GEBELİKTE ÇEKTİRİLEN RÖNTGEN, LÖSEMİ RİSKİNİ ARTTIRIYOR
Gebeliğin ilk üç ayında röntgen çektirilmesinin, çocuklarda löseminin gelişmesinde önemli bir risk faktörü olduğu bildirildi.
17 Ocak 2010 Pazar 11:36
Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Dr. Rıdvan Ege Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı ve Çocuk Hematoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tansu Sipahi, löseminin yeni teknolojik gelişmelerin kullanılmasıyla birlikte tedavi edilebilen bir kan hastalığı olduğunu söyledi.
Löseminin, vücuttaki kanser önleyici veya kanser yapıcı genlerdeki bazı bozukluklar sonucu ortaya çıktığını anlatan Sipahi, anormal hücrelerin kontrolsüz şekilde çoğalarak diğer organlara yayıldığını belirtti.
Sipahi, halsizlik, iştahsızlık, zayıflama, solukluk, kemik ağrısı , baş ağrısı, kusma, düşmeyen ateş, deride morluklar veya küçük kırmızı kanama odakları, burun ve diş etlerinden kanama, karın ağrısı, karında şiş lik, karaciğer ve dalakta büyüme, lenf bezlerinde büyüme, kol ve bacak ağrılarının hastalığın önde gelen belirtileri olduğunu ve löseminin tedavi edilmediği takdirde ölümle sonuçlanabildiğini vurguladı.
Löseminin, çocukluk çağı kanserlerinin yüzde 35'ini oluşturduğ unu ifade eden Sipahi, genellikle akut lösemilerin çocuklarda, kronik lösemilerin ise yetişkinlerde görüldüğünü söyledi. Sipahi, "Akut lenfoblastik lösemi, 15 yaş altındaki çocuklarda gözlenen lösemilerin yüzde 80'ini oluşturmaktadır. Akut myeloblastik lösemi de 15 yaş üzerindeki lösemilerin yüzde 80'inden ve 15 yaş altındaki lösemilerin yüzde 20'sinden sorumludur" diye konuştu.
Löseminin kesin olarak nedeninin bilinmediğini, ancak genetik bir hastalık olduğunu,genlerdeki bazı bozukluklar sonucu ortaya çıktığını ifade eden Sipahi, şunları kaydetti: "Bu bozulmayı kolaylaştıran bazı faktörler vardır. Bunlar arasında atom bombası patlaması, nükleer reaktör kazaları, bazı virüsler, bazı kimyasal maddeler, benzin, petrol ürünleri ve bazı genetik hastalıklar sayılabilir.
Lösemi oluşması ile yiyecekler arasında bu güne kadar kesin olarak gösterilebilmiş bir ilişki yoktur. Ancak annenin gebeliğinde sigara, alkol ve uyuşturucu kullanma gibi kötü alışkanlıklarının olması, gebeliğin ilk üç ayında röntgen çektirmesi gibi durumlar lösemi gelişmesinde risk faktörleri olarak kabul edilmektedir.
Gebeliğin ilk üç ayında röntgen çektirilmesi, anne karnındaki bebek için risklidir. Çünkü, anne karnındaki bebek, hızlı bölünen hücreler nedeniyle radyasyona daha duyarlıdır. DNA kırıklarına bağlı olarak da lösemi gelişebilir. Ancak bunun bir dozu yok. Tamamen rastlantısal, tek bir dozla da olabilir, birçok dozla da..."
Sipahi, röntgen çekildikten sonra hasarı tespit için yapılabilecek bir test bulunmadığına dikkati çekerek, burada anne adayının röntgen ışınlarını direkt mi yoksa birinin yanında dururken mi aldığının önemli olduğunu söyledi. Sipahi, "Anne adayına röntgen ışınlarını hangi bölgeye aldığını ve kaç film çekildiğini soruyoruz. Buradan tahmini bir doz hesaplaması yapılıyor. Ona göre gebeliğin sonlandırılmasına karar veriliyor" dedi.
Bu durumun en sık hamile olduğunu bilmeyenlerde görüldüğünü anlatan Sipahi, gebeliğin sonlandırılması oranının çok olmadığını belirterek, "Bunlar basit röntgen filmleri için geçerli. Bilgisayarlı tomografi çekimi daha farklı olabilir. Karınla ilgili yapılan bilgisayarlı tomografide bir kadının aldığı doz çok fazla olduğu için gebelik sonlandırılabilir" diye konuştu.
Çocukluk çağı akut lösemilerinin genellikle yüzde 75-80 oranında tedavi şansına sahip olduğuna ve bazı lösemi tiplerinde oranın yüzde 90'ın üzerine çıkabildiğine işaret eden Sipahi, tedavinin ancak Çocuk Kan Hastalıkları bölümü bulunan tam donanımlı bir hastanede yapılabildiğini vurguladı.
Hastaya öncelikle destek tedavisi, ardından kansızlığına yönelik kı rmızı kan hücreleri transfüzyonu, enfeksiyonlara karşı antibiotik tedavisi verildiğini anlatan Sipahi, "Farklı tedavi protokolleri uygulanmaktadır ve tüm yöntemlerde lösemik hücrelerin ortadan kaldırılması hedeflenmektedir. Fakat bu hücreler yok edilirken kişinin kendi faydalı hücreleri de yok olmaktadır. Çocukların saçları dökülmekte, ağızlarında, bağırsaklarında yaralar açılmakta, bulantı, kusma, halsizlik, iştahsızlık olabilmektedir" diye konuştu. Sipahi, yaklaşık üç yılı bulan tedavi sürecinde çocukların çok yakından takip edilmesi gerektiğini ifade etti.
Radyoterapinin de bazı lösemi tiplerinde, sinir sistemi, beyin, üreme organları tutulumu gibi kemik iliği dışındaki organların tutulumu olduğunda uygulandığını anlatan Sipahi, çocukluk çağındaki hastalarda beyin tutulumu yoksa beyin-omurilik sıvısına çeşitli ilaçlar verilerek ışın tedavisine gerek kalmadığını söyledi. Sipahi, yoğun protokollere cevap vermeyen veya hastalığı nükseden kişilerde hastalarda kemik iliği naklinin önerildiğini belirterek, "Ülkemizde de kemik iliği nakli başarıyla yapılmaktadır. Löseminin cinsine ve vericinin uygunluğuna göre değişmekle birlikte yüzde 40 ile yüzde 80 oranında başarı elde edilmektedir" diye konuştu.
- Mardin’de Spor Hekimi Hasta Kabulüne BaşladıMardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi Uzman Spor Hekimliği branşında Ömer Faruk İlicepınar, hasta kabulüne başladı.06 Mayıs 2024 Pazartesi 16:18HEKİMLER
- Girişimsel Radyoloji İle Birçok Hastalıktan Ameliyatsız Kurtulmak MümkünGirişimsel Radyoloji konusunda bilgiler veren Özel Denizli Tekden Hastanesi Tanısal ve Girişimsel Radyoloji uzmanı Prof.06 Mayıs 2024 Pazartesi 16:14TIBBİ-RADYASYON ONKOLOJİSİ
- Adana'da 112 Acil Sağlık ekibine saldırıAdana'nın Kozan ilçesinde, hasta yakınının saldırdığı ambulanstaki 2 sağlık görevlisi yaralandı.06 Mayıs 2024 Pazartesi 16:13BASIN HABERLERİ
- Takibi Ömür Boyu Süren Bu Hastalık İçin Göz Hastalıkları Uzmanından ‘Hayati’ UyarıHalk arasında "sarı nokta hastalığı" olarak bilinen yaşa bağlı makula dejeneresansının, tüm dünyada görme kaybının en önemli nedeni olarak kabul...06 Mayıs 2024 Pazartesi 16:08GÖZ HASTALIKLARI
- Teknoloji Bağımlılığı Çocukların Fiziksel, Duygusal Ve Sosyal Gelişimlerini Olumsuz EtkiliyorAcıpayam İlçe Sağlık Müdürlüğüne bağlı Acıpayam Sağlıklı Hayat Merkezi Çocuk Gelişimcisi R. Mukaddes Sarıkaya, teknoloji bağımlılığının...06 Mayıs 2024 Pazartesi 16:05RUH SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI
- Türkiye'de "difteri, çocuk felci ve yenidoğan tetanozu" görülmüyorSağlık Bakanlığı verilerine göre, Genişletilmiş Bağışıklama Programı kapsamında uygulanan aşılamayla 1998'den bu yana çocuk felci, Nisan 2009'dan itibaren yenidoğan tetanozu, 2011'den bu yana difteri vakası görülmüyor. 06 Mayıs 2024 Pazartesi 16:00SAĞLIK BAKANLIĞI
- 1. Uluslararası Teknoloji Transferi Sempozyumu Samsun'da başladıOndokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) ev sahipliğinde, 39 ulusal, 6 uluslararası kurum desteği ile gerçekleştirilen "1. Uluslararası Teknoloji Transferi Sempozyumu" Samsun'da başladı.06 Mayıs 2024 Pazartesi 15:43BASIN HABERLERİ
- Karaciğer Kanserlerinde Yeni Teknolojiler Hayat Kurtarıyorİzmir Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi doktorları, kabızlık şikayeti ile başvuran 57 yaşındaki Cengiz Deligül'ün karaciğerindeki tehlikeli kitle...06 Mayıs 2024 Pazartesi 15:33TIBBİ-RADYASYON ONKOLOJİSİ
- Meü’lü Öğrenciler Ulusal Tralli Travma Rallisi’nde Üçüncü OlduMersin Üniversitesi (MEÜ) Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu öğrencileri, VIII.06 Mayıs 2024 Pazartesi 15:18ÜNİVERSİTELER
- Doktor Kontrolü Olmaksızın Astım İlacını Bırakmak Krize Neden OlabilirBahar aylarında polen yoğunluğunun artması nedeniyle astım ataklarının ortaya çıkabileceği uyarısında bulunan Prof.06 Mayıs 2024 Pazartesi 14:43GÖĞÜS HASTALIKLARI
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel