• BIST 8963.84
  • Altın 2278.807
  • Dolar 32.3097
  • Euro 35.0661
  • Ankara 9 °C
  • İstanbul 16 °C
  • Bursa 20 °C
  • Antalya 15 °C
  • İzmir 19 °C

Horlama hastalık habercisi olabilir

Horlama hastalık habercisi olabilir
Sadece sosyal bir sorunmuş gibi görünse de horlama, kişinin sağlığını tehdit ediyor. Tedavi edilmediği takdirde kişinin yaşam kalitesinde ciddi kayıplara neden oluyor.

Sadece sosyal bir sorunmuş gibi görünse de horlama, kişinin sağlığını tehdit ediyor. Tedavi edilmediği takdirde kişinin yaşam kalitesinde ciddi kayıplara neden oluyor.

 

Daha çok erkeklerde görülen horlama ciddi hastalıkların habercisi olabiliyor. Horlamanın ağır formu olarak tanımlanan uyku apnesine dikkat çeken BSK Eskişehir Anadolu Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Ali Şişman, “Horlama hastalığı tedavi edilmez ise hastaların fizİk ve mental kapasitelerinde düşüş yaşanır. Bir süre sonra kalp ritmi bozulurken, yıllar içinde yüksek tansiyon ve kalp büyümesi gibi ciddi rahatsızlıklar yerleşir” diye uyarıyor.

 

Horlama daha çok kimlerde görülür?

  • Solunum yolunda daralma yaşayanlarda,
  • Boyun dokusu kalın olan şişman kişiler,
  • Dil ve boğaz kaslarının gerginliğini azaltan alkol, kas gevşetici, ağrı kesici gibi madde kullananlarda,
  • Aşırı yorgunluk durumunda,
  • Yumuşak damak ve küçük dilin normalden sarkık ve uzun olması ya da dil kökünün iri olması durumunda,
  • Çene yapısının küçük  ve alt çenenin normalden daha geride yerleşmesi halinde,
  • Geniz  eti ve bademcikleri büyük olan çocuklarda,
  • Burunda tıkanıklığa yol açan rahatsızlıklarda (burun kemiği eğriliği, kronik sinüzit gibi)

 

Yüksek tansiyon ve kalp hastalıklarına yol açabiliyor...

 

Hangi hastalıkların habercisidir?

Horlama öncelikle sosyal yaşamı tehdit eder. Horlayan insanların eşleri ile ciddi  sıkıntıları olduğu gibi toplum içinde de alay konusu olurlar. Diğer taraftan horlamanın ağır formu olarak  da tarif edebileceğimiz obstruktif apne çok ciddi bir sağlık  sorunudur. Apne, uyku sırasında solunumun 10 saniye üzerinde duraklamasıdır. Bu süre zarfında beyine giden oksijen miktarı azalır ve beyin solunum kaslarını uyararak solunumu arttırır. Ancak bu sırada  uyku bölündüğü için hastalar sabah uykularını tam almamış olurlar. Uyku apnesi şeklinde  horlama hastalığı olan kişiler uykularının çok az bir kısmında derin uyku fazına geçebilmektedirler. Derin faz gerçek dinlenme için tek yoldur. Dinlenmeden geçirilen gecenin gündüzü uykulu, yorgun ve verimsiz geçecektir. Oksijenin düştüğü bu dönemde kalp kanı daha çok pompalamak zorundadır. Bir süre sonra kalp ritmi bozulurken, yıllar içinde yüksek tansiyon ve kalp büyümesi gibi ciddi rahatsızlıklar yerleşir.

 

Tedavi edilmezse ne gibi sonuçlara yol açar?

Horlama hastalığı tedavi edilmez ise kişinin yaşam kalitesinde ciddi kayıp oluşur. Hastaların fizik ve mental kapasitelerinde düşüş yaşanır. Trafik kazalarında yapılan araştırmalarda kaza yapan insanlarda uyku bozuklukları tespit edilmiştir. Uyku apnesi rahatsızlığının uzun sürmesi sonucunda kalp yetmezlikleri, yüksek tansiyon, kronik obstruktif akciğer hastalıkları gibi hastalıklar gelişir ve hayatı tehdit eder.

 

 

 

Aşırı yorgunluk horlamayı artırıyor!

Horlayanlara, uykularında rahat etmeleri için neler önerirsiniz?

  • Spor yapın,
  • Uyku ilacı, sakinleştirici ve antihistaminik gibi ilaçları uykudan önce almayın,
  • Uykudan 4 saat önce alkol almayın,
  • Uykudan 3 saat önce ağır yemek yemeyin,
  • Aşırı yorgunluktan kaçının,
  • Uykuda sırt üstü yatmak yerine yana yatmayı tercih edin,
  • Eski bir öneri olarak pijama sırtına tenis topu dikmek hala faydalı bir metoddur. Böylelikle sırt üstü uyumanın önüne geçilebilir.
  • Yatağınızın baş tarafı daha yukarıda olacak şekilde tüm yatağınızı yaklaşık olarak 10 cm bir tarafa doğru çevirin. Bu amaçla yatağınız bir tarafı altına bir tuğla yerleştirmek amacınıza uygun olacaktır.

Evde horlamayan kişilerin sizden önce uykuya geçmeleri için onlara süre tanıyın.

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Bu haber toplam 4840 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim