ALMANYA'YA 61 YIL ÖNCE GÖÇ EDEN TÜRKLER, ÜLKENİN KALKINMASINDA BÜYÜK ROL OYNADI
Almanya'ya göç eden ilk nesil Türklerden 84 yaşındaki Okan Boysan: "O zamanlar fabrikada bir İtalyan ya da Yugoslav 100 parça çıkarıyorsa biz Türkler, bir makinede 140-150 parça çıkarmaya başladık, şaşırdı işveren"
30 Ekim 2022 Pazar 11:18
"İki günlük işi biz bir günde yapıyorduk, biz Türkler çok çalışkan bir milletiz, Almanya'nın kalkınmasına çok büyük faydamız oldu"
Türkiye ile Almanya arasında 30 Ekim 1961'de imzalanan İşgücü Anlaşması'nın 61. yılında Almanya'da yaşayan ilk nesil Türklerden 84 yaşındaki Okan Boysan, Türklerin çok çalışkan bir millet olduğunu ve Almanya'nın kalkınmasına büyük fayda sağladığını söyledi.
Bir arkadaşıyla 1962'nin başlarında Almanya'ya eğitim görmek için gelen Boysan, Köln'de yalnız yaşadığı ve Türk bayrağı, Atatürk posteri ile Çanakkale Şehitler Anıtı'nın maketi bulunan mütevazi evinde, AA muhabirine yurt dışı serüvenini anlattı.
Boysan, "1961'de Türkiye'den henüz çok az kişi gelmişti. İlk başta İstanbul, Ankara gibi büyük şehirlerden insanlar geliyordu. 1970'e kadar bu böyle devam etti, inanır mısınız kravatla işe giderdik." dedi.
Almanya'ya ilk geldiğinde cebinde 600 dolar olduğunu ancak bu paranın bir ay gibi kısa bir sürede tükendiğini anlatan Boysan, "23-24 yaşlarımdaydım, gençlik de var o zamanlar. Almanya'nın en iyi zamanıydı 60'lar. Bir de çok lazımmış gibi küçük bir Volkswagen araba aldık, oraya git, buraya git. Para bitti. Friesenplatz semtinde bir tavukçunun yanına işe girdim. Biraz çalıştım ama olmadı, 6 ay sonra Türkiye'ye geri döndüm." diye konuştu.
- "Deri valizimle Almanya'ya geri geldim"
Daha sonra yaşam şartlarından dolayı tekrar Almanya'ya dönerek biraz Almanca bilmenin de avantajıyla Köln'deki Ford fabrikasında çalışmaya başladığını anlatan Boysan, şöyle devam etti:
"İşlemlerin tamamlanmasının ardından, bir ay içinde deri valizimle Almanya'ya geri geldim. O zamanlar İtalyan ve Yugoslavlar vardı. 6 aylık çat pat dilim olduğu için Ford fabrikasında şefim hemen bana 'Benim yardımcım olur musun?' diye sordu. Ben de kabul ettim. Böylece bana tek kişilik bir oda verdiler ve birkaç gün sonra punta makinesinde çalışmaya başladık. Biraz lisanım olduğu için anlaşabiliyordum şeflerle, 1-2 yıl sonra ise yükseldim ve beni daha iyi bir yere verdiler."
Okan Boysan, o zamanki çalışma şartları ve ekonomik durumla ilgili şunları söyledi:
"O zamanlar fabrikada bir İtalyan ya da Yugoslav 100 parça çıkarıyorsa, biz Türkler bir makinede 140-150 parça çıkarmaya başladık, şaşırdı işveren. Birkaç yıl sonra diğer milletler azaldı, biz çoğaldık. 10 yıl sonra beni kalite kontrol bölümüne aldılar, sürekli orada çalıştım. 1993'te emekli olmamdan birkaç yıl önce de beni tekniker olarak büroya verdiler ve tekniker olarak emekli oldum. O zamanlar yaşam şimdiye göre daha güzeldi. Cuma günleri bize haftalık verirlerdi, zarfın içinde 80 Alman markı verirlerdi. Mesai yapardık, 110 hatta 130 marka kadar çıkardı haftalığımız. Ailemiz, çocuğumuz vardı, ev kirası verirdik, mütevazi bir yaşantımız vardı ve o para bize yetiyordu. Birkaç yıl sonra izne gittik. O zamanlar markın değeri vardı."
Almanya'da yaşayan Türkler olarak ülkenin kalkınmasında büyük emek sahibi olduklarını dile getiren Boysan, "İki günlük işi biz bir günde yapıyorduk, biz Türkler çok çalışkan bir milletiz, Almanya'nın kalkınmasına çok büyük faydamız oldu." ifadesini kullandı.
Boysan, 2019'da çok sevdiği eşini kaybettiğini, o günden beri ise Köln'de yalnız yaşadığını sözlerine ekledi.
- Bakımevlerinde özel konsept oluşturulmalı
Almanya'da yıllarca yaşlı bakımevlerinde önce gönüllü daha sonra ise profesyonel hizmet veren ve edindiği tecrübeleri kaleme alarak "Göç ve Demans" ismiyle iki kitap yazan Fatma Dik-Thiel, burada yerleşik olan birinci nesil büyüklerin çeşitli nedenlerle artık geri dönemediklerini söyledi.
Dik-Thiel, "Bu insanlarımızın ana vatan hasretleri var ama onları en çok kaygılandıran şey, Alman sağlık sisteminden olması gerektiği gibi yararlanamamaları. Kendilerine bakan ve Türkçe konuşan insanların olmasını istiyorlar. Bir de özellikle demans hastalığında, sonradan öğrenilen dil unutuluyor ve sadece ana dil kalıyor. Vatan hasreti, bayrak, ezan gibi şeyler onlar için çok kıymetli." dedi.
Birinci nesil yaşlılarımız için Almanya'daki bakımevlerinde onlara özel bir konsept oluşturulması gerektiğini belirten Dik-Thiel, "Oluşturulan bakımevlerinde onlar için kültür farkı var, inanç farkı var, yeme içme ve alışkanlıklar farklı. Dini gereksinimlerini yerine getirmek için yeterli imkanları yok ve yaşlılarda maneviyat çok önemli oluyor." değerlendirmesinde bulundu.
- Çanakkale'deki sağlık kuruluşlarına 12 hekim kadrosu tahsis edildiAK Parti Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider, Sağlık Bakanlığınca gerçekleştirilen 116. dönem atama kurası kapsamında Çanakkale'ye 12 hekim kadrosunun daha tahsis edildiğini bildirdi.04 Mayıs 2024 Cumartesi 12:38HEKİMLER
- Türkiye’de Epidural Anestezi Tercihi Yüzde 1’in AltındaDiyarbakır Memorial Hastanesinde Anestezi ve Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Ahmet Anaç, epidural anestezi ile ağrısız doğumun diğer ülkelerde çok sık tercih...04 Mayıs 2024 Cumartesi 12:13İÇ HASTALIKLARI
- Psikiyatri Hastaları Hünerlerini KonuşturduMalatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Servisinde tedavi gören hastaların yaptığı el sanatları eserlerinden oluşan sergi, Malatya Park AVM'de...04 Mayıs 2024 Cumartesi 11:43RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI
- Tokat'ta kene ile mücadele kapsamında büyükbaş hayvanlar ilaçlandıTokat'ta kene ile mücadele kapsamında il genelindeki büyükbaş hayvanlarda ilaçlama çalışması gerçekleştirildi.04 Mayıs 2024 Cumartesi 10:48BASIN HABERLERİ
- İzmir'de sağlıkçılar kadavradan organ nakillerini artırma hedefiyle toplandıİzmir İl Sağlık Müdürlüğü tarafından organ nakli alanında faaliyet gösteren uzman ve idarecilerin katılımıyla kadavradan organ nakillerini artırma hedefiyle sempozyum düzenlendi.04 Mayıs 2024 Cumartesi 10:23KONGRE VE KONFERANSLAR
- 5 Yıl Sonra, Kalbinin Normal Atışını Duydu5 yıldır kalbinde şiddetli çarpıntı şikayetine sahip 84 yaşındaki Serap Arak, İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Point Hastanesi'nde yapılan 3 boyutlu...04 Mayıs 2024 Cumartesi 10:13KARDİYOLOJİ
- 4 Mayıs Dünya Ankilozan Spondilit GünüSANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Romatoloji Bölümü Öğr.04 Mayıs 2024 Cumartesi 09:53İÇ HASTALIKLARI
- Türkiye’de Çocukların Yüzde 30’u Toksik Ebeveyn İle Karşı KarşıyaSon zamanlarda sıklıkla duyulan toksik ebeveynlik kavramı hakkında bilgilendiren İstanbul Arel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Dr....04 Mayıs 2024 Cumartesi 09:48RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI
- "Çeşme damla sakızı" coğrafi işaretle tescillendiİzmir'in Çeşme ilçesinde yetişen damla sakızı, coğrafi işaret tescil belgesi ile koruma altına alındı.04 Mayıs 2024 Cumartesi 09:38BASIN HABERLERİ
- Nörolojik Hastalıkları Elektrik Uyarısıyla Tedavi Eden Cihaz GeliştirildiHitit Üniversitesinde yürütülen proje ile nörolojik hastalıkları elektrik uyarısıyla tedavi edebilen cihaz geliştirildi.04 Mayıs 2024 Cumartesi 08:08NÖROLOJİ
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel