Ülkemizde de son derece yaygın olan bu sorun kadınları hem psikolojik hem de sosyal açılardan etkilemektedir. Evliliklerde de ciddi sorunlara yol açmaktadır.
Konu ile ilgili olarak Jinekolog, Cinsel Terapist ve Aile Danışmanı Op. Dr. Süleyman Eserdağ bizi bilgilendiriyor.
Vajinismus en çok kimlerde görülüyor?
Vajinismus aslında tüm toplumumuzda yaygın olarak görülen ve cinsel problemler içerisinde en sık ‘hekime başvuru nedeni’ olan cinsel sorundur. Kadınlarda genel hayat ile ilgili tatminsizlik, depresyon, melankoli, gerginliklere neden olurken, evlilik hayatında da boşanmalara kadar yol açabilmektedir. Ayrıca kadınlarda sosyal hayattan uzaklaşma, özgüven eksikliği, kendisini yetersiz – değersiz görme gibi problemlere de yol açabilir. Tarafımıza başvuran hastaların % 70’inin üniversite olması da ilginç bir tespittir.
Sosyal ortamlardan uzaklaşmayı biraz açalım isterseniz…
Evet. Kişinin eşiyle birlikte cinsel hayatında başarısız olması kendisini daha fazla işine, kariyerine verme sebebi oluyor. Aslında bu bir kaçış. Yani kadın kendi başarısızlığını bir şekilde telafi etme yolu olabilir. Diğer taraftan iş yerinde daha uzun bir şekilde çalışması, eve yorgun bir şekilde gelip direkt yatağa uzanıp uyuması da cinselliğini yaşayamamasındaki bir bahane olmuş oluyor. Tabi ki olayın bir de çocuk yönü var; “Neden çocuk yapmıyorsunuz” şeklindeki çevresel baskılar çiftleri sosyal ortamlardan iyice uzaklaştırıyor. Çünkü çiftlerin çoğu, böyle bir sorunu yaşadıklarını en yakın çevrelerine bile söyleyemiyorlar.
Yani özetle, cinsel hayatın olumsuz gidişi kadının işkolik olma sebebi mi?
Evet aynen öyle. Bu şekilde tarafımıza başvuran hastalarımız da bize benzer şekillerde itiraflarda bulunuyorlar. Kendilerini bu kadar çok işlerine vermelerini, eve her zaman geç saatlerde ve yorgun şekilde gelmelerini buna dayandırıyorlar. Yani cinsel dürtü olarak da bilinen ‘libido’ tam olarak karşılanmadığında farklı alanlarda başarı için çare arayışları başlıyor.
En fazla hangi meslek grubu bu sorunla yüz yüze?
Tarafımızdan yaptığımız çalışmalara göre en fazla, hatta açık ara ‘öğretmenlerde’ rastlanıyor. Onları finans çalışanları, mühendis, akademisyen, memur ve de sağlık çalışanları izliyor. Hastalarımız arasında doktor ve hemşireler de bulunmakta.
Sizce neden öğretmenlerde daha sık olabilir?
İçsel disiplinin yüksek oluşu, yani ‘kendi kendini kontrol mekanizmaları’ belki de öğretmenlerde daha sık görülme nedeni olabilir. Kişinin kendi kendisini küçük yaşlardan itibaren kontrol etmeyi öğrenmiş olması ve bu davranış kalıbının huya dönüşmesi olarak düşünüyorum.
Vajinismus tedavi sonrası hayat nasıl fark ediyor?
Anadolu’da eski bir tabir vardır: “Gelin olmak” diye. Gelin olmak evlenmek anlamında değil, ilk ilişkinin gerçekleşmesini tarif eder. Vajinismus tedavi sonrası kadın artık “gelin olmuştur”, çiftlerin hayatlarındaki en büyük kabusları son bulmuştur.
Evliliklerindeki en büyük engeli aşıldıktan sonra çiftleri bambaşka bir hayat bekler. Öncelikle tedavi sonrası kadınlar kendi kadınlıklarını fark ederler; daha çok makyaj yapmaya, daha iyi giyinmeye, özetle kendilerini artık ‘kadın gibi’ hissetmeye başlarlar. Özgüvenleri yükselir, hayatın renkleri ile tanışırlar, sosyal ortamlara daha rahat girerler, mutlulukları yüzlerinden bile okunur. Hayatlarındaki bu değişim çevreleri tarafından da fark edilmektedir.
Sorunu yaşayanlara önerileriniz neler olur?
Öncelikle problemlerini kabul etmelerini, sorunlarını bir hastalık olarak görmelerini ve profesyonel destek almalarını öneririm. Çünkü vajinismus problemi ‘ancak tedavi ile çözüme kavuşabilen’ bir cinsel sorundur. Güzel olan yönü ise kişiye uygun şekilde ve doğru tedavi tekniği uygulandığında kesin çözüme kavuşmasıdır. Hatta vajinismus sorunu, cinsel sorunlar içinde tedavisi en kolay cinsel problemdir diyebiliriz.
Op. Dr. Süleyman ESERDAĞ
Jinekolog, Aile Danışmanı ve Cinsel Terapist
