SUDA DOĞUM HAKKINDA MERAK EDİLENLER...
Hidroterapi yani su ile tedavi uzun yıllardır kas gevşetici ve rahatlatıcı etkileri nedeni ile kullanılan bir alternatif tedavi yaklaşımıdır. Bu etkinin normal doğumlarda da kullanılabileceği,..
06 Ağustos 2010 Cuma 17:45
Hidroterapi yani su ile tedavi uzun yıllardır kas gevşetici ve rahatlatıcı etkileri nedeni ile kullanılan bir alternatif tedavi yaklaşımıdır. Bu etkinin normal doğumlarda da kullanılabileceği fikri de oldukça eskilere dayanır.
İlk su altı doğumu 1803 yılında Fransa'da yaşanmıştır. Ancak bu planlı bir doğum değildir. Uzun süre doğum eyleminde kalan ve biraz rahatlamak için sıcak su dolu bir küvete giren bir kadının doğumu bu esnada gerçekleşmiş ve bu tesadüf sonucu suda doğum yapan ilk kadın olarak tarihe geçmiştir.
1960'lı yıllara kadar suda doğum ile ilgili herhangi bir gelişme yaşanmazken bu tarihlerde ilk kez eski Sovyetler Birliği'nde Igor Charkovshy bu konuda denemelere başlamıştır. Onu 1978-1985 yılları arasında Fransa'da yaşayan Dr. Michel Odent izlemiş ve su altında pekçok doğumun gerçekleşmesine yardımcı olmuştur.
Suda doğum uygulamaları daha sonraları bir ara güncellik kazansa da belirli bölgeler dışında hiçbir zaman popülarite kazanamamıştır. Günümüzde eski Sovyet Cumhuriyetleri, İngiltere ve Fransa'nın bir kısmı ile Amerika Birleşik Devletlerinde sınırlı sayıda klinikte uygulanmaktadır.
Suda doğum yaptıran ve bu uygulamayı savunan kişiler ılık suyun sakinleştirici ve ağrı giderici etkileri olduğunu ve bu etkinin kadının kendisini rahat hissetmesine ve doğumun daha kolay geçmesine yardımcı olduğunu ileri sürerler. Bu görüşler dışında suda doğumun su dışında doğuma üstün olduğunu gösteren hiçbir bilimsel veri yoktur.
Konuyla ilgili yapılan ve normal doğum ile suda doğumu karşılaştıran bir araştırmada yarar ya da istenmeyen etki açısından her iki doğum şeklinin birbirine karşı avantaj ya da dezavantajının olmadığını göstermiştir.
1994-1996 yılları arasında İngiltere'de gerçekleşen doğumların sadece %0.6'sı suda olmuş ve bu doğumların da %9'u evde gerçekleşmiştir. Bu doğumlarda bebek ölüm oranı binde 1.2'dir ve normal suda olmayan doğumdan çok farklı değildir.
Suda doğum tüm dünyada yaygınlık kazanmadığından konu ile ilgili bilimsel araştrıma ve makaleler de son derece sınırlı sayıdadır ve bunların büyük bir kısmı ebelik ile ilgili dergilerde yer almaktadır. Suda doğum klinikleri de genelde ebelerin görev yaptığı merkezler şeklindedir. Karşılaştırmalı inceleme yapılan araştırma sayısı ise yine çok kısıtlıdır ve eldeki veriler fikir birliğine varmak için yeterli değilidir. Konuyla ilgili çelişkili bilgiler mevcuttur.
Bazı çalışmalarda suda doğum sırasında annede daha fazla sayıda ve daha ciddi doğum kanalı yırtıkları ortaya çıktığı ileri sürülürken bunun tam tersini bildiren çalışmalar da vardır. Benzer şekilde suda doğum ile normal doğum karşılaştırıldığında doğum eyleminin süresi, ağrı kesici gereksinimi gibi ölçütler açısından da birbiri ile çelişen bilgiler, yapılan az sayıdaki araştırmalardan elde edilmiştir.
Suda doğumu savunanların hipotezi ılık suyun kasları gevşeteceği ve zihinsel rahatlık sağlayacağı ve bu sayede plasentaya giden kan akımının artarak daha az ağrılı ve daha kısa bir doğum süreci yaşanacağıdır. Ancak burada suyun sıcaklığı önem kazanmaktadır.Su için ideal sıcaklık 37 derecedir. Suyun daha sıcak olması durumunda anne adayının kan dolaşımında değişim olabilir ve ani tansiyon düşüklüğü ile plasentaya giden kan akımlarında azalmalar yaşanabilir bu da hem anne adayını hem de bebeği gereksiz risk altına sokabilir. Ayrıca suda uzun süre kalınması durumunda anne adayında terlemeye bağlı sıvı kaybı görülebilir.
Öte yandan doğum eylemi sırasında anne adayı su içindeyken bebeği kardiyotokograf ile monitörize etmek oldukça güçtür. Bunun için özel monitör cihazları gereklidir. Doğum eylemi monitörüze edilmediğinde bebeğin kalp seslerinde yaşanabilecek düşmeler fark edilemeyeceğinden oksijensiz kalması riski söz konusu olabilir.
Suda doğumla ilgili bir başka risk de enfeksiyon olasılığındaki artıştır. Doğum eylemi sırasında suya karışan kan ve dışkı hem anne hem de bebek için risk yaratır. Her ne kadar sudaki anneye ait dışkı su dışına alınsa da su hiçbir zaman temiz olmamaktadır.
Suda doğum sırasında karşılaşılan ve önceden kestirilemeyen bir başka risk de kordon kopmasıdır. Özellikle bebeğin göbek kordonunun kısa olması durumunda aniden su yüzüne çıkan bebeğin kordonu kopabilir ve bebek kan kaybedebilir.
Doğumun yapılacağı havuzun fazla derin tutulmaması ya da bebeğin tamamen doğana kadar yukarı çekilmemesi bu riski azaltabilir.
Solunum açısından bakıldığında ise suda doğum bebeğin boğulma ya da su yutma riskini artırmaz.
Görüldüğü üzere suda doğum normal doğuma herhangi bir üstünlük sağlamamaktadır. Kaldı ki evrim süreci içerisinde suda yaşayan pekçok canlı üremek için karaya gelmeyi tercih etmekte, karada yaşayan hiçbir canlı ise bu amaçla suya gitmemektedir. .
Ülkemizde suda doğum ile ilgili tecrübesi olan hekim sayısı çok azdır.
Dünyada yaygın uygulama alanı bulamamış bu yöntemin ülkemiz de de popülerlik kazanmasını uzak bir olasılık olarak görmekteyim. Ayrıca sağlık mevzuatında konu ile ilgili herhangi bir düzenleme bulunmaması nedeni ile görülebilecek olumsuzluklar karşısında yasal prosedürün de bilinmemesi nedeni ile pekçok jinekolog bu doğum şeklini uygulamaya yanaşmayacaktır.
Mother&Baby
- Samsun’da Aşı Reddinde Yüzde 300 ArtışSamsun İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Mustafa Uras, Samsun'da son 5 yılda aşı reddi sayısının yüzde 300 artış gösterdiğine dikkat çekerek, "Bu konuda...30 Nisan 2024 Salı 11:40SAĞLIK BAKANLIĞI
- (Özel) 5 Bin Yıllık Tedavi: Bu Arılar Şifa DağıtıyorBursa'da arı iğnesi yoluyla tedavi edilen hastalar, 5 bin yıllık yöntemle sağlığına kavuşuyor.30 Nisan 2024 Salı 11:20GELENEKSEL VE TAMAMLAYICI TIP
- İl Sağlık Müdürü Dr. Sarıkaya: “Çocuklarını Aşılatmak Ebeveynlerin En Önemli Sorumluluklarından Biridir”Dünya Aşı Haftası dolayısıyla açıklamalarda bulunan Çankırı İl Sağlık Müdürü Dr. Hüseyin Sarıkaya, "Çocuklarını aşılatmak ebeveynlerin en...30 Nisan 2024 Salı 11:20SAĞLIK BAKANLIĞI
- ‘Ağrılardan Eklem Enjeksiyonu İle Kurtulmak Mümkün’Fizik tedavi branşında lokal enjeksiyonların eklem içine, eklem yanına, kaslardaki tetik noktalara, tendonlara, omurgaya, bağlara yapılabildiğini ifade eden...30 Nisan 2024 Salı 11:10FİZİKSEL TIP VE REHABİLİTASYON
- Samsun’da Doğa İle İç İçe Endometriozis Farkındalığı EtkinliğiTürkiye Endometriozis ve Adenomyozis Derneği, Opr. Dr. Seher Sarı Kayalarlı önderliğinde Samsun'da Asarkale'de endometriozis hastaları için bir dizi etkinlik...30 Nisan 2024 Salı 11:05DERNEK VE ODALAR
- Medical Point, ’En İyi İşveren Ödülü’nü Alan Tek Hastane Olduİzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Point Hastanesi, "Türkiye'nin En İyi İşverenleri" araştırmasında, 1000'in üzerinde çalışanı olan 18 şirket arasında...30 Nisan 2024 Salı 10:45ÖZEL SAĞLIK SEKTÖRÜ
- Uzmanı Uyardı: Bu Hastalık Çok Sinsi İlerliyorKemik erimesinin kişinin yaşam kalitesini bozan, insan sağlığını tehdit eden bir hastalık olduğunu söyleyen Doç.30 Nisan 2024 Salı 10:00FİZİKSEL TIP VE REHABİLİTASYON
- Şanlıurfa’da 68 Yıl Sonra Gelen MutlulukŞanlıurfa'da yaşayan ve 68 yıldır şaşı olan İsmail Çobanlı, yapılan başarılı şaşılık operasyonuyla sağlığına kavuştu.30 Nisan 2024 Salı 09:35GÖZ HASTALIKLARI
- Ardahan’da Lise Öğrencileri Gıda Zehirlenmesi Nedeniyle Hastanelik Oldu: Valilikten Açıklama GeldiArdahan'da Şehit Türkmen Tekin Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi pansiyonunda kalan 25 öğrenci, gıda zehirlenmesi şüphesiyle Ardahan Devlet Hastanesine kaldırıldı.30 Nisan 2024 Salı 09:25BASIN HABERLERİ
- Emet’te Kanatlı Hayvanlardan Kan Ve Swap Numuneleri AlındıEmet İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünce aktif sürvey programı çerçevesinde kanatlı hayvanlardan kan ve swap numuneleri alındığı bildirildi.30 Nisan 2024 Salı 09:05BASIN HABERLERİ
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel