05 Mayıs 2024
  • Ankara14°C
  • İstanbul13°C
  • Bursa13°C
  • Antalya19°C
  • İzmir20°C

YARGITAY, ORYANTALE ÖDENEN 5 BİN LİRA TAZMİNATI AZ BULDU

Yargıtay, kalçalarına yaptırdığı estetik ameliyatı nedeniyle sağlık sorunları yaşayan kadına ödenen 5 bin liralık "manevi" tazminatın yetersiz olduğuna hükmetti

Yargıtay, oryantale ödenen 5 bin lira tazminatı az buldu

03 Temmuz 2015 Cuma 12:02

FERDİ TÜRKTEN - Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, kalçalarına yaptırdığı estetik ameliyatı nedeniyle enfeksiyon kapan ve sağlık sorunları yaşayan kadına ödenen 5 bin liralık manevi tazminatı az buldu.

İstanbul'da oryantal olarak çalışan bir kadın, görünümünü beğenmediği kalçalarına silikon taktırdı. Operasyonun ardından kadının kalçalarında enfeksiyon oluştu.

Tedavisini de aynı hastanede yaptıran kadın, operasyon nedeniyle hastaneye 15 bin lira ödediğini, tedavi masrafı ile çalışamadığı için yaşadığı kaybın da 15 bin lirayı bulduğunu belirterek, 30 bin lira maddi, 50 bin lira manevi tazminat talebiyle dava açtı.

Olayla ilgili bilirkişi raporunda, kadına imzalattırılan bilgilendirme formunun usulüne uygun olmadığı, ameliyat izlerinin kalıcı nitelik taşıdığı, bölgesel kas yapısında güç kaybı olmadığından kadının mesleğini yapabileceği belirtildi.

Bakırköy 8. Asliye Hukuk Mahkemesi, kadına, 15 bin liralık operasyon ücreti ile çalışamaması nedeniyle yaşadığı kayıp için 3 bin lira olmak üzere 18 bin lira maddi, 5 bin lira manevi tazminat ödenmesini kararlaştırdı.

Kararda, doktor ve hastane tarafından üstlenilen işin eser niteliği taşıdığına, davalıların eseri ayıpsız teslim etme yükümlülüklerinin bulunduğuna, operasyonda doktorun kusuru bulunmasa dahi eserin ayıpsız tesliminin iş sahibinin sorumluluğunda olduğuna hükmedildi.

Kararın temyiz edilmesi üzerine dosyayı görüşen Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozdu.

- "Özel durumlar göz önünde bulundurulmalı"

Bozma kararında, hak sahibine manevi zarar adı ile ödenecek tazminat tutarının özel durumlar göz önünde tutularak adalete uygun şekilde belirlenmesi gerektiği ifade edildi.

Takdir edilecek manevi tazminat tutarının, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek özgün bir nitelik taşıdığı belirtilen kararda, bunun bir ceza olmadığı, mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaçlamadığı anlatıldı.

Tazminatın sınırının amacına göre belirlenmesi gerektiğine işaret edilen kararda, takdir edilecek tutarın, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum duygusunun etkisine ulaşmayı sağlamasının önemi vurgulandı.

Kararda, "Davaya konu olayda, olayın gelişim biçimi, davacının yatarak tedavi gördüğü süre, gelişen enfeksiyon nedeniyle ikinci bir işleme maruz kalınmış olması, davalıların kusur durumu gözetildiğinde, davacı yararına takdir edilen manevi tazminat tutarı azdır. Davacı yararına daha üst düzeyde manevi tazminat takdir edilmek üzere karar bozulmalıdır" denildi.

Yorumlar
SON DAKİKA