• BIST 9717.77
  • Altın 2430.366
  • Dolar 32.529
  • Euro 34.865
  • Ankara 29 °C
  • İstanbul 25 °C
  • Bursa 26 °C
  • Antalya 29 °C
  • İzmir 28 °C

Sezaryenle doğumda Sağlık Örgütü sınırını 3'e katladık

Sezaryenle doğumda Sağlık Örgütü sınırını 3'e katladık
Sağlık Bakanlığı'nın azaltılması için büyük çaba gösterdiği sezaryenle doğum oranı bir türlü düşürülemiyor.

2003 yılında yüzde 21'lerde olan sezaryenle doğumlar, son verilere göre yüzde 45'e yükseldi. Bu rakam 2007'de yüzde 35, 2008'de yüzde 37, 2009'da ise yüzde 43 civarındaydı. Ağrı, Ardahan, Kars ve Bayburt yüzde 25 ile en az sezaryen doğumun gerçekleştiği iller olurken, Batı Marmara ve Akdeniz Bölgesi yüzde 55 ile sıralamanın başında yer aldı. Dünya Sağlık Örgütü'nün tıbbî sebeplerle kabul edilebilir bulduğu sezaryenle doğum sınırı yüzde 15-18 aralığında. Türkiye'de ise yılda bir milyon 300 bin doğum bu yöntemle yapılıyor.

Dünya Sağlık Örgütü kriterlerine göre, tıbbî sebeplerle sezaryenin kabul edilebilir sınırı yüzde 15-18 aralığı. Fakat bu rakamın özellikle özel hastanelerde yüzde 80'lere kadar çıktığı belirtiliyor. Sağlık Bakanı Akdağ, sezaryenin fazlalığına dikkat çekerek, anne adaylarına mecbur kalınmadıkça sezaryenle doğumdan uzak durmaları çağrısında bulunmuştu. Bakanlık bu oranları düşürmek için çeşitli çalışmalar da gerçekleştirmişti. Hastanelerle bu konuda iletişim kurulması, doktorların eğitimden geçirilmesi ve vatandaşın bilgilendirilmesi bunların arasında yer almıştı.

Bunun yanında Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) geçmişte sezaryene yapılan devlet ödemesini 675 liradan 450 liraya indirmiş, 250 lira olan normal doğum desteğini ise 400 liraya yükseltmişti. Fakat buna rağmen beklenen düşüş bir türlü sağlanamadı. Uzmanlar, önlenemeyen artışı, yeni yasalarda hata yapan doktora cezai yaptırım getirilmesi ve sezaryenle doğumdaki sürenin kısalığına bağlıyor. Sezaryen, sıvı azalması, kordon dolanması ve ters bebek gibi doğum sırasında yaşanan sorunları azaltıyor. Fakat bunun yanında karın içi iltihaplanma, dikişlerde ve cilt altında kanama riskini de beraberinde getiriyor. Ayrıca sezaryen ile kan kaybı, normal doğuma göre daha fazla. Sezaryen sonrası dikiş bölgesindeki sancılar 3-4 gün devam ediyor ve annenin emzirmesini güçleştiriyor.

DOKTOR NORMAL DOĞUMA İKNA ETMELİ

Öncelikle doktorların hastaya sezaryenle yapılacak doğumlarda, ikinci ve üçüncü çocuktan sonrasının riskli olduğunu anlatması gerektiği belirtiliyor. Hasta, tıbbî bir zorunluluk bulunmadığı halde sadece korkundan dolayı sezaryeni tercih ediyor ise doktoru tarafından normal doğuma ikna edilmesi öneriliyor. Epidural anestezi ile artık normal doğumlarda da ağrının ortadan kaldırıldığı mutlaka hamilelere anlatılmalı. Hastaya düşen ise kendini sezaryene şartlandırmaması. Doğum öncesi süreçte mutlaka normal doğumu kolaylaştıracak egzersizlere başlamalı, ona göre doktorundan bilgi almalı.

ÇAĞLAR AVCI

Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 2479 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim