BİLİM VE SANATTA KADINLARIN İÇİNDEN VİRTÜOZ, DÂHİ ÇIKMADIĞI BİR GERÇEK
‘Bilim insanı, ‘bilim kadını’ tamlamalarının kulaklarını tırmaladığını, ‘bilim adamı’ varken bunlara gerek olmadığını söylüyordu. Kendince makul izahı da şuydu: “Bilim adamlarının neredeyse tamamına yakını erkek.
22 Haziran 2011 Çarşamba 09:36
31 Mayıs’ta hürmet gören bilim dergilerinden Nature’ın blog’unda bilim insanlarının diline yapışan cinsiyetçi dile dair güzel bir yazı vardı. Yerleşik cinsiyetçi dilin, misal örümceklerin çiftleşmesini tarif ederken erkeğe ve dişiye dair seçilen sıfatlara, fiillere nasıl yansıdığından söz ediyordu. Hayvanlar âlemine, insanlar âlemi defolarınızla bakarak konumlandırdığınız aktif ve pasif, bilimsel olarak sizi yanlış bir yere de götürebilirdi.
Kafamın bir köşesine yazmıştım bu makaleyi. Soruşturulabilir, numuneler artırılabilirdi. Fakat birkaç hafta geçmeden içinden bilim ve cinsiyetçilik geçen bir tartışmanın sıfır noktasına döneceğimi tahmin etmemiştim.
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi eski öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, ‘Ben bir bilim travestisiyim’ başlıklı bir yazı yazdı.
‘Bilim insanı, ‘bilim kadını’ tamlamalarının kulaklarını tırmaladığını, ‘bilim adamı’ varken bunlara gerek olmadığını söylüyordu. Kendince makul izahı da şuydu: “Bilim adamlarının neredeyse tamamına yakını erkek. Sadece ülkemizde değil tüm dünyada çok az sayıda bilim kadını var. Mesela, fizikte, kimyada veya tıpta Nobel almış kaç kadın vardır dersiniz?”
Bir de korkusu vardı: “Yarın oğlanlar, lezbiyenler, travestiler, onun bunun çocukları ve daha bilmem kimler ayaklanırlarsa ne olacak?”
Havadaki azot kadar gerçek
Haber çabuk yayıldı. İçimde biraz da iyimser bir hisle, belki sonra pişman olmuştur, bir açıklama ihtimali vardır, diyerek ulaştım kendisine.
“Her türlü tepki geldi” dedi gülerek; keyfi yerindeydi. “Genellikle hanımlar daha olumsuz ama pozitif tepki verenleri de var” dedi.
Zaman gazetesine sağlık yazıları yazan Küçükusta, pişmanlık şöyle dursun, ‘bilimsel’ verilerle devam etti: “Kadınları incitmekle alakası yok bu yazının. Bu bir gerçek. Havada yüzde 70 oranında azot yok mu? Bilim ve sanatta kadınların içinden virtüoz, dâhi çıkmadığı da öyle bir gerçek.”
Bu aşamada kadınlara düşen eğitimde fırsat eşitsizliğinden, eve kapatan toplumsal hakikatlerden laf açacak oldum. Hemen atladı.
“Fırsat eşitsizliği ayrı bir tartışma. Tabii öyle. Bu yazının amacı herkesin bildiği, aynı şeyi anladığı bazı kelimelerin, deyimlerin çeşitli sebeplerle değiştirilmesi. Sizin söylediğiniz bambaşka bir konu.” Ne kadar başka bir konu olabilir ki?
“Adam demek insan demek. Adam gibi adam dediğimde ben o kişinin erkekliğini değil, insanlığını vurguluyorum” diyor, uzun uzun TDK’dan içinden ‘adam’ geçen deyimler, söz grupları saydı.
Cinsiyetçi, ayrımcı, kırıcı ifadeler barındıran, atasözleri ve deyimleri ayıklama yolundayken, bunu konuşabiliyorken birinin derdi tasası nasıl bu olabilir, aklım almıyor. Tabii ki bunun bir geri adım oluduğunu kabul etmiyor.
‘Ben hayat adamıysam…’
“Neticede kadına adam mı diyelim. Nedir istediğiniz?” diyorum. Gülüyor. Sanki zaten böyle gülebilmek için yazmış bu yazıyı.
“ışkadını da mı gereksiz sizce?” diye sorduğumda neredeyse kahkaha atarak “O zaman size şunu sorayım, ben hayat adamıyım Pınar Hanım. Buna hanımlar ne diyecekler?” diyor, hani lafı gediğine koydum tonlamasıyla.
‘Hayat kadınıyım’ diyeceğim çok komik olacak, çok eğleneceğiz, değil mi? ‘Hayat adamı’ ne ayrıca? ‘Hayatı yaşayan, fırsatlarını kullanan’ demekmiş.
Bir de ya dilimize yapışır diye korktuğu ‘bilim lezbiyeni’yle giden bir seri var. Sakin olmasını, zaten kadın olan lezbiyenlerin, transseksüel erkek ve transseksüel kadınların da böyle bir karmaşa yaratmayacağını söyleyince “Kendilerinin ne kadın ne erkek olduğunu iddia edenler yok mu? Bilmiyor musunuz?” diye soruyor bana. Ne diyeyim…
‘Bu esprili bir yazı. Siz niye bu kadar kıllandınız ki?” diye soruyor. ‘Kıllanmak’ fiiliyle arası hoşnut bir profesör ‘bilim insanı’yla ‘bilim kadını’ dilimizi bozacak diye endişe ediyor.
Kişisel sitesindeki ‘Ben bir bilim travestisiyim’ başlıklı yazısına bildiğiniz bir top görseli koyan bir profesör… Bir noktada uzlaşıyoruz. Kime bilim insanı diyeceğimizi düşünmek gerekiyor.
PINAR ÖĞÜNÇ
- Mardin’de Spor Hekimi Hasta Kabulüne BaşladıMardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi Uzman Spor Hekimliği branşında Ömer Faruk İlicepınar, hasta kabulüne başladı.06 Mayıs 2024 Pazartesi 16:18HEKİMLER
- Girişimsel Radyoloji İle Birçok Hastalıktan Ameliyatsız Kurtulmak MümkünGirişimsel Radyoloji konusunda bilgiler veren Özel Denizli Tekden Hastanesi Tanısal ve Girişimsel Radyoloji uzmanı Prof.06 Mayıs 2024 Pazartesi 16:14TIBBİ-RADYASYON ONKOLOJİSİ
- Adana'da 112 Acil Sağlık ekibine saldırıAdana'nın Kozan ilçesinde, hasta yakınının saldırdığı ambulanstaki 2 sağlık görevlisi yaralandı.06 Mayıs 2024 Pazartesi 16:13BASIN HABERLERİ
- Takibi Ömür Boyu Süren Bu Hastalık İçin Göz Hastalıkları Uzmanından ‘Hayati’ UyarıHalk arasında "sarı nokta hastalığı" olarak bilinen yaşa bağlı makula dejeneresansının, tüm dünyada görme kaybının en önemli nedeni olarak kabul...06 Mayıs 2024 Pazartesi 16:08GÖZ HASTALIKLARI
- Teknoloji Bağımlılığı Çocukların Fiziksel, Duygusal Ve Sosyal Gelişimlerini Olumsuz EtkiliyorAcıpayam İlçe Sağlık Müdürlüğüne bağlı Acıpayam Sağlıklı Hayat Merkezi Çocuk Gelişimcisi R. Mukaddes Sarıkaya, teknoloji bağımlılığının...06 Mayıs 2024 Pazartesi 16:05RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI
- Türkiye'de "difteri, çocuk felci ve yenidoğan tetanozu" görülmüyorSağlık Bakanlığı verilerine göre, Genişletilmiş Bağışıklama Programı kapsamında uygulanan aşılamayla 1998'den bu yana çocuk felci, Nisan 2009'dan itibaren yenidoğan tetanozu, 2011'den bu yana difteri vakası görülmüyor. 06 Mayıs 2024 Pazartesi 16:00SAĞLIK BAKANLIĞI
- 1. Uluslararası Teknoloji Transferi Sempozyumu Samsun'da başladıOndokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) ev sahipliğinde, 39 ulusal, 6 uluslararası kurum desteği ile gerçekleştirilen "1. Uluslararası Teknoloji Transferi Sempozyumu" Samsun'da başladı.06 Mayıs 2024 Pazartesi 15:43BASIN HABERLERİ
- Karaciğer Kanserlerinde Yeni Teknolojiler Hayat Kurtarıyorİzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi doktorları, kabızlık şikayeti ile başvuran 57 yaşındaki Cengiz Deligül'ün karaciğerindeki tehlikeli kitle...06 Mayıs 2024 Pazartesi 15:33TIBBİ-RADYASYON ONKOLOJİSİ
- Meü’lü Öğrenciler Ulusal Tralli Travma Rallisi’nde Üçüncü OlduMersin Üniversitesi (MEÜ) Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu öğrencileri, VIII.06 Mayıs 2024 Pazartesi 15:18ÜNİVERSİTELER
- Doktor Kontrolü Olmaksızın Astım İlacını Bırakmak Krize Neden OlabilirBahar aylarında polen yoğunluğunun artması nedeniyle astım ataklarının ortaya çıkabileceği uyarısında bulunan Prof.06 Mayıs 2024 Pazartesi 14:43GÖĞÜS HASTALIKLARI
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel