Atilla Kavdır ve Şevket Çavdar’ın, kol ve bacak nakli yapıldıktan sonra ölmesinin ardından çıkan tartışmalara Diyanet İşleri şu şekilde açıklık getirdi: “Hayatı veya hayatî bir uzvu kurtarmak için başka çare olmadığında, bazı şartlara uyularak kan, doku ve organ nakli yolu ile de tedavinin caiz olması gerekir.”
Son günlerde art arda yapılan ve ölümle sonuçlanmaları sebebiyle toplumda çok tartışılan iddialı organ nakillerine Diyanet İşleri açıklık getirdi. Hacettepe Üniversitesi’nde çift kol ve çift bacak nakli ameliyatının hemen ardından hayatını kaybeden Şevket Çavdar’ın ardından Antalya Akdeniz Üniversitesi’nde yapılan çift kol naklinden sonra Atilla Kavdır’ın da vefat etmesi, organ nakli tartışmalarını alevlendirdi. Din İşleri Yüksek Kurulu, “Son günlerde iddialı organ nakilleri art arda ölümle sonuçlandı. Bunları nasıl değerlendirmek gerekir?” sorusunu şu şekilde cevaplandırdı: “Hayatı veya hayatî bir uzvu kurtarmak için başka çare olmadığında, bazı şartlara uyularak kan, doku ve organ nakli yolu ile de tedavinin caiz olması gerekir. İslam âlimleri, karnında canlı halde bulunan çocuğun kurtarılması için ölü annenin karnının yarılmasına, başka yoldan tedavileri mümkün olmayan kimselerin kırılmış kemiklerinin yerine başka kemiklerin nakline, bilinmeyen hastalıkların teşhis tedavilerinin sağlanabilmesi için yakınlarının rızası alınmak suretiyle ölüler üzerinde otopsi yapılmasının caiz olacağına fetva vermişler; canlı bir kimseyi kurtarmak için, ölünün bir parçasını itlaf etmeyi caiz görmüşlerdir. “
Dilek Gedik