'Sinir' Kat Sayısı Artıyor

Hızla değişen sağlık politikalarının arkasında zincir hastanelerin, özel grupların ve dış sermaye ile bağlantılı hastanelerin yaptığı lobi faaliyetlerinin olduğu iddia ediliyor.

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Bursa Özel Sağlık Kuruluşları Derneği Başkanı Fevzi Yılmaztepe, özel sağlık sektörü ile ilgili gelişmelerin kaygı verici boyutlara ulaştığını belirtti. Hastanelerin sınıflandırılması ile başlayan sürecin global bütçe tartışmaları ile farklı bir noktaya geldiğini ifade eden Yılmaztepe, en son gündeme gelen kat sayı meselesinin özel sağlık sektörünü derin kaygılara ittiğini ve akıllara 'Acaba sağlık sistemi büyük sağlık gruplarının ve lobilerinin tekeline mi giriyor?' sorusunu getirdiğini söyledi. Özel Hastanelerin sınıflandırma sürecinin getirdiği sorunlar hakkındaki düşüncelerini de aktaran Yılmaztepe, sözlerini şöyle sürdürdü:

"SGK'nın sınıflandırma ile ilgili yaptığı duyuru, baştan sona savunmacı bir refleksle hazırlanmıştır. Sınıflamanın amaçları ve gerekçeleri maddeler halinde ve uzun uzun izah edilmeye çalışılmaktadır. Bu durum, yapılan sınıflamanın izaha muhtaç bir dizi özelliğinin bulunduğunu ispatlar. Aksi halde bir yıldır konuşulan ve bilinen bir konuda bu kadar detaya gerek yoktu. Tüm bunlar sınıflama kriterleri ve mantığının 'tam adaletli olmadığının' ve bunun bir türlü sağlanamadığının zımnen kabulü demektir. Duyuruda, ilk açıklanan sınıflamanın 'bazı hastanelerin yanlış beyanda bulunmaları ve özel hastane derneklerinin talebi' ile değiştirildiği belirtilmektedir. Ancak değişikliğin esas sebebinin bu olmadığı görülmektedir. Çünkü, sadece bu beyanlar değiştirilmemiş ilk sınıflamada olmayan bir dizi yeni kriter ve değişiklik getirilmiştir. Örneğin kısmi sözleşmeli merkezler sınıflama dışına alınmış ve dal hastanelerinin puanlama kriterleri değiştirilmiştir. Demek ki değişikliğin sebebi sadece özel hastanelerin talebi değilmiş. Ayrıca, sınıflama yönergesi, formül ve içerik hataları yüzünden 3 kez değişmiştir. Herhalde 1 ay içinde 3 kez değişen başka bir yönerge olmamıştır. Yönergedeki bu yanlışlıkların hemen tamamı özel hastaneler tarafından tespit edilmiştir. Ancak yönergede hala ciddi ve telafi edilemez nitelikte formül yanlışlıkları mevcuttur."

SGK'nın özel hastaneleri sınıflandırma amacının, hastanelerin sundukları sağlık hizmetlerinin maliyet profillerinin tespitine ve yatırım maliyeti yüksek olan hizmet alanlarında yatırımı teşvike yönelik olduğunu anlatan Yılmaztepe, "Oysa bu sınıflandırma ile hastanelerin verdiği hizmetin maliyet profilinin çıkarılması asla mümkün değildir. Daha doğrusu ölçümlerde böyle bir parametre hiç yoktur. Var olan ölçümler de hiçbir bilimsel ve reel parametreye dayanmamaktadır. Kaldı ki maliyeti yüksek olan alanları teşvik, Sağlık Bakanlığı'nın 15 Şubat 2008 genelgesi sebebiyle hem kanunen, hem de filen mümkün değildir. Yani eğer bu sınıflamanın amacı bunlar ise, ki duyuru ile böyle olduğu anlaşılıyor, zaten bu amaca ulaşmak kanuni açıdan mümkün değildir" şeklinde konuştu.

SGK'nın hastaneleri sınıflandırmak için uyguladığı endeks sisteminde ciddi hatalar olduğuna dikkati çeken Yılmaztepe, endeksin belirlediği amacı dahi ölçemediğini ve merkezleri SGK cirosuna göre büyükten küçüğe doğru sıraladığını hatırlattı.

Hastaneler arasındaki sınıflandırmanın yanı sıra global bütçe uygulamasının hayata geçirilmek istendiğini dile getiren Yılmaztepe, böyle bir uygulamanın yapılması durumunda özel sağlık sektöründe telafisi mümkün olamayacak büyük mağduriyetlerin ve haksızlıkların ortaya çıkacağına işaret etti.

Sınıflandırmaya bağlı olarak SGK'nın yaptığı ödemelerde bazı merkezlerin faturasının 1,2 ile bazı merkezlerin faturasının ise 0,8 ile çarpılarak ödeneceğini bildiren Yılmaztepe, bunun büyük haksızlığa sebebiyet vereceğini ileri sürdü.
 

haberciniz.biz