Fizik tedaviye büyük yatırım

Fizik tedavi ve rehabilitasyon branşında Türkiye'nin ilk hastane zinciri olan Romatem, Türkiye'de bu açığı kapatmanın yanı sıra Avrupa'daki hastaları da hedefliyor.

Romatem Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastaneleri Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Köksal Holoğlu, Romatem'in, biri Samsun'da diğeri Kocaeli'de olmak üzere toplam 20 milyon liralık yatırımla, iki hastaneyi 2010 yılında hizmete açtığını, bu hastanelerde toplam 350 kişilik istihdam sağlandığını anlattı.

Fizik tedavi ve rehabilitasyon branşının yanı sıra romatoloji, nöroloji, dahiliye, spor hekimliği ve akupunktur branşlarında hizmet verdiklerini kaydeden Holoğlu, her iki hastanede 21 uzman hekim çalıştığını belirtti.

Holoğlu, Avrupa ve ABD'nin, II. Dünya Savaşı'ndan sonra rehabilitasyonun farkına vardığını dile getirerek, şöyle devam etti:

''Rehabilitasyon deyince her konuyu düşünmelisiniz. Sadece fiziksel olarak değil ruhsal rehabilitasyon, bir akciğer hastalığı sonrası rehabilitasyon, kanser ya da kalp krizi sonrası rehabilitasyon... Rehabilitasyonun kelime anlamı yeniden hayata dönmek, yeniden yaşamak, yeniden gençleşmek. Türkiye, rehabilitasyonun daha yeni yeni farkına varmaya başladı. Bu farkındalık da özel sektörün fizik tedavi ve rehabilitasyon branşlarına yapmış olduğu yatırımlardan kaynaklanıyor.''

Fizik tedavi uzmanı bir doktor olarak bu durumun eksikliğini hissettiğini ifade eden Holoğlu, hastaların tedavi süreçlerinin sağlıklı yürütülebileceği bir teknoloji bulunmazken, Türkiye'de sağlık hizmetlerinin en az geliştiği alanın, fizik tedavi ve rehabilitasyon branşı olduğuna işaret etti.

Holoğlu, özellikle yatak sayısının yetersiz olduğuna değinerek, ''Bu branşta kurumsal bir grubun olmaması, bizi bu alana yöneltti. Fizik tedavi ve rehabilitasyon branşında ülkemizin ilk zincir hastanelerini biz kuruyoruz. Samsun ve Kocaeli daha önce bildiğimiz ve orta ölçekli klinikler işlettiğimiz şehirler olduğu için önceliği buralara verdik. İzmir, Denizli ve Antalya illerinde yeni hastane yatırımları planlarımız arasında'' dedi.

Bursa'da yapımı devam eden 110 yataklı üçüncü hastanenin, 2011 yılında hizmet vermeye başlayacağını ve yatırımın 30 milyon lirayı bulacağını belirten Holoğlu, hastanede balneoterapi ve hidroterapi üniteleri bulunacağına işaret ederek, şu bilgileri verdi:

''Balneoterapi ve hidroterapi için dünyanın bir çok ülkesinden daha şanslı bir konumda Türkiye. Dünyanın hiçbir yerinde ülkemizdeki kadar termal zenginlik yok. Doğal kaynak suları doğal iyileşmenin en büyük ilacı. Bu projenin uluslararası ölçekte ses getireceğine inanıyoruz.''

Holoğlu, yatırımlarını fizik tedavi ve rehabilitasyon alanı dışına kaydırmayı düşünmediklerinin altını çizerek, ''Özellikle Avrupa'nın artan yaşlı nüfusunu göz önünde bulundurdurduğumuzda ülkemiz için önemli gelir kaynağı olacak bu projeler. Bu alanda büyümek ve uluslararası bilinirliği olan bir marka olmak istiyoruz'' dedi.

''ALMANYA VE AVUSTURYA DIŞINDA, AVRUPA VE ÇEVRESİ ÜLKELERDE REHABİLİTASYON HİZMETLERİ YETERSİZ''

Türkiye'nin sağlık alanında Avrupa ve çevresi ülkelerde öne çıkmaya başladığına işaret eden Holoğlu, ulusal markalar ve büyük grupların, devletin desteğiyle ve özgüvenle kendilerine yeni pazarlar aradıklarını söyledi.

Holoğlu, ''SGK'nın katı ve piyasa maliyetlerinden bağımsız geri ödeme sistemi de aslında bu süreci bir anlamda hızlandırmıştır. SGK fiyatlarıyla karlılığı düşenler veya sistemini döndüremeyenler sağlık turizmini daha ciddiye almaya başladılar'' dedi.

Romatem olarak, Avrupa'da rehabilitasyon hastasının sigorta şirketlerine günlük maliyetlerinin çok yüksek olmasının, kendilerini umutlandırdığını belirten Holoğlu, ortalama 500 avrodan başlayan maliyetlerin, Türkiye'deki maliyetlerin neredeyse 5 katı olduğunu anlattı.

Holoğlu, Almanya ve Avusturya dışında, Avrupa ve çevresi ülkelerde rehabilitasyon hizmetlerinin yetersiz olduğunu kaydederek, bu anlamda tüm Avrupa'nın hedef olarak görülebileceğine dikkati çekti.

Türkiye'de kaplıca, göz, diş dışında sağlık turizminin henüz çok gelişmediğine değinen Holoğlu, ''Devlet desteğiyle, sağlık turizminde önemli mesafeler alınacağına inanıyoruz. Sağlık turisti getiren özel sağlık kuruluşlarının ihracatçılar gibi destekleneceğine dair hükümetin yaptığı çalışmalar bu alanda umutlarımızı artırıyor. Avrupa'da kişi başı sağlık harcaması ortalama 3 bin 500 dolar iken, ülkemizde 700 dolarlar civarında. Bu oranlar da gösteriyor ki Avrupa'daki sigorta şirketleri için Türkiye çok cazip'' diye konuştu.

Manşetler

YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILDI