İZMİR (A.A) - Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Jak Galiko, doğal derinin kanserojen etkisinin bulunmadığını bildirdi.
Galiko, Ege İhracatçı Birliklerinde (EİB) düzenlenen basın toplantısında, Ege Üniversitesi (EÜ) Mühendislik Fakültesi Deri Mühendisliği bölümü öğretim üyelerinden Doç. Dr. Eser Eke Bayramoğlu ve iki asistanı tarafından yürütülen çalışmayla deriden mamul elbise, çanta, ayakkabı gibi ürünlerdeki kanserojen etkinin, kekikten elde edilen bir maddeyle asgariye indirildiği yönünde medyada yer alan haberlerin sektörü tedirgin ettiğini kaydetti.
Bu bilginin, on binlerce yıldan beri işlenen derinin ve tüm deri ürünlerinin kanserojen bir etkiye sahip olduğu izlenimine yol açtığını anlatan Galiko, şöyle dedi:
''Kanserojen olarak nitelendirilen Cr+6 ve formaldehit kimyasallarının deri üretiminde kullanımı yasak. Deri üretiminde kromun Cr+3 formu kullanılmaktadır ve kromun bu formunun insan sağlığına kanserojen etkisi bulunmamaktadır.
Tüm dünyada doğal ürünlere dönüşün bir yansıması olarak doğal deri ürünlerine olan talep her geçen gün artmaktadır. Türkiye'de deri üretiminde 25 yıldır kullanılan kimyasallar, deri ve tekstil sanayinde kullanılan kimyasal maddelere düzenlemeler getiren Reach tüzüğü dikkate alınarak ve madde güvenlik sertifikası kapsamında alınıp satılan, insan sağılığı ve çevre dostu kimyasallardır. Yıllardan beri deri ürünleri ihracatımız hiçbir sağlığa aykırılık taşımadığının en önemli göstergesi olarak bugüne dek AB'ye yapılan ihracatlardan analiz sonucu hiçbir geri dönüşüm olmamıştır.''
-DERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜM BAŞKANI PROF. DR. AFŞAR-
Ege Üniversitesi (EÜ) Mühendislik Fakültesi Deri Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof.Dr. Altan Afşar da doğal deri ve deri mamullerinin kanserojen etkiye sahip olduğuna ilişkin bilimsel bir veri olmadığını söyledi.
Prof.Dr. Afşar, şöyle devam etti:
''ABD Ulusal Kanser Enstitüsü web sayfalarında formaldehit, muhtemel kanserojen maddeler içinde sayılmakta, ancak formaldehidin havada, insan vücudunda, çevrede ve özellikle tekstil giysilerde, tahta eşyalarda, yer döşemeleri gibi pek çok yerde yaygın, ancak zararlı olmayan dozlarda bulunduğuna yer verilmektedir. Adı geçen riskli eşya grupları içinde deri ve deri mamulleri bulunmamaktadır.''
Deri üretiminde doğrudan formaldehit kullanımının yasak olduğunu kaydeden Prof. Dr. Afşar, ''İhracatını ağırlıklı olarak AB ülkelerine yapan deri sanayimizin, satamayacağı deri ve mamullerini üretmesi akıl ve mantıkla bağdaşmamaktadır. Türk deri sanayi, çevre ve insan sağlığına gösterdiği hassasiyetle dünya pazarlarında önemli bir konuma gelmiştir'' dedi.
Ege Bölgesi Deri Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Sevimli ise deri ürünlerinin sağlıklı olduğunu ve tercih edilmesi gerektiğini söyledi.
