05 Mayıs 2024
  • Ankara16°C
  • İstanbul15°C
  • Bursa14°C
  • Antalya21°C
  • İzmir21°C
SAĞLIK ANSİKLOPEDİSİ

TESTOSTERON (TESTOSTERON) NEDİR ?

Testisler tarafından salgılanan en önemli erkek seks hormonu. Biyolojik olarak en aktif androjendir. Birincil olarak erkek üreme organlarının gelişmesi ve ikincil olarak da sesin kalınlaşması, vücut kıllanması, iskelet ve kas yapısının oluşması için gereklidir.

Testosteron, erkeklerde testisler ve adrenal korteksten salgılanır ve erkek seks hormonu olarak spermatogenez, gonadotropin salgısı ve sekonder seks karakterlerinin gelişmesinde rol oynar.

Kadınlarda ise testosteron erkeklere göre 3-4 kat daha düşük düzeylerdedir, az miktarda adrenal bezlerden ve yumurtalıklardan salgılanır. Büyük çoğunluğu ise androstendion ve dihidroepiandrosteron hormonların periferdeki metabolizması sonucu oluşur.

Testosteron ölçümü erkeklerde testis faaliyet noksanlığının ( hipogonadal ), kadınlarda kıllanma ve ikincil erkeklik seks karakterlerinin bulunmasının değerlendirilmesinde çok yardımcı olmaktadır.

Erkeklerde, yüksek testosteron düzeyleri androjen rezistansında ( testiküler feminizasyon ), azalan testosteron düzeyleri ise testis faaliyet noksanliğında ( hipogonadizm ), orşiyektomi’de ( bir veya iki testisin ameliyat ile çıkarılması ), estrojen terapisinde, Kleinfelter’s sendromunda, azalmış hipofiz bezi faaliyetinde ve karaciğer sirozu varlığında görülmektedir.

Kadınlarda testosteron düzeyleri hafifçe yükselmeye başladığında kıllanma açığa çıkabilir. Kadınlardaki kıllanma, androjenlerin verilmesi veya testosteronun aşırı üretimi ile ilgilidir. Serum testosteron düzeyleri ve kıllanmanın derecesi arasında bir korrelasyon gözükmekte ise de değişik düzeylerde kıllanma gösteren kadınların %25′inde testosteron düzeyleri kadın referans aralığında bulunmaktadır.

Adet düzensizlikleri ( oligomenorrhea, amenorrhea ), Stein-Levanthal sendromu ( Polikistik over sendromu ), akne, yumurtalık tümörleri, adrenal tümörler ve adrenal hyperplasia testosteronun yükseldiği diğer durumlardır. Androjenin hafif artışı; Cushing sendromlu, postmenapozal ile hamile kadınlarda ve androjen tedavisi gören hastalarda gözlenebilir.