• BIST 9079.97
  • Altın 2312.596
  • Dolar 32.3422
  • Euro 35.1028
  • Ankara 19 °C
  • İstanbul 19 °C
  • Bursa 21 °C
  • Antalya 18 °C
  • İzmir 22 °C

Yıpranma payı hangi mesleklerde var? Nasıl kazanılır?

Yıpranma payı hangi mesleklerde var? Nasıl kazanılır?
Türkiye’de 18 meslekte yıpranma payı bulunuyor. Yıpranma payı ile çalışma koşulları ağır olan mesleklerden daha çabuk emekli olunması amaçlanıyor. Mayıs ayında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan sağlık çalışanlarına...

Zeynep Mengi / Hürriyet İK

Türkiye’de 18 meslekte yıpranma payı bulunuyor. Yıpranma payı ile çalışma koşulları ağır olan mesleklerden daha çabuk emekli olunması amaçlanıyor. Mayıs ayında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan sağlık çalışanlarına bu hakkın verileceğini açıklamıştı. Ardından da maden işçilerinin yıpranma payı hakkında düzenleme planlandığını söyledi. Yıpranma payı isteyen birçok çalışan var, denizciler, hakimler, savcılar, öğretmenler bunlardan bazıları...

Mayıs ayında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan sağlık çalışanları için 5 yıla 1 yıl olmak üzere yıpranma payı verilmesi için talimat vereceğini açıklamıştı. Haziran başında da “Madenlerde çalışan işçilerimizin emeklilik yaşını da 55’ten 50’ye indiriyoruz. Yıpranma payını değiştiriyoruz. İzinde geçirdikleri süreler tatiller de yıpranmaya dahil edildiğinde erken emekli olmak isteyen madenci kardeşimiz 43 yaşında bile emekli olabilecek” demişti. 

İş ve sosyal güvenlik hukuku uzmanı ve bilirkişisi Av. Cüneyt Alihan Danar yıpranma payının 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda "fiili hizmet zammı" olarak geçtiğini söylüyor. Çalışma koşullarının ağır olması sebebiyle diğer mesleklere nazaran daha fazla efor sarfedilen ve diğer mesleklerden daha fazla yıpranmaya maruz kalınan işlerde daha çabuk emekli olunması amaçlanıyor. Örneğin yıpranma payı hakkına sahip olan mesleklerde çalışana çalıştıkları her yıl için ilave 90 gün fiili hizmet zammı veriliyorsa, 12 ay çalışan bir personel, 15 ay çalışmış gibi kabul ediliyor. Buna göre, normalde her yıl emeklilikte 360 gün olarak kabul edilirken, fiili hizmet zammı kapsamındaki mesleklerde her yıl 360 güne ilave olarak 60 ile 180 gün arasında değişen oranlarda prim ödeme gün sayısı ilave ediliyor. Yani, normal bir işte çalışanın emekliliğinde yılda 360 gün dikkate alınırken, fiili hizmet zammı kapsamındaki işlerde 420 ile 540 gün arasında prim ödeme günü dikkate alınıyor.

Türkiye’de 18 grup çalışan için fiili hizmet süresi zammı uygulanıyor. Bunlar, kurşun  ve arsenikte, cam fabrika ve atölyelerinde, cıva üretiminde, çimento ve kok fabrikalarıyla termik santrallerde, alüminyum, demir-çelik, döküm ve asit üretimi fabrikalarında, TSK’da, Emniyet’te, Milli İstihbarat Teşkilatı’nda, basın ve gazetecilikle, TRT’de görev yapanlarla TBMM’de yasama organı statüsünde çalışanlar. Bunlar dışında bir de yıpranma payı isteyen sektörler var. Hakim ve savcılar bunlardan biri. CHP İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın, Türkiye’de hâkim ve savcıların zor şartlar altında çalıştığını öngören kanun teklifini TBMM Başkanlığı’na geçen hafta verdi. 

Ayaydın, "2010 yılında yapılan Anayasa değişikliklerine ilişkin referandum sürecinde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun yapısı değiştirilirken, yargının güçlendirilmesi bağlamında hakim ve savcıların özlük haklarının iyileştirilmesinin de önem arz ettiği belirtilmiştir. Ancak bu tespit ve söylemlerin üzerinden yıllar geçmesine rağmen böyle bir düzenleme hayata geçirilememiştir. Bugün itibarıyla hakim ve savcılarımızın gerek özlük hakları, gerekse çalışma koşulları iyileştirilememiş olup, sıkıntılar içinde hizmet veren bir yargı kadromuz bulunmaktadır. Açıktır ki, böylesi bir tablo içinde adalet anlayışı istenen seviyede ve şekilde hayata geçirilemeyecektir. 2006’dan beri hakim ve savcılarımızın mali haklarında olumlu yönde bir düzenleme yapılmadığı gibi, hakim ve savcılarımıza yıpranma payı uygulaması dahi bir türlü hayata geçirilmemekte. Maaşlarda derecelerine göre 2 bin TL’ye kadar iyileştirmeler öngörülmekte" dedi.

Yıpranma payı olan meslekler
1) Kurşun ve arsenik işlerinde çalışanlar 60 - 90 gün.
2) Cam fabrika ve atölyelerinde çalışanlar 60 gün.
3) Cıva üretimi işleri sanayinde çalışanlar 90 gün.
4) Çimento fabrikalarında çalışanlar 60 gün.
5) Kok fabrikalarıyla Termik santrallerde çalışanlar 60 gün.
6) Alüminyum fabrikalarında çalışanlar 60 gün.
7) Demir ve çelik fabrikalarında çalışanlar 90 gün.
8) Döküm fabrikalarında çalışanlar 60 gün.
9) Asit üretimi yapan yerlerde çalışanlar 90 ile 180 gün.
10) Madenlerin yer altında çalışanları 180 gün.
11) Radyoaktif ve doğal ve yapay radyoaktif, radyoiyonizan maddeler 
radyoiyonizan maddelerle veya bütün diğer korpüsküler emanasyon kaynakları yapılan işler ile yapılan işlerde çalışanlar 90 gün.
12) Su altında çalışanlar 60 gün.
13) Türk Silâhlı Kuvvetlerinde Subay, yedek subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaşlar ve sözleşmeli erbaş ve erler 90 gün.
14) Emniyet ve MİT mensupları 90 gün.
15) İtfaiye veya yangın söndürme işlerinde çalışanlar 60 gün.
16) Basın Kartı Yönetmeliği’ne göre çalışan gazeteciler 90 gün.
17) TRT’de Basın Kartı Yönetmeliği’ne göre çalışanlar 90 gün.
18) Türkiye Büyük Millet Meclisi Yasama organı üyeleri ile dışarıdan atanan bakanlar 90 gün fiili hizmet zammı alıyor.

İşyerlerinde idari ve teknik kadrodaki işlerde çalışanların fiili hizmet zammından yararlanamadığını belirten Sosyal Güvenlik Uzman, Mali Müşavir Özgür Erdursun, dava konusu dahi etseler mahkemede yaptığı işin fiili hizmet zammı almaya sebep olacak nitelikte olduğunun netleştirilmesi gerekeceğini söylüyor. Sağlıkta radyoloji çalışanlarına fiili hizmet süresi zammı uygulandığını belirten Erdursun, ronlara da 1 Ekim 2008'den itibaren çalışılan güne göre fiili hizmet uygulandığını söylüyor: “Bu konuda yargı çalışılan güne göre değil, yıla göre verilmesi yönünde karar vermiştir. Sağlık çalışanlarının tamamı fiili hizmet süresi zammı almak istiyor. Taleplerini her platformda dile getiriyorlar. Son dönemde onların da bu haktan yararlanması öngörülüyor.”

HAK NASIL KAZANILIR?
Sosyal Güvenlik Müşavirleri Derneği eğitim sorumlusu Vedat İlki, yıpranma payını kazanmak için şunların yerine getirilmesi gerektiğini söylüyor:
- Yukarıda (13) ve (14) numaralı sıralarda belirtilen çalışmalardan dolayı fiili hizmet süresi zammı uygulamasından yararlanılabilmesi için çalışmanın ilgili kamu idaresinde ve belirtilen kadro ve unvanlarda geçmesi, (18) numaralı sırasında belirtilen çalışmalardan dolayı ise yasama organı üyesi olması veya bakan olarak görev yapması yeterlidir.
- Sigortalıların fiili hizmet süresi zammından yararlanabilmeleri için, tabloda yer alan işyeri ve işlerde fiilen çalışarak söz konusu işlerin risklerine maruz kalmaları ile birlikte bu sürelere ait çalışılan prim ödeme gün sayıları ile 5510/ 81 inci maddesinde belirtilen prim tutarları yayımlanan prim belgesi ile SGK bildirilmeli.
- Uzun vadeli sigorta kolları olan malullük, yaşlılık, ölüm primi ödeyenler fiili hizmet zammından yararlanır.
- Emekliller ve kısa vadeli sigorta kollarından prim ödeyenler fiili hizmet zammından yararlanamaz.
- Kontrol, denetim ve idareciliğin gerektirdiği gözlem ve benzeri amaçlarla kısa süreli çalışmalar, bu işlerin fiilen yapılmayıp işin yönetim görevinin yapılması ile birinci fıkrada yer alan tablodaki işleri yapmakla birlikte işin otomasyonla yapılması, ileri teknolojilerin kullanılması gibi sebeplerle riskin ve zararlı faktörlerin etkilerinin ortadan kalktığı durumlarda sigortalılar fiili hizmet süresi zammı uygulamasından yararlandırılmaz.
- SGK müfettiş veya denetmenleri tarafından yapılan taramalarda Fiili hizmet süresi zammı kapsamına tabi işyerlerinde ve işlerde çalışmadığı halde, söz konusu işyerleri ve işler kapsamında gösterilmek suretiyle fiili hizmet süresi zammından yararlandığı tespit edilenlerin bu süreleri iptal edilir.

Yıpranma payı isteyenler ne diyor?
Türk Hemşireler Derneği: “Hemşireler kendi mesleki kimliklerini bulamamaktan, düzensiz, uzun saatler çalışmaktan, nöbet ücretlerinin hizmetin niteliğini aşağılarcasına düşük olmasından, kendi mesleki alanlarına giren işleri kendileri yönetip, geliştirme konusunda özerkliğe sahip olamamaktan, kendi mesleki alanına giren işleri bir başka meslek mensubunun yapıyor olmasından ve iş güvencelerinin azalmasından, diğer sağlık çalışanları ve bakım hizmeti alanlarla yakınları tarafından şiddete maruz kalmaktan dolayı bu mesleği bir an önce terk etmek istemektedirler. Yıpranma payını istemenin ardındaki nedenler bunlardır. Başbakan’ın bu talebi her beş yıla bir yıl olarak karşılamayı kabul ettiğini hemşirelere müjdelemesi şöyle okunabilir: Durumunuzu düzeltemeyeceğiz. Buna gerek de görmüyoruz. Çünkü, biz işimizi çok sayıda ürettiğimiz muhtelif insan gücü ile ucuza yürütebiliriz. Bu nedenle, işinizi erkenden terk edebilmeniz için kolaylık sağlıyoruz!”

Türkiye Denizciler Sendikası: 
“Dünyanın değişik kıta ve bölgelerinde çok farklı iklim şartlarında fırtına, büyük dalgalar, statik elektrik yüklü bir ortam ile mücadele eden gemiadamlarımız ve denizde kaldıkları sürenin uzunluğu bakımından bu mesleğin zorluğu, fiziki ve psikolojik anlamda yıpratıcılığı ortadadır. Gemiadamlarının çalışma koşullarındaki yüksek riskler ve yapılan işlerin yıpratıcı yönü dikkate alındığında, yılda 90 günlük itibari hizmet sürelerinin verilmesini talep etmekte ve bu yönde çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.

Demokrat Eğitimciler Sendikası: 
Demokrat Eğitimciler Sendikası Genel Sekreteri İshak Çelebi: “Öğretmenlik mesleğinin özellikle son yıllarına doğru fiziksel ve psikolojik tükenmişlik ortaya çıkıyor. Engelli öğrencilere eğitim vermek sağlıklı öğrencilere eğitim vermekten daha zor. Bu uygulama öncelikle özel eğitim öğretmenleri olmak üzere tüm öğretmenlere uygulanabilir. Yıpranma payı almakla ilgili bir başvuruda bulunmadık. Ancak Milli Eğitim şurasında dile getirdik.”

Yargıçlar ve Savcılar Birliği: 
Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Murat Arslan, hakim ve savcıların yıpranma payıyla ilgili geçen sene bir çalışma yaptıklarını ama bir gelişme olmadığını söylüyor: “Siyasi irade kendisinden gelirse yapıyor dışarıdan gelen isteklere karşı koyuyor. 2010'da Türk Tabipler Birliği’yle Yargıda Çalışma Koşulları adlı bir çalışma başlattık. 650 savcı hakimin yüzde 76.9’u kurumlarında kendi işleri dışında bilgi gerektirmeyen işler yaptığını, yüzde 86.6’sı eve iş götürdüğünü, bu nedenle ailesine zaman ayıramadığını, yüzde 63.3’ü her haftasonu adliyeye gittiğini, yüzde 69.4'ü mesleğiyle ilgili sağlık sorunu olduğunu belirtmiş. Psikolojik sorunlar da var. Bu da yıpranmayı getiriyor. Çalışma koşullarının, ölçülebilir, nesnel insanın maddi manevi yaşamına uygun hale getirilmesi gerekir.

Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 6456 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim