ROCHE'DA 99 ÜLKENİN PATRONU OLDU HEDEFİ AR-GE'Yİ TÜRKİYE'YE GETİRMEK

Dünya’nın önde gelen ilaç şirketlerinden Roche’da Türk yönetici Tuygan Göker, şirketin faaliyet gösterdiği 150 ülkeden 99’unun sorumluluğunu üstlendi.

Roche’da daha önce 22 ülkenin içinde yer aldığı Ortadoğu ve Doğu Avrupa Başkanlığı’nı yürüten Göker, CEMAI denilen bölgenin başkanı olurken, ilk hedeflerinden birinin Türkiye’yi Roche’nun önemli ’araştırma geliştirme’merkezlerinden biri yapmak olduğunu açıkladı.

ÜÇ yıl kadar önce SSK’ya "fahiş fiyatla ilaç satmakla" gündeme gelen Roche, bu olayın hemen ardından yeniden yapılanmaya gittiği Türkiye’yi geliştirme çalışmaları konusunda öne çıkarırken, Türk yönetici Tuygan Göker’i de 99 ülkenin başına getirdi. Merkezi İsviçre’de bulunan ve 150 ülkede faaliyet gösteren Roche’un 4 bölge başkanından biri olan Göker, Türkiye’nin tüm ilaç firmalarının yakından takip ettiği bir ülke olduğunu vurgularken, ilk hedeflerinden birinin Roche’un hem araştırma hem de geliştirme merkezi yapmak olduğunu söyledi.

BEYİN PARADAN ÖNEMLİ: Roche’da 7 yıldır 22 ülkenin içinde bulunduğu Roche’un Orta ve Doğu Avrupa Başkanlığını yaparken ilaç sektörünün en hızlı gelişen bölgelerinden biri olan 99 ülkeyi kapsayan CEMAI’nin (Orta ve Doğu Avrupa, Afrika, Orta Doğu, Orta Asya ve Hindistan’ı kapsayan 2.5 milyar nüfuslu bölge) başkanı olan Tuygan Göker, Türkiye’nin sektörde artan önemine dikkat çekti. Ancak Türkiye’nin de bu konuda yapması gerekenler bulunduğunu vurgulayan Göker, şunları söyledi: "Türkiye’de ilaç firmalarına yaklaşım cesurca olmalı, korkusuzca kollarımızı açarak Ar-Ge yatırımlarını çekebilmeliyiz. Sadece para yatırımından söz etmiyorum, asıl söylemek istediğim beyin yatırımı. Beyin geldiği zaman para zaten gelecek. Türkiye bu açıdan çok iyi, çok iyi beyinlere sahip. Sistem gelişirse Türkiye’nin bu konudaki yeri çok iyi olacaktır."

AR-GE’YE 5.8 MİLYAR DOLAR: Roche’da, bir ilaç şirketi olmanın çok ötesinde, dünya sağlık sisteminin temel parçalarından biri olmayı hedeflediklerini vurgulayan Göker, bunun için cirosundan en önemli payı Ar-Ge yatırımlarına ayırdığına dikkat çekti. Geçen yıl yüzde 20 artışla Ar-Ge’ye 6.4 milyar İsviçre Frangı (5.8 milyar dolar) ayırdıklarını söyleyen Göker, "Bu rakam toplam satışların yüzde 17’sinin Ar-Ge çalışmalarına ayrılması anlamına geliyor. Roche’un yeni ilaç keşfiyle görevlendirdiği farklı kıtalara yayılmış 7 araştırma merkezinde 7 binin üzerinde uzman görev yapıyor. İlaç satışlarımızın yüzde 40’ını oluşturan biyoteknoloji ürünlerinde dünya lideriyiz. Onkoloji, viroloji ve transplantasyon bizim dünya lideri olduğumuz alanlar. Bu veriler Roche’un bir organizasyon olarak büyüklüğünü ve daha da önemlisi dünya sağlık sistemi içindeki gücünü net bir biçimde ortaya koyuyor. Dünya çapındaki bu organizasyonun çalışma ilkeleri yalnızca Türkiye’ye özgü olarak değil, faaliyette bulunduğu tüm ülkelerde uygulanmak üzere belirlenmiş ve uygulamaya konulmuştur. Roche Türkiye, bu global değerlerle yönetilmeye devam edecek."

ÖNCE ’GE’, SONRA ’AR’: Bu yıl Türkiye’de 50’nci yılını dolduracak olan Roche’un 8 kişilik bir ekipten 800 aşkın çalışana ulaşan bir organizasyona dönüştüğünü hatırlatan Göker, Türkiye’nin Roche içinde artan önemine dikkat çekti. Polonya ve Rusya’dan sonra Roche’un Türkiye’de geliştirme merkezi açmak isteğini anlatan Göker, "Türkiye’nin bu konuda Ortadoğu ve Balkanların’ merkezi olmasını hedefliyorum. Ancak araştırma hem çok maliyet isteyen bir iş hem de ruhsatlandırma sorunlarının çözülmesi lazım" dedi.

Roche pazardan hızlı büyüdü

ROCHE Türkiye Genel Müdürlüğünü yapan George Hadjiev, 2005’ten bu yana ilaç sektörü hızlı büyüme gösterirken, Roche’un da buna paralel bir gelişim gösterdiğini kaydetti. SSK skandalının ardından işlerine odaklandıklarını ve önemli sonuçlar elde ettiklerini vurgulayan Hadjiev, şu bilgileri verdi: "Sektörde 2006 yılında pazardaki toplam büyüme yüzde 11.3 düzeyinde gerçekleşirken, Roche pazar ortalamasının üzerinde, yüzde 16.9’luk bir büyüme gösterdi. Aynı yıl pazar payımız YTL bazında yüzde 3.9’dan yüzde 4.1’lere yükseldi. 2007 ise pazardaki büyüme yüzde 16.3’lere, Roche Türkiye’nin büyüme hızı ise yüzde 18.4’lere ulaştı. Türkiye’de şu an yüzde 4.2’lik pay ile pazarda 7’nciyiz."

Sahte ilacın üssü Türkiye

GEORGE Hadjiev, yöneltilen bir soru üzerine sahte ilaç konusunda resmi makamlarla çalıştıklarını söylerken, "Türkiye’de bunu yapanlar çok organize olmuşlar. Umuyoruz bu konudaki sorun çözülecek. Çünkü bu bir insanlık suçudur" dedi. Roche’un ilaçlarının da sahteleri bulunduğunu, zayıflama, kuş gribi ve son olarak da meme kanseri ilacının sahtelerinin tespit edildiğini söyleyen Hadjiev, sahte ilaçın güzergahında Türkiye’nin üs gibi göründüğünü aktardı.

Bölgesel eğitimler Türkiye’den yönetiliyor

İKİ yıldır Roche Türkiye Genel Müdürlüğünü yapan George Hadjiev, yeniden yapılanma sonuçunda güçlü bir şekilde oyla devam ettiklerini söylerken, şunları söyledi: "Önemli bir hedefimiz var, o da Türkiye’yi bölgesi içindeki klinik araştırma ağının önemli bir merkezi haline getirmek. Yaklaşık 1.5 yıldır yürütüyoruz Klinik Araştırmalar Okulu çalışmasını yürütüyoruz. Dünyada giderek artan ilaç araştırmaları potansiyelinden Türkiye’nin ve araştırmacılarımızın daha fazla yararlanmasını sağlamak amacıyla yürüttüğümüz bu çalışmayı önümüzdeki yıllarda kurumsallaştırmayı ve kapsamını daha da geliştirmeyi istiyoruz. Klinik Araştırmalar Okulu gibi tıp dünyamıza katkı sunacak somut çalışmalarımızın yanı sıra sektörümüzü geliştirecek ve dinamiklerini harekete geçirecek diğer konularda da Roche Türkiye olarak iddialıyız. CEMAI bölgesinde 99 ülkeyi kapsayan bir alanda bölgesel eğitimlerin Türkiye’den yönetilmesini, ’yaratıcı fikirler’ anlamında merkez konuma gelmeye başladığımızın önemli işaretlerinden biri olarak sayıyoruz. Orta ve Doğu Avrupa bölgesi içinde CRM çalışmasının liderliğine yükselen Roche Türkiye, kendi bünyesinde kurulan CRM ekibi ile Avrupa, Ortadoğu ve Asya Pasifik bölgelerine hizmet veriyor. 8 kişi ile yola çıkan bu ekip şu anda 20 kişiye ulaştı ve daha da büyütmeyi hedefliyoruz. Tüm bu gelişmelere ek olarak son 2 yılda finansal açıdan da olumlu bir dönem geçirdiğimizi söyleyebilirim."