YÜZMEYİ YENİ ÖĞRENENLER YARDIMA İHTİYACI OLABİLECEĞİNİ SÖYLEMEKTEN ÇEKİNMEMELİ
"İnsanların çevresindekilere, 'Yüzmeyi yeni öğreniyorum, yardıma ihtiyacım olabilir.' demesi bile büyük bir fark yaratabilir"

24 Temmuz 2025 Perşembe 11:08
Toplumsal Afet Derneği Genel Başkanı Rezzak Elazat: "Vakalara baktığımızda insanlar çoğunlukla boğulma anında çevreden yardım istemiyor. Utanıyor veya çekiniyor. Özellikle çırpınma ve yardım isteme davranışı Türkiye'deki boğulma vakalarında yok denecek kadar az. Bu nedenle insanlar yardım alamadan hayatını kaybedebiliyor"
Toplumsal Afet Derneği Genel Başkanı Rezzak Elazat, Türkiye'de görülen boğulma vakalarında çırpınma ve yardım isteme davranışının yok denecek kadar az olduğunu belirterek, "Bu nedenle insanlar yardım alamadan hayatını kaybedebiliyor." dedi.
Birleşmiş Milletler (BM) tarafından dünyada yaşanan boğulmaların önlenmesi amacıyla 2021 yılında 25 Temmuz, Dünya Boğulmayı Önleme Günü olarak ilan edildi.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre dünya genelinde her yıl yaklaşık 236 bin ila 300 bin kişi boğulma sonucu hayatını kaybediyor. Her gün, her saat başı 30'dan fazla insan boğularak yaşamını yitirirken, bu ölümlerin yüzde 92'si düşük ve orta gelirli ülkelerde gerçekleşiyor. En yüksek risk grubunu ise 1-4 yaş arası çocuklar oluşturuyor.
Türkiye'de her yıl 600 ila 1000 kişi suda boğulma nedeniyle hayatını kaybediyor. Bunun büyük çoğunluğu yaz aylarında ve 1-24 yaş arası bireylerde görülüyor.
Boğulmalar, deniz, göl, nehir, baraj ve sulama kanallarında meydana geliyor. Haziran ve Eylül aylarında ise boğulma vakalarında ciddi artışlar yaşanıyor. Türkiye'de en riskli bölgeler arasında Karadeniz kıyıları (Şile, Kilyos, Kandıra) ile Güneydoğu Anadolu'daki sulama kanalları öne çıkıyor.
- "İnsanların doğru yüzme tekniklerini öğrenmeleri hayati önem taşımaktadır"
Toplumsal Afet Derneği Genel Başkanı Rezzak Elazat, Dünya Boğulmayı Önleme Günü dolayısıyla AA muhabirine yaptığı açıklamada, boğulmaların önüne geçmek ve toplumsal farkındalık oluşturmak amacıyla yüzme ve ilk yardım eğitimleri düzenlediklerini anlattı.
Çocuklara ve gençlere yüzme öğretmenin yanı sıra boğulmalarda uygulanması gereken ilk yardım tekniklerini de anlattıklarını ifade eden Elazat, "Toplumumuzu bilinçlendirmeyi hedefliyoruz. 25 Temmuz'un bu konuda küresel bir farkındalık günü ilan edilmesi, çalışmalarımız açısından çok anlamlı bir gün olmaktadır." dedi.
Elazat, Türkiye'de boğulmaların genellikle denizler ile göl, nehir ve sulama kanalları gibi iç sularda meydana geldiğini belirterek, "İnsanlar serinlemek amacıyla girdikleri bu sularda boğulma riskiyle karşı karşıya kalabiliyor. Bu noktada bilinçli olmak son derece önemli. İnsanların okullarda bu konuda eğitim alması, iyi bir şekilde öğrendikten sonra yüzmeye başlaması gerekir. Ancak biz genelde denizde, vücudu geçmeyecek derinlikteki sığ alanlarda yüzmeyi öğrenerek başlıyoruz." ifadelerini kullandı.
Boğulma ile karşı karşıya kalan kişilerin yardım istemekten çekinmemesi gerektiğini vurgulayan Elazat, şunları söyledi:
"Boğulma vakalarına baktığımızda, insanlar çoğunlukla boğulma anında çevreden yardım istemiyor, utanıyor veya çekiniyor. Özellikle çırpınma ve yardım isteme davranışı Türkiye'deki boğulma vakalarında yok denecek kadar az. Bu nedenle insanlar yardım alamadan hayatını kaybedebiliyor. Türkiye'de her yıl binlerce boğulma vakası yaşanıyor. İstanbul'da, özellikle plajlarda ve Boğaz çevresinde günde yaklaşık 20-25 boğulma vakasıyla karşılaşılmaktadır. Cankurtaranlar ve eğitimli kişilerin varlığı sayesinde birçok kişi kurtarılabilmektedir. Ancak herkes bu kadar şanslı olamayabilir. Bu nedenle, insanların mutlaka doğru yüzme tekniklerini öğrenmeleri hayati önem taşımaktadır."
- Erkekler kadınlardan daha çok boğuluyor
Elazat, boğulma vakalarının önüne geçilebilmesi için yüzme eğitimlerinin yaygınlaşması gerektiğini vurgulayarak, "Dünya genelindeki istatistiklere baktığımızda, DSÖ verilerine göre her yıl yaklaşık 300 bin kişi boğulma sonucu hayatını kaybetmekte. Ülkemizde ise her yıl yaklaşık 1200 kişi boğulma nedeniyle yaşamını yitirmektedir. Bu rakamların düşürülmesi için tüm duyarlı vatandaşlarımıza ve özellikle eğitim kurumlarına büyük görevler düşmektedir. Yerel yönetimlerle işbirliği yapılarak okullarda, beden eğitimi dersleri kapsamında havuzlarda yüzme eğitimleri düzenlenmesi gerektiğine inanıyoruz." ifadelerini kullandı.
Boğulma vakalarının büyük kısmının 20 ile 35 yaş arası erkeklerde görüldüğünü dile getiren Elazat, "Vakaların yüzde 75'i erkek, yüzde 25'i ise kadındır. Bu oranlar, dört boğulma vakasından üçünün erkeklerde görüldüğünü göstermektedir. Bunun temel nedeni, kişilerin yüzme bilmediklerini veya zorlandıklarını çevrelerinden gizlemeleri, yardım istemekten çekinmeleridir. İnsanların çevresindekilere 'Ben yüzmeyi yeni öğreniyorum, yardıma ihtiyacım olabilir.' demesi bile büyük bir fark yaratabilir." diye konuştu.
Elazat, Türkiye'de yüzme bilmeyen kişi oranının yüzde 85 civarında olduğunu vurgulayarak, bu oranın toplumsal farkındalık ve eğitimin ne kadar önemli olduğunu gözler önüne serdiğini söyledi.
- "İlk yardım mümkünse suda başlamalı"
Rezzak Elazat, boğulma vakalarında ilk yardımın hayati önem taşıdığına dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Boğulma vakalarında ilk olarak suni teneffüsle müdahale edilir. Özellikle çocuklarda ve gençlerde ağız dolusu, yetişkinlerde ise iki ciğer dolusu nefes verilmelidir. Kurtarma sırasında yapılan yanlış bir hareket, saniyeler içinde hayati sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle ilk yardım, mümkünse suda başlamalıdır. Cankurtaran veya dalgıç, kazazedeyi kıyıya almadan önce iki kurtarıcı soluk vererek müdahaleye başlamalıdır. Kıyıya alındıktan sonra 'baş-çene pozisyonu' verilerek temel yaşam desteği sağlanmalı, ilk yardım sertifikasına sahip kişiler müdahale etmelidir. Bilinçsiz müdahaleler hayat kurtarmak yerine, hayat kaybına neden olabilir. Bu yüzden bu konuda dikkatli olunmalıdır."
Boğulma vakalarının yalnızca denizlerde değil, iç sularda da sıkça görüldüğünü kaydeden Elazat, eğer kişi acemi bir yüzücü ise ya da yüzme bilmiyorsa bunu çevresiyle paylaşmaktan çekinmemesi gerektiğini vurguladı.
Elazat, iç sularda, özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile Adana gibi illerde gençlerin serinlemek amacıyla gölet ve akarsulara girdiğini belirterek, bu durumun akıntıya kapılarak boğulmalara neden olabildiğini ifade etti.
Sulama kanallarının sosyal medyada izlenen videolardan etkilenerek asla atlanmaması gereken yerler olduğunu vurgulayan Elazat, yüzme bilinse dahi atlama sırasında başa alınacak bir darbenin bilinç kaybına neden olup, boğulmaya yol açabileceğini söyledi.
- "Boğulma tehlikesi yaşayan kişiye doğru şekilde yardım etmek hayati önem taşıyor"
Elazat, Karadeniz Bölgesi'nde halk arasında "çeken akıntı" olarak bilinen rip akıntısının da ciddi bir risk oluşturduğunu belirterek, bu bölgelerde iyi derecede yüzme bilmenin hayati önem taşıdığını dile getirdi.
Boğulma tehlikesi yaşayan kişiye doğru şekilde yardım etmenin de hayati önem taşıdığını vurgulayan Elazat, "Boğulma vakasıyla karşılaşıldığında eğer yeterli tecrübeye sahip değilsek doğrudan kazazedenin yanına gitmek yerine can simidi, halat gibi ekipmanlarla uzaktan müdahalenin tercih edilmesi gerekiyor. Mutlaka yanına gitmek gerekiyorsa, öncesinde sesli şekilde 'Sakin ol, kendini bana bırak.' gibi uyarılar yapılmalı ve ani temaslardan kaçınılmalıdır. Aksi halde, kazazedenin korkuyla kurtarıcıya sarılması hem kendi hayatını hem de kurtarıcının hayatını riske atabilir." ifadelerini kullandı.
Elazat, boğulmanın, yüzme öğrenilerek büyük ölçüde önlenebileceğini, ailelerin ve yetişkinlerin bu konuda gençleri bilinçlendirme sorumluluğu taşıdığını ifade etti.
Giresun'da sağlık ekiplerinin acil müdahale becerileri test edildiGiresun'da, sağlık ekiplerinin acil müdahale becerilerinin test edildiği eğitim, ölçme ve değerlendirme yarışma düzenlendi.04 Aralık 2025 Perşembe 20:08SAĞLIK BAKANLIĞI
Çubuk'ta "Sağlıklı Çocuk, Sağlıklı Gelecek" programı tanıtıldıAnkara'nın Çubuk ilçesinde "Sağlıklı Çocuk, Sağlıklı Gelecek" programı kapsamında bilgilendirme ve farkındalık etkinliği düzenlendi.04 Aralık 2025 Perşembe 19:13SAĞLIK BAKANLIĞI
Giresun'da "Sağlığa Kulaç At" etkinliğine katılanlar denizde yüzdüGiresun'da sağlıklı yaşama dikkati çekmek için "Sağlığa Kulaç At" etkinliği düzenlendi.04 Aralık 2025 Perşembe 18:51SAĞLIK BAKANLIĞI
Kayseri'de doktorlar tekerlekli sandalyede engelli sporcularla basketbol maçı yaptıKayseri Şehir Hastanesi doktorları, tekerlekli sandalyeye bağlı sporcuları daha iyi anlamak için tekerlekli sandalyede basketbol maçı yaptı.04 Aralık 2025 Perşembe 18:28HEKİMLER
Ani kalp durmalarına karşı üretilen yerli cihaz Ankara'da 25 noktaya yerleştirildiBaşkentte, 25 noktaya yerleştirilen yerli üretim Otomatik Eksternal Defibrilatör (OED) cihazları ani kalp durması vakalarında acil tıbbi personel vakaya müdahale edinceye kadar geçen sürede hayat kurtaracak.04 Aralık 2025 Perşembe 18:08SAĞLIK BAKANLIĞI
Sağlık Bakanı Memişoğlu Kırıkkale'de konuştu:Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, "Cumhurbaşkanı'mızın söylediği gibi koruyan, geliştiren ve üreten sağlık sistemimizle 'Sağlıklı Türkiye Yüzyılı'nı oluşturmaya çalışıyoruz." dedi.04 Aralık 2025 Perşembe 17:18SAĞLIK BAKANLIĞI
Kırşehir'de yılın ilk 11 ayında 38 bin 48 vakaya müdahale edildiKırşehir İl Sağlık Müdürü Süleyman Ersoy, ilde 2025 yılının ilk 11 ayında 38 bin 48 vakaya müdahale edildiğini bildirdi.04 Aralık 2025 Perşembe 17:18SAĞLIK BAKANLIĞI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Engelsiz Türkiye Yüzyılı Dünya Engelliler Günü Buluşması'nda konuştu: (3)Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "106'sı Aile Bakanlığımıza bağlı 331'i özel sektöre ait toplam 437 bakım merkezinde 40 bine yakın engelli vatandaşımıza yatılı hizmet sunuyoruz." dedi.04 Aralık 2025 Perşembe 17:13ENGELSİZ HABERLER
Osmaniye'de ani kalp durmalarına karşı kullanılan şok cihazı tanıtıldıOsmaniye'de, Sağlık Bakanlığı ve ASELSAN işbirliğiyle Türk mühendisler tarafından yerli ve milli imkanlarla üretilen Otomatik Eksternal Defibrilatör (OED) şok cihazının tanıtımı yapıldı.04 Aralık 2025 Perşembe 16:43SAĞLIK BAKANLIĞI
İsrail Kamu Savunma Birimi: Filistinli tutuklular ağır sağlık koşulları altında açlığa maruz kalıyorİsrail Adalet Bakanlığı Kamu Savunma Birimi tarafından yayımlanan resmi raporda, İsrail hapishanelerindeki Filistinli tutukluların şiddetli açlık, kötü muamele ve ağır sağlık koşulları altında tutulduğu belirtildi.04 Aralık 2025 Perşembe 16:38DÜNYADA SAĞLIK
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2006 Sağlık Aktüel










