SAĞLIK ÇALIŞANLARININ YÜZDE 64'Ü EN AZ BİR KEZ ŞİDDET GÖRÜYOR

Önceki akşam da Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Hüseyin Soysal, İstanbul Bakırköy'deki muayenehanesinde hastası tarafından göğsünden bıçaklandı. Başta doktor ve hemşireler olmak üzere sağlık personeline şiddet her geçen gün artıyor. Veriler de bunu gösteriyor. Türk Tabipler Birliği'nin (TTB) verilerine göre sağlık çalışanlarının yüzde 64'ü meslek yaşamlarında en az bir kez şiddetle karşılaşıyor. Doktora şiddet uygulayanların yüzde 86'sı hasta ve hasta yakınından oluşurken, olayların yüzde 62'si acil servislerde gerçekleşiyor. TTB, bu vahim tablo üzerine 2008 yılında sağlık personeline yöneltilen şiddetin suç sayılması gerektiğini belirterek, Türk Ceza Kanunu'na eklenmesi istemiyle madde önerisi hazırlamış, TBMM'ye ve Sağlık Bakanlığı'na iletmişti.

Tabipler Birliği'ne ulaşan başvurulara göre son bir yılda 26 hekim bıçaklanma ve kurşunlanma gibi ağır şiddete maruz kaldı. Basit fiziksel şiddet ve sözlü taciz ise binlerle ifade ediliyor. Şiddete, erkek doktorlardan çok kadın hekimler maruz kalıyor. Hekim Hakları Derneği Başkanı Mehmet Bakar, "Şiddete uğrayan ve hukuki yaptırımlara maruz kalan doktorlar riske girmemek için hastaları sürekli bir yerlere sevk ediyor. İkinci basamak hastanelerde yataklar bomboş. Kimse riske girmek istemiyor." diyerek, önemli bir soruna dikkat çekiyor. Hasta ve doktor arasındaki güven ilişkisinin zedelenmesinin hem hastaya hem de kamuya ciddi zararlarının olacağını vurgulayan Bakar, siyasilerin hekimlere yönelik açıklamalarının da ciddi sorunlara yol açtığını ileri sürüyor.

Acil servislerde şiddet daha fazla

İstanbul'daki Esenyurt Devlet Hastanesi doktorları ve sağlık personeli, en fazla şiddete uğrayan hastanelerden biri olarak gündemde. Günde 3 bin hastanın bakıldığı, bunun da 700-800'ünün acil olduğu hastanede hafif fiziksel şiddet ve sözlü taciz normal sayılıyor. Başhekim Hasan Tok, "Özellikle acil servislerde vatandaş bir an önce bakılmak istiyor. Kalp masajı yapılırken, hasta 'sıra benim' diyor. O zaman şiddet olayları başlıyor." diyor. Hastanede görevli pratisyen hekim M.A., kendisine gelen son dönem bir kanser hastasını bir şey yapılamayacağı için eğitim araştırma hastanesine sevk etmiş. Hastaya eğitim-araştırma hastanesinde gerekli ilaçlar yazılıp eve gönderilmiş. Hasta evde ölünce 30-40 kişilik hasta yakını Esenyurt Devlet Hastanesi'ni basıp, pratisyen hekimin kendilerine verilmesini istemiş. Doktor saatler sonra polis kıyafeti giydirilip arka kapıdan çıkarılmış.