Herkesin gözü bu zirvede

Sağlık Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumu uzmanları, önümüzdeki hafta başında meme kanseri hastalarını ve bu alanda üretim yapan şirketleri yakından ilgilendiren bir konuyu netleştirmek için bir araya gelecek. Toplantının konusunu; Herceptin isimli ilacın 'kullanım süresi' oluşturuyor.


Literatüre göre ilaç 52 hafta kullanılıyor. Ancak bazı doktorlar ilacın yan etkilerinin de göz önüne alınarak 9 haftalık kullanımın yeterli olacağı görüşünde. Müzakerelerin sonucu Maliye'yi de yakından ilgilendiriyor. Çünkü halihazırda 9 haftalık kullanımı devlet tarafından karşılanan ilacın 52 hafta kullanılmasında karar kılınırsa, söz konusu ilacın ödemeleri için devletin kasasından 420 milyon lira daha fazla para çıkacak.
Sağlık Bakanlığı ve SGK yetkilileriyle, üniversite ve devlet hastanelerinin tıbbı onkoloji uzmanlarının katılacağı toplantıda iki Tıbbi Onkoloji Derneği temsilcisi de bulunacak. Toplantıda ilacın meme kanseri hastalarda 9 hafta mı yoksa 52 hafta mı kullanılacağı tartışılacak. İlacın parasının karşılanma süresi, Türkiye'deki 25 bin civarındaki meme kanserli hastanın 7 bin 500'ünü yakından ilgilendiriyor. Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumu, pazartesi günü yapacağı toplantıda söz konusu ilacın ödemesinin 52 haftalık mı yoksa 9 haftalık mı yapılacağına karar verecek. İlacı üreten firmanın ürünün istenilen sonucu vermesi için 52 hafta (1 yıl) boyunca kullanılması gerektiği üzerinde ısrarla durduğu ifade ediliyor. Ancak karar verilirken, 9 hafta kullanımın yeterli geldiğine dair laboratuar sonuçları ve ilacın kalp yetmezliği gibi yan etkilerinin de dikkate alınacağı belirtiliyor.

Konuya yakın kaynaklar söz konusu ilacın kullanım süresinin ülkelere göre farklılıklar arz ettiğine dikkat çekiyor. Daha önce Herceptin kullanımının Yeni Zelanda'da 9 haftaya düşürüldüğü ancak bir süre sonra baskılar yüzünden tekrar 52 haftaya çıkarıldığını aktarıyor. Aynı ilacın Fransa'da da 26 hafta ve daha az sürede kullanımı konusunun tartışıldığına işaret ediyor. Fransa'da yaklaşık 4 yıldır bu konuda laboratuar ve hasta testleri yapılıyor.

Türkiye'deki kanser uzmanlarının da süre konusunda fikir birliği yok. Bazı onkologlar (kanser hastalıkları ile ilgilenen doktorlar) hastanın bu ilacı 2 yıl boycunca kullanmazsa, kanserin yüzde 70 nüksettiğini söylüyor. Kullanırsa da nüksetme riskinin yüzde 60 olduğu ifade ediliyor. Bazıları bu sonucun, ilacın 52 haftada, 9 haftada kullansa da değişmeyeceğini belirtiyor. Ancak 52 hafta kullanıldığında kalp yetmezliğine kadar giden çok ciddi yan etkilerin bulunduğuna da işaret ediyor.


KUTUSUNA 1.300 LİRA ÖDENİYOR

Toplantıdan çıkacak sonuç Maliye'yi de yakından ilgilendiriyor. Çünkü 52 haftalık kullanımın karşılanması yönünde çıkacak bir karar bütçeden 420 milyon lira daha ödeme yapılması anlamına geliyor. Mevcut durumda ilacın 9 haftalık kullanımın bedeli ödeniyor. İlacın haftada bir kullanılması durumunda hasta başına maliyet 1.300 liradan 11 bin 700 lirayı buluyor. 7 bin 500 hasta için toplam tutar 87 milyon 750 bin liraya ulaşıyor.

İlacın haftalık olarak 52 hafta kullanılması durumunda maliyet çok daha fazla katlanıyor. Kişi başına fatura 67 bin 600 liraya, bütün hastalar için ödenen toplam tutar da 507 milyon liraya yükseliyor. İlacın 9 haftalık ücretinin karşılanması ile 52 haftalık ücretinin karşılanmasının arasındaki maliyet farkı 419 milyon 250 bin lirayı buluyor.


"AMACIMIZ HASTALARI MAĞDUR ETMEK DEĞİL"

Konuyla ilgili olarak Cihan'ın ulaştığı SGK yetkilileri, konunun 'teknik' bir detay olduğunu belirterek, şunları söyledi:

"Amacımız hastaları mağdur etmek değil. Söz konusu ilacın etki süresi ile ilgili bir durum. Zaten bahis konusu ilacın kullanılmasından önce hastalardan kalp fonksiyonları ile ilgili rapor isteniyor. Konunun uzmanları bunu değerlendirecek. Eğer 9 haftalık sürede meydana gelen etki yeterli görülür ise hastaya 52 hafta yükleme yapmak doğru değil. Bu antibiyotik, ağrı kesici için böyle. Her ilaç için böyle. Çünkü işin içine yan etkiler giriyor. Önemli olan maksimum faydanın sağlandığı zaman dilimidir. Burada hastanın ve hastalığın ilerleme durumu da çok önemli. Bazen erken teşhis ve tedavi uygulanıyor. Bazen geç kalınmış oluyor. Doğal olarak her ikisine de uygulanacak tedavide bazı değişiklikler olabiliyor."