ÇOCUKLUKTAKİ BESİN ALERJİSİ TEDAVİ EDİLEBİLİR
Besin alerjileri sıklıkla inek sütü, yumurta, fındık, fıstık, tahıllar ve balığa karşı oluyor.
02 Haziran 2010 Çarşamba 11:22
Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Alerji ve Klinik İmmünoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hasan Yüksel, çocukluk dönemi besin alerjisi bulgularının yüzde 95 oranında ek gıdaya başlayınca ortaya çıktığını söyledi.
Prof. Dr. Yüksel, besin alerjilerinin sıklıkla inek sütü, yumurta, fındık, fıstık, tahıllar ve balığa karşı olduğunu belirtti.
Çocukluktaki besin alerjileri düzgün tedavi edilirse yüzde 90 oranında geçtiğini ifade eden Yüksel, alerjilerinin, az görülen ama toplumda sıklığı giderek artan bir hastalık olduğunu savundu.
Batı tarzı yaşam stilinin getirdiği alerjik yatkınlık, çevresel etkenler, fazla katkı maddesi ve antibiyotik tüketme ile anne sütünün az kullanılmasının çocuklarda besin alerjisinin görülmesi nedenleri arasında yer aldığını ifade eden Yüksel, ''Çocukluk dönemi besin alerjisinin bulguları, yüzde 95 oranında ek gıdaya başlayınca ortaya çıkıyor'' dedi.
Prof. Dr. Yüksel, besin alerjisinden bir çocuğu koruyan en önemli etkenin anne sütünün kullanılması olduğunu söyledi. Yüksel, ''O dönemde sıklıkla inek sütü, yumurta, fındık, fıstık, tahıllar ve balığa karşı besin alerjisi gelişebiliyor'' dedi.
Besin alerjisine benzeyen gıda katkı maddesi reaksiyonlarının da o dönemde görülebileceğini ifade eden Yüksel, bu nedenle yanlış tanının da söz konusu olabileceğini dile getirdi.
Besin alerjisinin son dönemde moda bir konu haline geldiğini savunan Yüksel, bunun nedenin de besin alerjisi teşhisi konulmasında uygun olmayan, ama pahalı yöntemlerin kullanılmasından kaşnaklandığını söyledi. Yüksel, şöyle devam etti:
''Örneğin, inek sütüyle ilk kez karşılaşan çocuğun ağzında ciddi şişlikler dediğimiz anaflaksi bulgular olabilir. Yemek borusundan geçerken orada oluşturduğu alerjiden dolayı reflü hastalığı olabilir veya bağırsaklardan geçince orada yaptığı iritasyondan dolayı ishal, karın ağrıları, gelişme geriliğine yol açan bağırsakta emilim bozuklukları, dışkıda kan olabilir. Bu çocukların yüzde 25'inde, bebeklik egzaması olabilir. Çok nadiren de olsa besin alerjisi olan çocukların yüzde 5-10'unda astıma benzer bulgular olabilir. Bu nedenle besin alerjisinin perspektifi biraz geniş. Bu nedenle mutlaka, çocuk alerji uzmanı tarafından tanı konulmalı.
Sonuç olarak, derisinde en ufak bir döküntü olan, karnı ağrıyan, reflüsü olan, baş dönmesi olan, kansızlık olan her çocuğa besin alerjisi tanısı konulmamalı. Besin alerjisi, ülkemizde hala anne sütü sıklıkla ve katkı maddeleri daha az kullanıldığı için beklenenden daha az. Besin alerjisinin şikayet olarak belirlenen sıklığı yüzde 2-4 gibi, ama uygun bir ortamda, bir çocuk alerji merkezinde incelendiği takdirde bu oran yüzde 0.68'e düşüyor. Bu nedenle Türkiye'de, besin alerjisi teşhisi, olması gerekenin 4 katı fazla konuyor. Tetkik, tahlil ve teşhis için 4 kat para harcanıyor veya bunun için ilaç harcaması yapılıyor.''
Prof. Dr. Hasan Yüksel, çocuğun besin alerjisi konusunda bir alerji uzmanı tarafından görülmesi gerektiğini vurgulayarak, ''Önce basit bir kan tetkiki ile gerçekten kanda şüphelenilen besine karşı bir immünglobin E denilen antikor var mı, yok mu onun araştırılması lazım. Ondan sonra şüphelenilen besin ile deri testi yapılması gerekir. Buraya kadar gerçekten teşhis konulamamış ise sadece o besin verilerek de sonuçlara bakılabilir'' dedi.
Besin alerjisi teşhisi konulan çocuğun diyetinden o besinin 6 ay çıkarılıp, onun yerine uygun bir başka besinle takviye edilmesi gerektiğini de anlatan Yüksel, böylece çocuğun o besine karşı dirençli hale geçtiğini ve alerji bulgularının da gerilediğini anlattı.
Çocuk alerjisiyle, erişkin alerjisinin gelişiminin benzer, ama etkenlerinin farklı olduğunu ifade eden Yüksel, erişkindeki besin alerjisinin tedavisinin henüz bulunamadığını, sadece korunmanın söz konusu olduğunu, çocukluk çağındaki besin alerjilerinin ise tedavi edilebilir olduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Yüksel, çocukluktaki besin alerjileri düzgün tedavi edilirse yüzde 90 oranında geçtiğini sözlerine ekledi.
- Nörolojik Hastalıkları Elektrik Uyarısıyla Tedavi Eden Cihaz GeliştirildiHitit Üniversitesinde yürütülen proje ile nörolojik hastalıkları elektrik uyarısıyla tedavi edebilen cihaz geliştirildi.04 Mayıs 2024 Cumartesi 08:08NÖROLOJİ
- Apandisit Tanısı Konulan Hasta İçin Helikopter HavalandıVan'ın Bahçesaray ilçesinde akut apandisit tanısı konulan hasta, ambulans helikopterle Van'a sevk edildi.04 Mayıs 2024 Cumartesi 08:03SAĞLIK BAKANLIĞI
- Fransa, Sudan'da Kızılhaç konvoyuna yapılan saldırıyı kınadıFransa, Sudan'da Uluslararası Kızılhaç Komitesi'nin (ICRC) insani yardım konvoyuna yapılan saldırıyı kınadı.03 Mayıs 2024 Cuma 23:53BASIN HABERLERİ
- ‘Obezite, Psikolojiyi Olumsuz Etkiliyor’Obez kişilerin psikolojik ve ruhsal huzur açısından risk altında olduklarını belirten Genel Cerrahi Uzmanı Prof.03 Mayıs 2024 Cuma 12:00GENEL CERRAHİ
- Sezaryen, Bebek İçin Daha Az Riskliyken Normal Doğumda Anne Daha Hızlı ToparlanıyorÇoğu anne adayı için doğum şekline karar vermek zorlu bir süreç olabiliyor.03 Mayıs 2024 Cuma 11:40KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM
- Elazığ’da Çocuk İzlem Koordinasyon Kurulu Toplantısı DüzenlendiElazığ İl Sağlık Müdürlüğü tarafından Çocuk İzlem Merkezi İl Koordinasyon Kurulu toplantısı düzenlendi.03 Mayıs 2024 Cuma 11:20BASIN HABERLERİ
- Oğlundan Babasına, Anneden Evladına Hayat Kurtaran HediyelerAkdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ve organ nakli ekibi tarafından Cahit Çiğdem Gül'e oğlu Burak Çiğdem Gül'den alınan karaciğer...03 Mayıs 2024 Cuma 11:15BASIN HABERLERİ
- ’Uluslararası Kalite Güvence Ve Akreditasyon’ KonferansıYükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından düzenlenen Uluslararası Kalite Güvence ve Akreditasyon Konferansı, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi...03 Mayıs 2024 Cuma 10:40KONGRE VE KONFERANSLAR
- Bininci Açık Kalp Operasyonu Başarıyla TamamlandıEskişehir Şehir Hastanesi'nde başarıyla gerçekleştirilen bininci açık kalp ameliyatı hakkında konuşan Kalp ve Damar Cerrahisi Operatör Doktor Etem Yücekaya,...03 Mayıs 2024 Cuma 10:25KALP VE DAMAR CERRAHİSİ
- Obezite Bağırsak Kanseri Riskini ArtırıyorTıbbi Onkolog Doç. Dr. Ahmet Özveren, obezite ve alkolün genç yetişkinler arasında bağırsak kanseri oranlarının artmasına neden olduğunu söyledi.03 Mayıs 2024 Cuma 10:25TIBBİ-RADYASYON ONKOLOJİSİ
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel