KAPALI ALANLARDA YAYILAN SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARINA DİKKAT

Özel Eskişehir Anadolu Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahı Doktor Selami Doğan, kış aylarında solunum yolu enfeksiyonlarını önlemek için insanların çok bulunduğu kapalı yerlerin havalandırılması ve tansiyonu dengelemek için düzenli yürüyüş yapılması gerektiğini söyledi.

Eskişehir'de kış mevsiminin etkisini göstermesiyle birlikte pek çok vatandaş soğuk algınlığı ve solunum yolu enfeksiyonu gibi rahatsızlıkları ile karşı karşıya kalıyor. Hava sıcaklığının sıfırın altına düştüğü kent genelinde, zaman zaman don olayları meydana gelirken, doktorlar hastalıklarla mücadele eden ve kalp rahatsızlığı olan vatandaşlara yönelik uyarılar yaptı. Özel Eskişehir Anadolu Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahı Doktor Selami Doğan, havaya uygun kıyafet ve ayakkabı seçiminin önemli olduğunu ifade etti. İnsanların çok bulunduğu kapalı yerlerin havalandırılması gerektiğine vurgu yapan Doğan, havalandırılmayan alanlarda insanların grip ve korona gibi hastalıklara yakalandığını aktardı. Havanın soğuk olması gerekçesiyle hareketliliğini azaltan kalp hastalarına da ayrı bir parantez açan Doğan, diyabet ve hipertansiyonun yanı sıra hareketsizlik gibi durumların hastalığı daha da şiddetli hale getireceğinin altını çizerek bol bol yürüyüş yapılmasını tavsiye etti.

"Kapalı yerleri havalandırmazsak solunum yolu enfeksiyonları çok oluyor"

Eskişehir Anadolu Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahı Doktor Selami Doğan, hava sıcaklıklarının sıfır derecenin altına indiği zamanlarda herkesin tedbirini alması gerektiğini belirtti. Özellikle giysi seçimine dikkat edilmesi gerektiğini dile getiren Doğan, "Nasıl arabamıza kış lastiği takıyorsak, kendi kıyafetlerimizi ve ayakkabılarımızı ona göre düzenlemeliyiz. Bununla birlikte yeterince su içmemiz lazım. Ayrıca sürekli kapalı alanlarda durmamalıyız. Bu ikisi çok farklı gibi gelebilir ama açıklayayım. İnsanların çok bulunduğu kapalı yerleri havalandırmazsak solunum yolu enfeksiyonları çok oluyor. Solunum yolu enfeksiyonları grip ve korona hastalığı tarzında insanları hasta ediyor. Türk halkı, "Dışarıya çıkarsam hasta olurum" diye düşünüyor. Aslında öyle değil. Dışarıya çıkarsan, temiz havada yürürsen sağlığın ve bağışıklık sistemin için çok iyi bir şey yapmış olursun. Aslında genç ve sağlıklı insanların uygun kıyafetlerle dışarıya çıkıp yürümesi lazım. Ama 60 yaş üzeri insanlar korkuyor, dışarıya çıkmıyor ve kapalı alanlarda enfeksiyon hastalıklarına yakalanıyor. Onlara da uygun hava şartlarında dışarıya çıkıp, temiz havada yürümeyi tavsiye ediyoruz. Bulunduğu ev ortamını veya odaları düzenli olarak saatte 1 defa olacak şekilde 5 dakika havalandırmalarını öneriyoruz" dedi.

"Soğuk havada vücuttaki bütün damarlar büzüşme yapıyor, tansiyon yükseliyor"

Kalp rahatsızlığı olanlar için diyabet ve hipertansiyonun yanı sıra hareketsizlik gibi durumların hastalığı daha da şiddetli hale getirerek ilerlemesine neden olduğuna dikkat çeken Doğan, "60 yaş üzeri diyabet, tansiyon ve obezite hastalarının da dışarıya çıkıp yürümesi, yeterince sıvı alması lazım. Soğuk havada vücuttaki bütün damarlar büzüşme yapıyor. Bu nedenle tansiyon yükselebiliyor. Damarların büzüşmemesi için dışarıda soğukta dikilmek yerine yürümek lazım. Yürüdüğümüz zaman bu büzüşmeyi engelliyoruz, damarlar genişleme yapıyor ve tansiyon regüle oluyor. Mesela dolmuş veya otobüs beklerken hareketsiz kalırsak damarlar büzüşüyor, tansiyon yükseliyor. Yaz gününde tam tersi oluyor. Damarlar çok genişleme yaptığı için tansiyonlar daha düşük seyrediyor. Kalp hastalarının sağlıklı beslenmesi lazım, bu çok önemli. 2 beyaz gıda türünden uzak durmaları gerekiyor. Şekerli gıdaların hiç tüketilmemesi ve undan yapılan her şeyden kaçınılması lazım. Yani ekmek az tüketilecek ya da hiç tüketilmeyecek. Simit, poğaça ve börek gibi hamur işleri zararlı gıdalar. Bunun dışında tuz çok tartışılıyor. Kalp hastası az bir miktar tuz kullanabilir. Çok tuzlu kullanırsa hipertansiyon daha kötü duruma gelir" şeklinde konuştu.