BEBEK VE ÇOCUKLAR RİSK ALTINDA
Bilim dünyasının uzman isimleri 'pestisit' adı verilen tarım ilaçlarını anlatıyor.

26 Nisan 2015 Pazar 17:37
Akşam yemeğinde önünüzde bir tabak... Kızarmış nefis görünümlü bir tavuk budu... Yanında ketçapa bulanmış kızarmış patates ve pilav... Ortada da mevsim salatası... Görünüm iştah kabartıcı! Peki ya o tabakta, zehir, Genetiği Değiştirilmiş Organizma(GDO), antibiyotik ve hormon var mı? Afiyetle yediğimiz tavuk hangi yemlerle besleniyor, hastalığa karşı dirençli olsunlar diye yemlerine antibiyotik katılıyor mu? Patatesi üreten çiftçinin zararlı böcek ve otlara karşı tarlasına sıktığı ilaç, sağlığımızı nasıl tehdit ediyor? Ketçaptaki domateste tarım ilacı kalıntısı var mı, dayanılıklığını artırmak için eklenen katkı maddeleri alerji hastalıklarını tetikliyor mu? Pirinç GDO'lu mu? Salatadaki sebzelerin üretiminde kullanılan kimyasal ilaçlar ve gübre kansere neden oluyor mu?
Tüm bu sorular "yeşil devrim" olarak lanse edilen tarımda endüstrileşme ve ona eklemlenen gıda teknolojisindeki hızlı gelişmelerle hayatımıza yerleşti. Tarım ilaçları, kimyasal gübreler, katkı maddeleri, hormonlar, antibiyotikler, GDO ile 'Verim artacak, açlık sona erecek' denildi ama dünya genelinde kronik açlık çeken 1 milyar insanın kaderi de değişmedi. Diğer yandan gıda kaynaklı krizler de tüketicinin kuşkusunu her daim artırdı. Zeytini zehirli tektsil boyasıyla Anar olduk, balı Mısır şurubuyla. Çilek yerken 'hormon'dan korkar hale geldik, bebek maması alırken GDO'dan. Her üründen endişe duymaya başladığımız bir dönemde karşımıza çıkan alternatif ise 'Organik'.
Endüstri haline geldi
Organiğe ilgi önce sebze meyveyle başladı, ardından et, süt, yumurtayla yaygınlaştı. Ardından tekstil, kozmetik, mutfak gereçleri de devreye girince artık organik de bir endüstriye dönüştü. Önümüzdeki bir kaç gün organik dünyanın kapısını aralayacağız. Öncelik; organik tarımsal ürünlerle, konvansiyonel tarım ürünleri arasındaki en önemli farkı oluşturan tarım ilacı kalıntılarında. Çünkü Avrupa Birliği'ne ihraç için analizini yapıp gönderdiğimiz ürünler bile ya sınırdan dönüyor ya da imha ediliyor. Mesela 2009 yılında 280 parti ürün pestisit ve toksin kalıntısı içerdiği için AB sınırından geri döndü. Son 2 yılda 89 parti ihraç biber aynı akibete maruz kaldı. AB vatandaşlarına bunları yedirmiyor peki ya biz? Uzmanlar, iç piyasada tüketilen ürünlere tatmin edici bir analiz yapılmadığını hatta AB'den geri dönen ürünlerin de iç piyasada tüketime sunulduğunu söylüyor.
ORGANİK NEDİR?
Organik tarım (Ekolojik veya biyolojik tarım); tarımsal ilaç, suni gübre, hormon, antibiyotik ve zararlı gıda katkı maddeleri gibi uygulamaları yasaklayan, girdi olarak kullanılacak tüm etkenlerin organik olması ve prosese maruz kalan ürünlerin ise hiç bir kimyasalla ilişkisi olamayan tamamen doğal girdi gerektiren ve üretimden tüketime her aşaması kontrollü, doğal kaynakları en iyi şekilde kullanarak sağlıklı tarımsal ürünler üretilmesini sağlayan bir tarım sistemidir. Organik ürünler zırai ilaçlardan arınmıştır. Organik gıdalar, hiçbir yapay koruyucu, renk verici, parlatıcı veya diger katkı maddeleri kullanılmadan işlenmiş ve paketlenmiştir. Bir üründe organik ürün sertifikasının bulunması, asgari 3 yıl için bu ürünlerin hiçbir zirai ilaç veya kimyasalın kullanılmdığı tarlada yetiştirildiğini belgeler. Konvansiyonel tarım ise toprak, su ve atmosferi kirletici etki bırakmaktadır.
Araştırmalar kanıtladı: Pestisitler kanserojen
Genel zehirlenme toplamının yüzde 2.8'inin pestisit kaynaklı olduğuna dikkat çeken Adnan Menderes Üniversitesi Bitki Koruma Bölümü Entomoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cafer Turgut'a göre; "Zehirli olduğu bilinen ilacı yüksek dozda alırsanız hemen ölebilirsiniz. Ancak yanlış tavsiyeler sonucu besin zincirinden size veya diğer canlılara ulaşarak birikirse o zaman işimiz zor demektir. Bunun sonucunda hem siz ve çocuklarınız hem de torunlarınız birçok hastalık açısından risk altında yaşamaya mecbursunuz."
Avrupa(2008) bültenine göre sebze, meyve ve buğdaygillerin neredeyse yarısına yakınının pestisit kalıntısı içerdiğinin tespit edildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Turgut, "Bu rakamların giderek yükseldiği ve son 5 yılın en yüksek seviyesine ulaştığı belirtilmiştir. Bu pestisitlerin birçoğunun kanserojen, mutajenik, veya hormon sistemini etkilediği özellikle vurgulanmaktadır. Durumun böyle olmasının en büyük nedeni ise yanlış ve zamansız pestisit uygulamalarıdır. Örneğin Türkiye'nin pestisit kullanımı 1979 yılından günümüze değin yaklaşık yüzde 45 oranında artmıştır" diyor.
'Rutin analiz yok'
35 yıl önce satılan tarım ilaçlarının yüzde 40'ı zehirli olarak sınıflandırılmakta iken, bugün bu oranın yüzde 8'e indiğini kaydeden Turgut, "Eski ilaçlar daha zehirliydi. Kanserojen etkileri ve GEN zararları fazlaydı ama yeni nesil ilaçlar ise hormon sistemini etkiliyor. Kısırlık, tiroid gibi rahatsızlıkların artışında ilaç kalıntılarının büyük etkileri var. Türkiye'de son 5 yılda kanser ilaçları tüketiminin neredeyse 2 katına çıktığı hesaba katılırsa, bazı noktalarda bir kez daha düşünmemiz gerekmektedir. Kalıntı dünyanın başında büyük bir dert. AB ülkelerinde ürünlerin yüzde 3,5'inde kalıntı limitin üzerinde çıkıyor. Bizde kesin bir veri yok. Türkiye'de kesin olarak ne kadar kalıntılı ürün var, bunun oranı ne? Maalesef bu konuda bilgimiz yok. İç pazarda satılan ürünlerde rutin analiz yok. Sadece ithal ürünlerde var" diye konuşuyor.
'Kanser etkisi kanıtlandı'
Yapılan çalışmalarda bazı pestisitlerin, deneysel olarak canlılarda kromozom anormalliklerini arttırdığı, kardiyovasküler sistem, üreme sistemi dahil birçok sistemin etkilenmesine neden olduğunun öne sürüldüğünü belirten Yeditepe Üniversitesi Genetik ve Biyomündislik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Metin Turan da, "Aşırı ve yanlış kullanım sonucu bu maddeler tarımsal ürünlerde kalıntı bırakır, bu kalıntılar da besinler yoluyla insan vücuduna girer. Zehirli kimyasal maddeler olan pestisitlerin AKUT zehirlenme, kanser, doğum kusurları, kısırlık, sinir sitemi bozuklukları ve başka pek çok zararlı etkisi olduğu kanıtlanmıştır" diyor.
6 bin 400 kimyasal madde
Pestisit ürünlerde kullanılan kimyasal maddelerin sayısının 6 bin 400 civarında olduğuna dikkat çeken Turan, "Pestisit kalıntılarının insan sağlığına etkileri konusunda yapılan araştırmalar bebeklerin ve çocukların daha fazla risk altında olduğunu gösteriyor. Çünkü çocuklar vücut ağırlıkları açısından bakıldığında yetişkinlerden çok daha fazla gıda tüketir. Bu nedenle de, aldıkları gıdalar yoluyla yetişkinlere göre daha fazla pestisite maruz kalırlar. Ayrıca, bebeklik döneminde maruz kaldıkları bazı pestisitlerin, çok düşük oranlarda olsa dahi, gelişmekte olan metabolizma üzerindeki olumsuz etkisi daha fazladır, bu da hayat boyu sürecek ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir" diye konuşuyor.
Kanser tedavisinde ilerleme ölüm oranlarını düşürüyorUICC'nin önceki başkanlarından Medicana Sağlık Grubu Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Tezer Kutluk: "Tüm kanserlerin üçte birinden fazlası önlenebilir bir hastalık oldu.25 Aralık 2025 Perşembe 11:23KANSER
Nem cihazına eklenen aromatik yağlar akciğer sağlığını tehdit ediyorMedipol Sağlık Grubu Çocuk Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sedat Öktem, nem cihazlarının içine damlatılan aromatik yağların akciğer kanaması riskini beraberinde getirdiğini belirtti.25 Aralık 2025 Perşembe 10:38GÖĞÜS HASTALIKLARI
Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesinde Yapılan Düzenlemeler Hakkında Duyuru 2025/51Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından "Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesinde Yapılan Düzenlemeler-2025/51'' konulu duyuru yayımlandı.24 Aralık 2025 Çarşamba 17:29DİĞER DUYURULAR
Türkiye Diyanet Vakfı, Nijerya'da 300 kişinin katarakt ameliyatını yaptırdıTürkiye Diyanet Vakfı (TDV), Batı Afrika ülkelerinden Nijerya'da Türk hayırseverlerin desteğiyle 300 kişinin katarakt ameliyatını yaptırdı.23 Aralık 2025 Salı 18:28DÜNYADA SAĞLIK
TBMM Engellilerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu toplandıDünya Engelliler Birliği Kurucu Başkanı ve sanatçı Metin Şentürk: "Öğrencilik zamanında battaniyeyi üstüme çeker ağlardım. Daha sonra bir ses 'Senden bir şey olur' dedi.23 Aralık 2025 Salı 18:23ENGELSİZ HABERLER
Van'da bir yılda yaklaşık 800 kişinin sigarayı bırakması sağlandıVan'da bu yıl sigara bırakma polikliniklerine başvuran 2 bin 614 kişiden yaklaşık 800'ünün sigarayı bırakması sağlandı.23 Aralık 2025 Salı 17:03SAĞLIK BAKANLIĞI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2025 TÜBA ve TÜBİTAK Bilim Ödülleri Töreni"nde konuştu: (1)Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Hem bilimdeki güncel gelişmeleri anbean takip etmek, bunları özümsemek ve içselleştirmek, hem de milli kimliğimize münhasır fikir ve eserlerle geleceğimizi inşa etmek zorundayız." dedi.23 Aralık 2025 Salı 16:18BASIN HABERLERİ
İsrail'in Gazze'ye saldırılarında can kaybı 70 bin 942'ye yükseldiİsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde düzenlediği saldırılarda yaşamını yitirenlerin sayısı son 24 saatte 5 artarak 70 bin 942'ye yükseldi.23 Aralık 2025 Salı 16:08BASIN HABERLERİ
Gaziantep'te tehdit edilen hemşire LÖSEV'e bağış şartıyla uzlaştıGaziantep'in Nizip ilçesinde tehdit edilen hemşire, karşı tarafla Lösemili Çocuklar Sağlık ve Eğitim Vakfına (LÖSEV) bağış şartıyla uzlaştı.23 Aralık 2025 Salı 15:53BASIN HABERLERİ
Bartın'da "Hastalıklarda Antibiyotiklerin Etkisiz Kaldığı Bir Dünyaya Ne Kadar Hazırız?" söyleşisi düzenlendiBartın Üniversitesi'nde (BARÜ) gerçekleştirilen "Bilim Kafe" etkinliğinde antibiyotik direncinin nedenleri, sonuçları ve çözüm yolları anlatıldı.23 Aralık 2025 Salı 15:13ENFEKSİYON HASTALIKLARI VE KLİNİK MİKROBİYOLOJİ
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel










