Obeziteye ilk by-pass vuruldu. Tıp literatüründe 173 kiloluk bir hastaya bilinen ilk açık kalp ameliyatı yapıldı. Doktorların, "Tırnağın bile kesilse ölürsün" dediği 173 kiloluk Haluk Türkkan, açık kalp ameliyatının ardından 1 hafta sonra ayaktan taburcu oldu. Tomogrofi cihazına sığamayan ve anestezi cihazı yetersiz kaldığı için özel Basınç Kontrollü Anestezi cihazı kullanılan Haluk Türkkan, ameliyattan sonra kebap sipariş verdi. 173 kiloluk 56 yaşındaki Haluk Türkkan'a doktorlar "Tırnağın bile kesilse ölürsün" dediler, o açık kalp ameliyatı oldu. Günde 2 paket sigara içen, ağır obez olmasının yanı sıra, biri sol ana koronerde yüzde 80 olmak üzere 3 ana damarda tıkanıklık, hipertansiyon, kalp yetmezliği, kalbin pompalama gücü yüzde 40 azalma, KOAH (Akciğer yetmezliği) ve diyabet hastası olan Haluk Türkkan, nefes alamaz hale gelince hastane hastane gezdi. Ancak doktorlar, "Bu kiloyla ameliyat olman çok riskli, masada kalırsın. Senin tırnağın bile çekilse ölürsün" diyerek evine gönderdi. Ancak bir gece fenalaştı, Koru Hastanesi'nde risklere rağmen mecburen ameliyat kararı verildi.
KEBABA DEVAM, SİGARAYA SON
Baskülün tartmadığı 173 kiloluk Türkan, tomogrofi cihazına sığamadı. Ameliyatta anestezi cihazı vücut kan basıncına yetersiz kaldı. Özel bir basınç kontrollü anestezi cihazı getirtildi. Açık kalp ameliyatıyla 3 ana damarı açılan Haluk Türkan, ameliyattan çıktıktan sonra doktorlardan "Kebap" istedi. Hastanede kebap ve döner yiyen Haluk Türkkan, 3 gün sonra ayağa kalktı. Haluk Türkkan, "Nefes alırken ciğerlerim ağzıma kadar geliyor, morarıyordum. Yani nefes alamıyordum artık. Hiçbir hastane kabul etmedi. Senin tırnağını bile çeksek ölürsün dediler. Fenalaşınca buraya geldim. Ameliyatı oldum. Artık çok iyiyim. Hepinizi kebap yemeye bekliyorum ama artık sigara içmeyeceğim" dedi.
OBEZİTE TEDAVİ EDİLEBİLİR
Kalp ve Damar Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ferit Çiçekcioğlu, "Literatürde 173 kiloluk bir hastanın açık kalp ameliyatı yok. Genelde 110-120 kiloluk hastalarda yapıldığını biliyoruz. Yapılamaz diye bir durum yok ama doktorlar riskli bulduğu için yapmak istemiyor. Çünkü ameliyattan sonra bu hastaların toparlanamayacağı düşünülüyor. Biz, ameliyat etmezsek yanımızda kalp krizinden ölmesini izlemek zorunda kalacaktık. Düşünün tomogrofi cihazına sığmadı. Türkiye'de bu kiloda hastalar için tomogrofi cihazı yok. Tüm hastalıklarına rağmen hastamızın bünyesi ve iyileşeceğine dair inancı çok güçlü çıktı" ifadelerini kullandı.
