Hacettepe Üniversitesi'nin Kompozit Doku Nakli Merkezi ruhsatını iptale eski rektör Özgen de tepki gösterdi: Başbakan şike olayında 'Kulüpler değil şahıslar cezalandırılmalı' demişti. Burada da aynı şey geçerli
Hacettepe'nin efsane rektörlerinden Prof. Dr. Yüksel Bozer'den sonra eski rektörlerden Prof. Dr. Tunçalp Özgen'den de üniversiteye destek geldi. Hacettepe Üniversitesi'nin Kompozit Doku Nakli Merkezi'nin ruhsat iptaline ilişkin Özgen'in
AKŞAM'a yaptığı açıklamalar şöyle:
- BAŞBAKAN'IN SÖZLERİ AKLIMA GELDİ: Sağlık Bakanlığı'nın doku nakliyle ilgili ruhsatı iptal edilmesine çok üzüldüm. Haberi duyunca aklıma ilk olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın UEFA Başkanı Michel Platini'ye söylediği, 'Şahsi suçları kurumsallaştırmayalım' sözleri geldi.
- GEREKİRSE YÖNETMELİK DEĞİŞTİRİLİR: Hacettepe Üniversitesi, 50 yıllık bir emeğin ve geçmişin birikimidir. Bu kolay oluşan bir miras değil. Hatalar yapılmış olabilir bunu da tam olarak bilemiyoruz. 'İlgili yönetmelikte böyle bir durumda cezanın kuruma kesilmesi öngörülüyor' demek tek başına bir açıklama değil. Eğer yönetmelik böyleyse bu haksızlığı devam ettireceğiniz anlamına gelmez. Yönetmeliği değiştirerek bu işi çözersiniz.
- 'HACETTEPE SUÇLU' MESAJI VERİYOR: Sağlık Bakanlığı'nın bu yaptığı işlem halka, 'Hacettepe suçludur' şeklinde bir mesaj veriyor. 5 bine yakın çalışanı olan bir kuruma böyle bir yafta yapıştırılması emeği yok saymak demektir.
- ÜNİVERSİTENİN İMAJI ZEDELENİYOR: Bu nakli yapan birimde çok sayıda doktor var. Siz birkaç doktorun hata yaptığını iddia edip hepsini mahkum ediyorsunuz. Ben 1999-2007 yılları arasında rektörlük yaptım. Şunu söyleyebilirim: Hacettepe Üniversitesi her alanda yetiştirdiği beyinlerle saygın bir kurumdur. Yetişen her eleman, 'Boynuz kulağı geçer' misali üniversiteyi daha ileri taşımıştır. Bu üniversiteni imajını zedelemek bence haksızlık.
Köyüyle ilk 'yüz'leşme
TÜRKİYE'de ilk yüz naklinin yapıldığı Uğur Acar, doğup büyüdüğü Manavgat'ın Cebece köyünü ziyaret etti. Acar, anne ve babasıyla yaşadığı köyde yoğun ilgiyle karşılandı.
Yüzü nedeniyle köyünde hiç dışlanmadığını ifade eden Acar, ''Çocukluğum iyi geçti çünkü arkadaşlarım bana hep çok iyi yaklaştılar'' dedi. 8 yıllık zorunlu eğitimi tamamladıktan sonra ailesinin maddi durumunun iyi olmaması nedeniyle okula devam etmediğini belirten Acar ''Küçükken istediğim tek şey futbolcu olmaktı ama olamadım. İş hayatına atıldım. Mermerci oldum'' diye konuştu.
FLÖRTE HAZIR
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan ile tanışmasının kendisi için dönüm noktası olduğunu dile getiren Acar, 9 ay boyunca ağabey-kardeş ilişkisi kurduklarını söyledi, ''Çağırdıklarında ilk olacağım için mutlu oldum. O kadar hazırdım ki nakile, koşa koşa ameliyathaneye gittim'' dedi.
Acar, kız arkadaşı olup almadığıyla ilgili soru üzerine, ''Hayır öyle bir duyguya kapılmadım. Bundan sonra düşünürüm'' dedi. Acar, ''Ben yine Uğur'um. Sadece yüzüm değişti ama yeni yüzüme de alıştım'' dedi. Ağustosta askerlik yoklamasına gideceğini belirten Acar, uygun görülürse seve seve vatani görevini yapacağını söyledi.
YÜZÜYLE HEP BARIŞIKTI
Okuldakİ sınıfında, sırasına oturan Acar, öğrencilik yıllarına geri döndü. Okulun müdürü olan Mustafa Yılmaz da ''Uğur çok iyi bir öğrenciydi, dersleri iyiydi. Yüz naklinden önceki yüzüyle de barışıktı. Problem yoktu. Topluma karışınca yüz nakli olmak istedi. Biz de memnun olduk. Uğur'u böyle görmek çok güzel'' diye konuştu.
Ömür EMLİK
