• BIST 9814.19
  • Altın 2494.399
  • Dolar 32.3553
  • Euro 34.4531
  • Ankara 16 °C
  • İstanbul 22 °C
  • Bursa 23 °C
  • Antalya 21 °C
  • İzmir 28 °C

Kronikleşmesine izin vermeyin!

Kronikleşmesine izin vermeyin!
Bel ağrısı, herkesi yaşamı boyunca en az bir kez etkileyen; stres, duruş bozukluğu, hareketsiz yaşam ve şişmanlık gibi nedenlerle ortaya çıkabilen önemli bir sorun

Bel ağrılarının önemli bir kısmı; incinme, fazla yüklenme ve yaşa bağlı dejenerasyonlar sonucu gelişir. Ancak akut olarak kendini gösteren bu sorunların erken tedavisi gerçekleştirilmezse, bel ağrıları kronik hal alabilir.

Memorial Şişli Hastanesi Ağrı Polikliniği’nden anestezi ve reanimasyon uzmanı Dr. Mehmet Çelik, bel ağrılarında doğru tedavinin önemi hakkında bilgi verdi: “Bel ağrısının bilinen en sık nedeni, fıtık. Belirtiler bacağa yayılan künt ya da keskin ağrı, kas spazmı, kramplar, bacakta his kaybı ve kas güçsüzlüğü şeklinde. Aksırma, öksürme, eğilme ağrıyı artırır. Sinir baskısının seviyesine göre ağrı, yanma, karıncalanma, uyuşma gibi belirtiler kalçadan ayak tabanına kadar çeşitli bölgelerde hissedilir. Genellikle bir taraf etkilenir.
Öncelikli tedavi, ilaç ve yatak istirahatı. Şikayetlerin oluştuğu ilk 24-48 saat içerisinde bölgeye soğuk uygulanması; ödem, kas spazmı ve ağrıyı azaltmada yardımcı olabilir. İlaç tedavisi için çeşitli ağrı kesiciler ve kas gevşeticiler kullanılabilir. Ancak bu uygulamalar, doktora danışılmadan yapılmamalı çünkü akut ağrının tanı konulmadan kontrolsüz kesilmesi, istenmeyen sonuçlar doğurabilir.

İleri tedavi, enjeksiyonUygulanacak bir başka yöntem de, fizik tedavi. Burada ağrının azaltılması, kas spazmının ortadan kaldırılması, esnekliğin artırılması amaçlanır. Sonuç alınamayan hastalaraysa epidural enjeksiyon yarar sağlayabilir. Bu işlem, baskı altında kalan sinirlerin olduğu bölgeye iğneyle girilerek; ağrı, ödem ve yangı giderici çeşitli ilaçların enjekte edilmesidir.

Henüz fıtıklaşmanın tam olarak oluşmadığı durumlarda da disk içi elektrotermal tedavi uygulaması yapılır. Bu şekilde disk içeriğinde radyofrekans akımı yardımıyla yüksek ısı uygulanıp hasarlı alanların onarılması ve ağrı ileten sinirlerin bloke edilmesi sağlanır. Cerrahi en son seçenektir. Ameliyat sadece çok ciddi sinir basısı belirtileri (sürekli uyuşukluk, ciddi kas gücü ve refleks kaybı) olan hastalarda ilk seçenek olarak düşünülebilir.”

DiSK YAŞLANMASI

Disklerde meydana gelen kireçlenmeler ve bozulmalarla kendini gösteren ‘dejeneratif disk hastalığı’; fiziksel yapı, kalıtım, sigara, diskin yaşlanması nedeniyle ortaya çıkar. En önemli belirti, bel ve kalçalara yayılan ağrı. Ağrı; hareket etme, yük kaldırma, eğilme ya da yana dönmeyle artabilir.

Amaç, ağrının giderilmesiBaşlangıçta ağrı kesiciler yeterli olabilir. Fizik tedavi yöntem-lerinden geçici olsa da yararla-nılabilir. Düzenli egzersizlerle bel ve karın kasları güçlendirilmeli, hasta kiloluysa kilo vermesi sağlanmalı. Çok ilerlemiş vakalarda disk yüksekliği sıfıra inmiş ve omurlar birbiri üzerine binmişse füzyon adı verilen omurların birbiriyle bağlanmasını sağlayan ortopedik ameliyatlar gündeme gelebilir.

Omurga kanalı darlığı

En önemli nedenlerinden biri, dejeneratif eklem hastalığı. Yaşa bağlı olarak omuriliği çevreleyen kanalın etrafındaki faset eklemlerde ve disklerde kireçlenme olur. Bu, kanalın daralmasına yol açar. Özellikle ayakta durmak ve yürümekle ortaya çıkan bel veya bacaktaki ağrı, uyuşma, kuvvetsizlik; oturmakla ve öne eğik vaziyette çömelmekle geçer. Tedavisinde ilaçlar, korse, fizik tedavi yöntemleri geçici de olsa etkilidir. İlerlemiş vakalarda, omurga kanalı içerisine kortizon verilerek hasta bir süre rahatlatılmaya çalışılır. Ancak ilaç tedavisine yanıt vermeyen ve nörolojik sorunlara neden olan vakalarda günlük yaşam aktiviteleri kısıtlanıyorsa, cerrahi uygulanabilir.

FASET SENDROMU

Halk arasında bel omurlarında kireçlenme olarak bilinen bu durum, çoğu kez bel ve boyun fıtığıyla ortaya çıkar. Bu yüzden ağrı kaynağı olarak göz ardı edilebilir. Faset eklemlerde bozulmalar; yaşlanma, ağır işlerde çalışma, dengesiz yük taşıma ve sert spor yapma nedeniyle meydana gelir. Ağrı, geriye yaslanmak ve yana dönmekle şiddetlenir. Kireçlenmelerin çok artması durumunda omurilikten çıkan sinirler bası altında kalabilir. Bunun sonucunda da bel ya da boyun fıtığı ağrısına benzeyen bir tablo ortaya çıkabilir.
Tedavisinde uygulanan yöntemlerden biri, ‘faset eklem enjeksiyonu’. Hastaya, damardan sakinleştirici ve lokal anestezi ilaçları verilir. Floroskopi cihazıyla eklemler ve eklemlerin sinirlerinin geçtiği yerler görüntülenir. Eklem içine iğnelerle girilerek enjeksiyon yapılır.
Bir diğer girişimsel tedavi yöntemiyse, faset eklem denervasyonu. Bu işlemde faset eklemlerin ağrısını ileten ve
ağrı iletiminden sorumlu sinirler bloke edilir.

Faset eklem denervasyonu için kullanılan en modern yöntem, radyofrekans termokoagülasyon. Bu yöntemde sinire yüksek frekanslı radyo dalgalarıyla oluşturulan kontrollü ısı uygulanır ve sinirin ağrıyı iletimi kesilir.

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 3100 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim