağına özel hastaneleri iyi denetleyebilse, kamuda görevli doktorlara ciddi maaşlar ödeyebilir.
Ne yazık ki ortaya şöyle bir durum çıkıyor: Kamuda doktorlara verilmeyen paralar özel hastane sahiplerinin cebine giriyor.
Hem vatandaş hem devlet hem de doktorlar mağdur oluyor!
Yanılıyorsam lütfen düzeltin Sayın Bakan!
Bugün / Nuh GÖNÜLTAŞ'ın yazısı
