ÇAĞIN VEBASI: İNSÜLİN DİRENCİ
Her dört kişiden biri bu sorunu yaşıyor; önce gizli şeker, sonra şeker hastası yapıyor.
09 Haziran 2010 Çarşamba 09:02
Hipoglisemi ataklarının sorumlusu da o. Kolay kilo aldırıp zor kilo verdiriyor, tansiyonu yükseltiyor, kalp damar hastası yapabiliyor, uykuyu bozuyor, belleği zorluyor, terletiyor, sinirli, öfkeli yapıyor. Çocuk obezitesi ile de ilişkili ve bazı kanserlerle bağlantısı var. Peki, sebebi ne, nasıl önlenir?
KİLOLU ve şişman kişilerin sayısında müthiş bir artış var. Rakam büyüdükçe kalp, şeker, tansiyon, gut hastalarının ve kansere yakalananların sayısı da artıyor. ‘Erkek tipi göbek bağlayan’ genç kız ve hanımların çoğaldığını, kilo sorununun 10-15 yaş grubunda bile patlama yaptığını da gözlemlemiş olmalısınız. Ulusal kardiyoloji dernekleri, hipertansiyon birlikleri, obezite vakıfları, kanser organizasyonları yaşam tarzımız, bilhassa beslenmemizle ilişkili olan bu artıştan endişe duyuyor. Televizyonlar, gazeteler aracılığıyla sizi bilgilendirmeye, kampanyalar, seminer ve söyleşiler düzenleyip uyarmaya çalışıyorlar.
Her yaşın ortak belası
Kilo, hipertansiyon, şeker hastalığı, kalp damar hastalıkları ve kanserlerdeki bu korkutucu artışın başka nedenleri de var ama önemli nedenlerinden biri yaşam tarzı yanlışlarımızla ilişkili bir sorun: İNSÜLİN DİRENCİ. Sorun (ya da sendrom) bir taraftan okul çağı çocuklarını ve gençlerimizi tehdit ederken diğer yandan orta ve ileri yaşlılarda ciddi sağlık sorunlarına, ölümle sonuçlanabilen problemlere yol açıyor. Bu hafta insülin direnci konusunu detaylı bir şekilde incelemeye çalışacağız. Umarız yararlanırsınız.
Direncin sebebi ne
Yemeğinizi yedikten kısa bir süre sonra gıdalar bağırsaklarda parçalanarak şeker parçalarına dönüştürülür, emilip kana ulaşır. Kandaki şekerin kas, karaciğer, beyin ve yağ dokusunda kullanılması lazımdır. Bu dokuların şekerden enerji olarak faydalanabilmeleri için insülin hormonuna ihtiyaç var. Pankreastan salgılanan bu hormon kan şekerinin dengelenmesi ile hücre ve dokuların şekeri kullanmasında anahtar rol oynar. Karaciğerin glikoz (şeker) yapımını azaltır, kas ve yağ dokusu tarafından kandan çekilen şeker miktarını arttırır.
Ne kadar insülin o kadar yağ
Yağ dokusundan yağ asitlerinin çözülmesini azalttığı için kan şekeri ayarını etkiler. İnsülinin karaciğerde kan şekerinin glikojen olarak depolanmasını arttırdığı da biliniyor. Kısacası insülin şeker metabolizmasında anahtar bir rol oynuyor. Kanda insülin fazlalaştıkça yağlanma ve kilo alma kolaylaşıyor. İnsülin hormonunu kanda hızla yükselten şeker, beyaz ekmek beyaz pirinç pilavı beyaz undan yapılan diğer gıdalar (kurabiyeler börekler poğaçalar açmalar) gereğinden fazla yendiğinde pankreastan aşırı miktarda insülin salgılanıyor.
İnsülin artınca...
Kanda miktarı çok artan insülin hormonu kan şekerini çok hızla ve çok fazla düşürerek açlık hissine yol açıyor. Bu nedenle “şeker-un” yükü fazla gıdaları bol ve hızla tüketenler kısa bir süre sonra yeniden acıkıyor. Kanda yüksek olan insülin yükselmeye devam edecek olursa bir süre sonra sistem de arızalanıyor. Hücre duvarındaki insülin reseptörleri insüline karşı direnç göstermeye insüline yanıt vermemeye başlıyor, kan damarlarında dolaşan insülinle hücre arasında tam bir blok durumu oluşuyor, aşılamaz bir duvar meydana geliyor.
Kartopu gibi büyüyen dert
İnsülin direnci olarak tanımladığımız bu duvar, kandaki şekerin kas ve yağ hücresine girmesini önlüyor. Sonuçta kanda insülin biriktikçe duvar da kalınlaşıyor. Bu fonksiyonel duvarı aşmak için pankreas daha fazla insülin salgılamak zorunda kalınca birbirini besleyip kartopu gibi büyüyen, sonra da bir çığ haline gelip metabolizmanın canına okuyan yanlış bir sistem çalışmaya başlıyor. Zamanla pankreas bezi yoruluyor insülin cevapsızlığı insülin yetersizliğine dönüşüyor. İşte o zaman çok ciddi, endişe verici bir süreç başlıyor.
Her yaşın ortak belası
Kilo, hipertansiyon, şeker hastalığı, kalp damar hastalıkları ve kanserlerdeki bu korkutucu artışın başka nedenleri de var ama önemli nedenlerinden biri yaşam tarzı yanlışlarımızla ilişkili bir sorun: İNSÜLİN DİRENCİ. Sorun (ya da sendrom) bir taraftan okul çağı çocuklarını ve gençlerimizi tehdit ederken diğer yandan orta ve ileri yaşlılarda ciddi sağlık sorunlarına, ölümle sonuçlanabilen problemlere yol açıyor. Bu hafta insülin direnci konusunu detaylı bir şekilde incelemeye çalışacağız. Umarız yararlanırsınız.
Direncin sebebi ne
Yemeğinizi yedikten kısa bir süre sonra gıdalar bağırsaklarda parçalanarak şeker parçalarına dönüştürülür, emilip kana ulaşır. Kandaki şekerin kas, karaciğer, beyin ve yağ dokusunda kullanılması lazımdır. Bu dokuların şekerden enerji olarak faydalanabilmeleri için insülin hormonuna ihtiyaç var. Pankreastan salgılanan bu hormon kan şekerinin dengelenmesi ile hücre ve dokuların şekeri kullanmasında anahtar rol oynar. Karaciğerin glikoz (şeker) yapımını azaltır, kas ve yağ dokusu tarafından kandan çekilen şeker miktarını arttırır.
Ne kadar insülin o kadar yağ
Yağ dokusundan yağ asitlerinin çözülmesini azalttığı için kan şekeri ayarını etkiler. İnsülinin karaciğerde kan şekerinin glikojen olarak depolanmasını arttırdığı da biliniyor. Kısacası insülin şeker metabolizmasında anahtar bir rol oynuyor. Kanda insülin fazlalaştıkça yağlanma ve kilo alma kolaylaşıyor. İnsülin hormonunu kanda hızla yükselten şeker, beyaz ekmek beyaz pirinç pilavı beyaz undan yapılan diğer gıdalar (kurabiyeler börekler poğaçalar açmalar) gereğinden fazla yendiğinde pankreastan aşırı miktarda insülin salgılanıyor.
İnsülin artınca...
Kanda miktarı çok artan insülin hormonu kan şekerini çok hızla ve çok fazla düşürerek açlık hissine yol açıyor. Bu nedenle “şeker-un” yükü fazla gıdaları bol ve hızla tüketenler kısa bir süre sonra yeniden acıkıyor. Kanda yüksek olan insülin yükselmeye devam edecek olursa bir süre sonra sistem de arızalanıyor. Hücre duvarındaki insülin reseptörleri insüline karşı direnç göstermeye insüline yanıt vermemeye başlıyor, kan damarlarında dolaşan insülinle hücre arasında tam bir blok durumu oluşuyor, aşılamaz bir duvar meydana geliyor.
Kartopu gibi büyüyen dert
İnsülin direnci olarak tanımladığımız bu duvar, kandaki şekerin kas ve yağ hücresine girmesini önlüyor. Sonuçta kanda insülin biriktikçe duvar da kalınlaşıyor. Bu fonksiyonel duvarı aşmak için pankreas daha fazla insülin salgılamak zorunda kalınca birbirini besleyip kartopu gibi büyüyen, sonra da bir çığ haline gelip metabolizmanın canına okuyan yanlış bir sistem çalışmaya başlıyor. Zamanla pankreas bezi yoruluyor insülin cevapsızlığı insülin yetersizliğine dönüşüyor. İşte o zaman çok ciddi, endişe verici bir süreç başlıyor.
BENİM ÖNERİM
Bu belirtiler sizde de varsa
* EĞER kolay kilo alıyor zor veriyorum, gittikçe genişleyen belime ve göbeğime çare bulamıyorum, verdiğim kiloları kısa bir süre sonra yeniden ve fazlasıyla geri alıyorum diyorsanız,
* Sık acıkan, tatlı krizleri yaşamaya başlayan, yemeğin üzerinden bir saat geçmeden yiyecek arayan, yemeklerden sonra yorgun, halsiz düşüp hımbıllaşan/ağırlaşan, uyuklayan biri haline geldiyseniz,
* Yemeklerden 1-2 saat sonra can sıkıcı boyutlara varan hipoglisemi atakları ve bağlı sinirlilik, öfke, çarpıntı, bitkinlik, açlıktan şikayet ediyorsanız,
* Tatlı, unlu, nişastalı yiyecekler ve şekerli içeceklere ilginiz arttıysa,
* Makarnasız, pilavsız, ekmeksiz, böreksiz, poğaçasız, kurabiyesiz, çikolatasız, dondurmasız yapamıyorum diyorsanız,
* Uyku sorunlarınız var, sık sık uyku bölünmeleri, uyku apnesi atakları, gece yeme sorunları kapınızı çalmaya başladıysa,
* Sağlık kontrolünüzde tansiyonunuzda yükselme, iyi kolesterolünüzde azalma, trigliseridinizde çoğalma, karaciğerinizde büyüme, şekerinizde yükselme, ürik asidinizde fazlalaşma gibi eğilimler saptandıysa bu diziyi daha dikkatli okumanızı tavsiye ederim.
* Sık acıkan, tatlı krizleri yaşamaya başlayan, yemeğin üzerinden bir saat geçmeden yiyecek arayan, yemeklerden sonra yorgun, halsiz düşüp hımbıllaşan/ağırlaşan, uyuklayan biri haline geldiyseniz,
* Yemeklerden 1-2 saat sonra can sıkıcı boyutlara varan hipoglisemi atakları ve bağlı sinirlilik, öfke, çarpıntı, bitkinlik, açlıktan şikayet ediyorsanız,
* Tatlı, unlu, nişastalı yiyecekler ve şekerli içeceklere ilginiz arttıysa,
* Makarnasız, pilavsız, ekmeksiz, böreksiz, poğaçasız, kurabiyesiz, çikolatasız, dondurmasız yapamıyorum diyorsanız,
* Uyku sorunlarınız var, sık sık uyku bölünmeleri, uyku apnesi atakları, gece yeme sorunları kapınızı çalmaya başladıysa,
* Sağlık kontrolünüzde tansiyonunuzda yükselme, iyi kolesterolünüzde azalma, trigliseridinizde çoğalma, karaciğerinizde büyüme, şekerinizde yükselme, ürik asidinizde fazlalaşma gibi eğilimler saptandıysa bu diziyi daha dikkatli okumanızı tavsiye ederim.
BİR BİLGİ
Sebep olduğu hastalıklar
İNSÜLİN direnci olanlarda şu hastalıklara yakalanma ihtimali artıyor.
* Şeker hastalığı/Erişkin tipi diyabet
* Obezite/şişmanlık
* Hipertansiyon
* Koroner kalp hastalığı/inme ve felçler
* Karaciğer yağlanması/yağlanmaya bağlı iltihaplanma
* Gut hastalığı
* Bazı kanserler (meme, prostat)
* İnsülin direncine yakalananlarda reaktif hipoglisemi ataklarının, gizli şekerin, bellek bozukluklarının, Alzheimer hastalığı gelişme ihtimalinin, depresyon ve panik atakların, uyku apnesi ve horlamaların, kan pıhtılaşmasında bozulmaların daha sık görüldüğünü kanıtlayan bulgular var.
* Şeker hastalığı/Erişkin tipi diyabet
* Obezite/şişmanlık
* Hipertansiyon
* Koroner kalp hastalığı/inme ve felçler
* Karaciğer yağlanması/yağlanmaya bağlı iltihaplanma
* Gut hastalığı
* Bazı kanserler (meme, prostat)
* İnsülin direncine yakalananlarda reaktif hipoglisemi ataklarının, gizli şekerin, bellek bozukluklarının, Alzheimer hastalığı gelişme ihtimalinin, depresyon ve panik atakların, uyku apnesi ve horlamaların, kan pıhtılaşmasında bozulmaların daha sık görüldüğünü kanıtlayan bulgular var.
ÖNEMLİ
Belirtileri neler
İNSÜLİN direnci sendromu teşhisinde kullanılan objektif parametreler de var. Aşağıdaki bulgulardan üçünün aynı kişide bulunması tanı konmak için yeterli:
* Kanda şeker ve insülin fazlalığı önemli bir teşhis kriteridir
* Bel çevresinin genişlemesi (erkeklerde 100, kadınlarda 88 cm.’nin üzerine çıkması)
* Kan basıncının yükselmesi: 130/85 mmHg ve üzeri
* Karaciğer yağlanması
* HDL kolesterol düşüklüğü (40 mg/dl.nin altındaki değerler)
* Trigliseridin yüksekliği (200 mg.ın üstündeki değerler)
* Ürik asit yüksekliği.
* Kanda şeker ve insülin fazlalığı önemli bir teşhis kriteridir
* Bel çevresinin genişlemesi (erkeklerde 100, kadınlarda 88 cm.’nin üzerine çıkması)
* Kan basıncının yükselmesi: 130/85 mmHg ve üzeri
* Karaciğer yağlanması
* HDL kolesterol düşüklüğü (40 mg/dl.nin altındaki değerler)
* Trigliseridin yüksekliği (200 mg.ın üstündeki değerler)
* Ürik asit yüksekliği.
Prof. Dr. Osman MÜFTÜOĞLU
Kaynak:
Etiketler: Beslenme, Diyet, Çocuk Sağlığı, sgk, sağlık, güzeller, Hamilelik, Erkek Sağlığı, sgk, Kanser, Diyabet, Göz Sağlığı, Kalp Sağlığı, Güzellik, Estetik, ağız, diş, cinsel yaşam, fizik tedavi, ruh, psikiyatri, psikoloji, psikol
- Nijerya'nın Adamawa eyaletindeki kızamık salgınında ölü sayısı 42'ye çıktıNijerya'nın kuzeydoğusundaki Adamawa eyaletinde ortaya çıkan kızamık salgınında hayatını kaybeden çocuk sayısı 42'ye yükseldi.04 Mayıs 2024 Cumartesi 15:48DÜNYADA SAĞLIK
- Adana'da "Çocuğumu Anlıyorum Festivali" başladıAdana'da, "Çocuğumu Anlıyorum Festivali"nin açılışı törenle yapıldı.04 Mayıs 2024 Cumartesi 15:43BASIN HABERLERİ
- Yüksekova’daki İki Bölgede Nöbetçi Eczane Bulundurulmasına Karar VerildiHakkari'nin Yüksekova ilçesinde yapılan çalışmalar sonucu iki noktada sürekli nöbetçi eczane bulundurulmasına karar verildi.04 Mayıs 2024 Cumartesi 15:28ECZACILAR
- Sakarya'da hekimler ve sağlık çalışanları İsrail'in saldırılarını "sessiz yürüyüş"le kınadıSakarya'da hekimler ve sağlık çalışanları, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etmek için "sessiz yürüyüş" gerçekleştirdi.04 Mayıs 2024 Cumartesi 15:18BASIN HABERLERİ
- Kütahya Evliya Çelebi Hastanesinde Dünya El Hijyeni Günü Bilgilendirme StandıKütahya Evliya Çelebi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Komitesi tarafından Dünya El Hijyeni Günü çerçevesinde farkındalık oluşturmak amacıyla...04 Mayıs 2024 Cumartesi 13:28ENFEKSİYON HASTALIKLARI VE KLİNİK MİKROBİYOLOJİ
- 1. Ulusal Üsküdar Üniversitesi Sporda Fizyoterapi Sempozyumu düzenlendiBu yıl ilki düzenlenen Ulusal Üsküdar Üniversitesi Sporda Fizyoterapi Sempozyumu, Üsküdar Üniversitesi Np Sağlık Yerleşkesi'nde yapıldı.04 Mayıs 2024 Cumartesi 13:18FİZİKSEL TIP VE REHABİLİTASYON
- Çanakkale'deki sağlık kuruluşlarına 12 hekim kadrosu tahsis edildiAK Parti Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider, Sağlık Bakanlığınca gerçekleştirilen 116. dönem atama kurası kapsamında Çanakkale'ye 12 hekim kadrosunun daha tahsis edildiğini bildirdi.04 Mayıs 2024 Cumartesi 12:38HEKİMLER
- Türkiye’de Epidural Anestezi Tercihi Yüzde 1’in AltındaDiyarbakır Memorial Hastanesinde Anestezi ve Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Ahmet Anaç, epidural anestezi ile ağrısız doğumun diğer ülkelerde çok sık tercih...04 Mayıs 2024 Cumartesi 12:13İÇ HASTALIKLARI
- Psikiyatri Hastaları Hünerlerini KonuşturduMalatya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiyatri Servisinde tedavi gören hastaların yaptığı el sanatları eserlerinden oluşan sergi, Malatya Park AVM'de...04 Mayıs 2024 Cumartesi 11:43RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI
- Tokat'ta kene ile mücadele kapsamında büyükbaş hayvanlar ilaçlandıTokat'ta kene ile mücadele kapsamında il genelindeki büyükbaş hayvanlarda ilaçlama çalışması gerçekleştirildi.04 Mayıs 2024 Cumartesi 10:48BASIN HABERLERİ
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel