Yrd. Doç. Dr. Özgökçe, Iğdır Üniversitesi Rektörlüğünce Kültür Sarayı’nda düzenlenen ”Gökyüzüne En Yakın Bitkiler Alpin Çiçekleri” konulu konferansta, ”alpin” kelimesinin ağaç sınırı üzerindeki dağlık alanlara verilen genel bir kavram olduğunu, alpin bitki kavramının ise genellikle ağaç sınırı üzerindeki dağlık alanlarda doğal olarak yetişen bitki anlamına geldiğini ifade etti.
Alpini bitkilerinin yüksek dağlarda yetiştiğini, çok zor çevre şartlarına dayanıklı olduğunu ifade eden Özgökçe, ”Fakat aşırı erken otlatma, zamansız ot biçme alpin bitkilerini öldürüyor. Erozyona sebep oluyor. Maalesef şehir merkezlerinde botanik bahçelerimiz yok, dağdakilere ise sahip çıkamıyoruz” diye konuştu.
Türkiye’de doğanın çok zengin olduğunu dile getiren Yrd. Doç. Özgökçe, şunları kaydetti:
”Türkiye’de yüksekliklerdeki ani değişiklikler doğal zenginliğin temel nedenlerinden biridir. Ağrı Dağı’nda alpini çiçeklerinin çok yaygın olarak yetiştiğini biliyoruz. Ağrı Dağı, turizme açılmalıdır, açılırsa 12 ay boyunca ilgi çekebilir. Ağrı Dağı en büyük doğal eczanedir. Çünkü şifalı bitkiler, doğal bitkiler bu dağda vardır. Bu bitkileri iyi değerlendirmemiz lazımdır. Bunun için Iğdır Üniversitesi’nde Ağrı Dağı Araştırma Enstitüsü kurulmalıdır. Ağrı Dağı’nda bilinmeyen yüzlerce bitkiyi bu enstitü ortaya çıkarabilir.”
Konferansın ardından, Kültür Sarayı’nda Yrd. Doç. Dr. Fevzi Özgökçe ile Dr. Osman Karabacak tarafından ”Gökyüzüne En Yakın Bitkiler Alpin Çiçekleri” fotoğraf sergisi açıldı.
Manşetler
YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILDI