İSRAİL'İN, GAZZE'DE AÇLIĞI "SİLAH" OLARAK KULLANMASI ULUSLARARASI HUKUKA AYKIRI
Hukukçular, İsrail'in 2 ayı aşkın süredir Gazze Şeridi'ne insani yardımların girişini engelleyerek 2 milyondan fazla Filistinliyi aç bırakmayı sürdürmesini uluslararası hukukun açık ihlali olarak görüyor.

08 Mayıs 2025 Perşembe 11:18
Kudüs Üniversitesi İnsan Hakları Kliniği Direktörü Dr. Munir Nusseibeh: "Bu eylem, Roma Statüsü, Dördüncü Cenevre Sözleşmesi ve uluslararası hukukun diğer araçlarında tanımlandığı gibi bir savaş suçudur. Amacı ne olursa olsun, bu bir suç olarak kabul edilir"
Oxford Üniversitesi'nde misafir akademisyen ve New York Üniversitesi Abu Dhabi'den Doç. Dr. Jinan Bastaki: "Uluslararası sistem, zaten mükemmellikten uzaktı, şimdi ise bir soykırımcı devletin yararına, diğer devletlerin de desteğiyle yok ediliyor. 'Bir daha asla' sloganları boşa söyleniyor"
İsrail'in, 2 Mart'tan itibaren Kerem Ebu Salim, Erez ve Zikim olmak üzere 3 sınır kapısından Gazze Şeridi'ne gıda, sağlık malzemesi, yakıt gibi ürünlerin girişini durdurması, bölgede kıtlık tehlikesi ortaya çıkarıyor.
İsrail'in 19 aydır bölgede yürüttüğü soykırım nedeniyle yoksullaşan, dışarıdan verilecek yardımlara bağlı hale gelen Filistin halkının maruz kaldığı şartlar, sınır kapılarının kapanmasıyla daha da kötüleşirken uluslararası hukuk uzmanları, İsrail'in, Gazze'de açlığı "silah" olarak kullanmasının savaş suçu teşkil ettiğini belirtiyor.
- "Açlığı silah olarak kullanmak tamamen yasaktır"
Kudüs Üniversitesi İnsan Hakları Kliniği Direktörü Dr. Munir Nusseibeh, AA muhabirine yaptığı açıklamada, uluslararası insancıl hukukun, savaşın taraflarına yalnızca askeri hedefleri hedef alma izni verdiğini söyledi.
Nusseibeh, "Sivil hedeflerin ve sivil yaşamların hedef alınması, uluslararası insancıl hukukta kesinlikle yasaklanmıştır. Buna ek olarak, uluslararası insancıl hukuk, açlığı bir savaş yöntemi olarak açıkça yasaklamıştır. Belirli bir savaşın ortasında sıkışıp kalan sivil nüfus için gıda ve diğer gerekli ihtiyaçları engelleyecek bir kuşatma uygulamak, uluslararası hukukta tamamen yasaktır." dedi.
İsrail'in Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ndeki Filistin nüfusunu aç bırakma politikasını, "Filistin halkını evlerini terk etmeye, Gazze Şeridi'nin dışına zorla transfer edilmeye ve bu nüfusu yok etmeye zorlama yolu olarak" kullandığını belirten Nusseibeh, bunun çok katmanlı bir ihlal olduğunu vurguladı.
- "Soykırım suçunun önemli bir unsuru"
Nusseibeh, "Bu eylem, Roma Statüsü, Dördüncü Cenevre Sözleşmesi ve uluslararası hukukun diğer araçlarında tanımlandığı gibi bir savaş suçudur. Amacı ne olursa olsun, bu bir suç olarak kabul edilir." ifadelerini kullandı.
İsrail'in bu yöntemi kullanarak Filistin halkına "çok ciddi fiziksel ve zihinsel zarar" verdiğini kaydeden Nusseibeh, "İsrail rejiminin savaş yöntemi olarak kullandığı bu açlık politikasına baktığınızda, bunun sadece uluslararası hukukun ciddi bir ihlali olmadığını, aynı zamanda kesinlikle Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ndeki Filistin halkına karşı yürütülen soykırım amaçlı saldırının bir parçası olduğunu göreceksiniz." diye konuştu.
Nusseibeh, İsrail'in, açlığı savaş yöntemi olarak kullandığını inkar etmediğini, aksine bunu birkaç kez İsrailli yetkililerin duyurduğunu belirterek, "Ne yazık ki sadece bunu yapmakla kalmıyorlar, aynı zamanda gizlemiyorlar da. Ve tabii ki uluslararası toplumun böyle bir durumda gerekli olan yeterli tepkisini henüz görmüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
- Gazze'de "açlığın" silah olarak kullanılması
Oxford Üniversitesi'nde misafir akademisyen ve New York Üniversitesi Abu Dhabi'den Doç. Dr. Jinan Bastaki, Gazze'deki açlık krizinin 7 Ekim 2023'ten önce başladığını hatırlattı.
Bastaki, "Gazze soykırımının başlamasından önce bile, Gazze nüfusunun yarısından fazlasının gıda güvensizliği yaşadığı, yüzde 80'inden fazlasının insani yardıma bağımlı olduğu tahmin ediliyordu ve Ekim 2023 sonundan beri açlık bir savaş silahı olarak kullanılıyor. Yavaş yavaş açlık 7 Ekim 2023'ten önce başlamıştı ve bunun 2012'den beri görüldüğü raporlanmıştı." dedi.
Jinan Bastaki, 2018'de BM Güvenlik Konseyi'nin oybirliğiyle kabul ettiği 2417 sayılı kararın, açlığın sivillere karşı bir savaş yöntemi olarak kullanılmasını kınadığını ve insani yardıma erişimin reddinin uluslararası hukukun daha fazla ihlali olduğunu açıkladığını vurguladı.
-"İsrail açıkça UAD'nin tedbir kararlarını ihlal ediyor"
Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) 26 Ocak 2024'te verdiği ilk geçici tedbirlerle İsrail'e "acil olarak ihtiyaç duyulan temel hizmetlerin ve insani yardımın sağlanmasını mümkün kılacak ivedi ve etkili önlemler almasını" emrettiğini hatırlatan Bastaki, şunları söyledi:
"İsrail, ilk geçici tedbir kararına uymadığı ve durum kötüleştiği için mahkeme, 28 Mart 2024'te, 'kıtlığın ortaya çıktığını' belirterek, İsrail'in BM ile tam işbirliği içinde temel hizmetlerin ve yardımın engelsiz bir şekilde sağlanmasını temin etmesini gerektiren daha ayrıntılı bir geçici tedbir kararı verdi. Bu, bir yılı aşkın bir süre önceydi."
24 Mayıs 2024'teki üçüncü geçici tedbirlerde, İsrail'in "acil olarak ihtiyaç duyulan temel hizmetleri ve insani yardımı engelsiz sağlamasına" ve özellikle de Refah geçişini açık tutmasına hükmettiğine dikkati çeken Bastaki, "İsrail'in dayattığı açlık, bu geçici tedbirlerin açık bir ihlalidir." değerlendirmesinde bulundu.
Bastaki, Soykırım Sözleşmesi'nin, "Grubun üyelerine ciddi bedensel veya zihinsel zarar vermek" ve "Grubun fiziksel olarak tamamen veya kısmen yok edilmesine neden olacak yaşam koşullarını kasten dayatmak" eylemlerini soykırım fiilleri olarak içerdiğini aktardı.
Akademisyen Bastaki, UCM'nin İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında çıkardığı tutuklama emrinin "Roma Statüsü'nün 8(2)(b)(xxv) maddesine aykırı olarak bir savaş yöntemi olarak sivillerin aç bırakılması" suçunu içerdiğini kaydetti.
- "Uluslararası toplumun başarısızlığı derin bir ahlaki ve hukuki çöküştür"
Uluslararası toplumun soykırımı önleme konusundaki durumunu "derin bir ahlaki ve hukuki başarısızlık" olarak nitelendiren Bastaki, "UAD'nin 2007'deki Bosna-Sırbistan davasında, mahkeme, devletlerin 'soykırımı mümkün olduğunca önlemek için, makul olarak kendilerine sunulan tüm araçları kullanma' sorumluluğuna sahip olduğunu açıklığa kavuşturdu. Bu, devletlerin 'soykırım işlenmesini belli düzeyde engellemesi' gerektiği anlamına gelir. Benim görüşüme göre, tüm devletler sadece silah transferinden kaçınmakla değil, ticari ve diplomatik bağları kesmekle yükümlüdür." dedi.
Bastaki, son olarak, "Uluslararası sistem, zaten mükemmellikten uzaktı, şimdi ise bir soykırımcı devletin yararına, diğer devletlerin de desteğiyle yok ediliyor. 'Bir daha asla' sloganları boşa söyleniyor. Yalnızca Güney Afrika gibi bazı ülkeler, sömürgeciliğe karşı harekete geçerken, İsrail, ABD ve Almanya gibi ülkelerse yerleşimci sömürgeci bir amacı gerçekleştirmek için uluslararası sistemi manipüle ediyor." ifadelerini kullandı.
Giresun'da sağlık ekiplerinin acil müdahale becerileri test edildiGiresun'da, sağlık ekiplerinin acil müdahale becerilerinin test edildiği eğitim, ölçme ve değerlendirme yarışma düzenlendi.04 Aralık 2025 Perşembe 20:08SAĞLIK BAKANLIĞI
Çubuk'ta "Sağlıklı Çocuk, Sağlıklı Gelecek" programı tanıtıldıAnkara'nın Çubuk ilçesinde "Sağlıklı Çocuk, Sağlıklı Gelecek" programı kapsamında bilgilendirme ve farkındalık etkinliği düzenlendi.04 Aralık 2025 Perşembe 19:13SAĞLIK BAKANLIĞI
Giresun'da "Sağlığa Kulaç At" etkinliğine katılanlar denizde yüzdüGiresun'da sağlıklı yaşama dikkati çekmek için "Sağlığa Kulaç At" etkinliği düzenlendi.04 Aralık 2025 Perşembe 18:51SAĞLIK BAKANLIĞI
Kayseri'de doktorlar tekerlekli sandalyede engelli sporcularla basketbol maçı yaptıKayseri Şehir Hastanesi doktorları, tekerlekli sandalyeye bağlı sporcuları daha iyi anlamak için tekerlekli sandalyede basketbol maçı yaptı.04 Aralık 2025 Perşembe 18:28HEKİMLER
Ani kalp durmalarına karşı üretilen yerli cihaz Ankara'da 25 noktaya yerleştirildiBaşkentte, 25 noktaya yerleştirilen yerli üretim Otomatik Eksternal Defibrilatör (OED) cihazları ani kalp durması vakalarında acil tıbbi personel vakaya müdahale edinceye kadar geçen sürede hayat kurtaracak.04 Aralık 2025 Perşembe 18:08SAĞLIK BAKANLIĞI
Sağlık Bakanı Memişoğlu Kırıkkale'de konuştu:Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, "Cumhurbaşkanı'mızın söylediği gibi koruyan, geliştiren ve üreten sağlık sistemimizle 'Sağlıklı Türkiye Yüzyılı'nı oluşturmaya çalışıyoruz." dedi.04 Aralık 2025 Perşembe 17:18SAĞLIK BAKANLIĞI
Kırşehir'de yılın ilk 11 ayında 38 bin 48 vakaya müdahale edildiKırşehir İl Sağlık Müdürü Süleyman Ersoy, ilde 2025 yılının ilk 11 ayında 38 bin 48 vakaya müdahale edildiğini bildirdi.04 Aralık 2025 Perşembe 17:18SAĞLIK BAKANLIĞI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Engelsiz Türkiye Yüzyılı Dünya Engelliler Günü Buluşması'nda konuştu: (3)Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "106'sı Aile Bakanlığımıza bağlı 331'i özel sektöre ait toplam 437 bakım merkezinde 40 bine yakın engelli vatandaşımıza yatılı hizmet sunuyoruz." dedi.04 Aralık 2025 Perşembe 17:13ENGELSİZ HABERLER
Osmaniye'de ani kalp durmalarına karşı kullanılan şok cihazı tanıtıldıOsmaniye'de, Sağlık Bakanlığı ve ASELSAN işbirliğiyle Türk mühendisler tarafından yerli ve milli imkanlarla üretilen Otomatik Eksternal Defibrilatör (OED) şok cihazının tanıtımı yapıldı.04 Aralık 2025 Perşembe 16:43SAĞLIK BAKANLIĞI
İsrail Kamu Savunma Birimi: Filistinli tutuklular ağır sağlık koşulları altında açlığa maruz kalıyorİsrail Adalet Bakanlığı Kamu Savunma Birimi tarafından yayımlanan resmi raporda, İsrail hapishanelerindeki Filistinli tutukluların şiddetli açlık, kötü muamele ve ağır sağlık koşulları altında tutulduğu belirtildi.04 Aralık 2025 Perşembe 16:38DÜNYADA SAĞLIK
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel










