Almanya’da da domuz gribine karşı kapsamlı bir aşı kampanyası bugün başlıyor. Ancak aşının gerekli olup olmadığı tartışması ve kamu görevlileri ile vatandaşlar için ayrı aşıların sipariş edilmesi kafaları karıştırıyor.
Almanya'nın tarihindeki en büyük aşı kampanyası bugün başlıyor. Yaklaşık 50 milyon kişinin aşılanmasının hedeflendiği ülkede domuz gribi aşısına ilişkin tartışmalar ve soru işaretleri ise giderilmiş değil.
Şimdiye dek yapılan bilimsel çalışmalarda H1N1 adı verilen virüse karşı üç tip aşı geliştirdi: Celvapan, Focetria ve Pandemrix. Bu üç aşı arasındaki temel fark ise içerdiği maddeler. Tamamen ölü virüslerle üretilen Celvapan adlı aşı, katkı maddesi içermiyor, bu nedenle de istenmeyen yan etkilere neden olmuyor. Buna karşın Foceteria ve Pandemrix ise virüsle birlikte etki güçlendirici bileşim, yani bir tür katkı maddesi ile üretiliyor. Uzmanlar da bu iki aşının katkı maddesi içermesi nedeniyle istenmeyen yan etkilere neden olabileceğini söylüyor.
"Hükümet aşısı yok"
Hem katkı hem de konservatif madde bulunmayan Celvapan adlı aşının Almanya'da sadece bakanlık çalışanları ve diğer kamu görevlileri için sipariş edilmesi ise kamuoyunda rahatsızlık yarattı. Baxter firmasından bu aşının sipariş edilmesinin tesadüf olduğunu söyleyen hükümet sözcüsü Ulrich Wilhelm, “hükümet aşısı” tanımlamalarının gerçeği yansıtmadığını dile getirdi.
Wilhelm, "'Hükümet aşısı' kavramını kullandılar, ancak sanırım bir hükümet aşısının söz konusu olmadığı aşikar. Federal ordunun askerleri ya da federal polis hükümete mensup değiller. Federal hükümetin üyeleri ise zaten kendileri için neyin doğru olduğunu doktorlarına danışacak” dedi.
Sıradan Alman vatandaşları için ise domuz gribine karşı katkı maddesi içeren Pandemrix adlı aşı öngörülüyor. Bu aşı konusunda da bilim insanları ikiye bölünmüş durumda. Bazı uzmanlar, Pandemrix'in etki güçlendirici madde içermesi nedeniyle daha fazla yan etki yaratabileceği uyarısı yapıyor. Ancak Sağlık Bakanlığı ise söz konusu aşının daha az virüs içermesi ve daha kısa sürede daha fazla üretilmesinin mümkün olması nedeniyle daha avantajlı olduğunu söylüyor.
Endişeler sürüyor
Ancak neden iki farklı aşının sipariş edildiğine ilişkin Sağlık Bakanlığı ve hükümet yetkilerinin yaptığı açıklamalar tatmin edici bulunmadı. Sıradan vatandaşlar için öngörülen aşının kalitesine ilişkin endişeler giderilemezken, virologlar da vatandaşların aşı olmak isteyip istemedikleri konusunda iyice düşünmelerini öneriyor. Sağlık Bakanlığı yetkilileri ise bu tür açıklamaları sorumsuzluk olarak değerlendirdi.
Paul Ehrlich Enstitüsü'nden biyokimya uzmanı Klaus Cichutek de her üç aşının da güvenilir olduğu kanısında: “Pandemik virüs içeren her üç aşı da aslında güvenilir ve yeni ortaya çıkan bir virüse karşı aynı etkiyi gösteriyor. Bağışıklık sistemimiz ise bu virüse karşı bir koruma geliştirebilmiş değil. Ayrıca sağlık personelinin olacağı aşı, halk için öngörülen aşı kadar güvenilir. Bu aşı etki güçlendirici madde içeriyor, ancak güvenirlilik açısından tamamen kabul edilebilir bir aşı.”
Ancak yapılan kamuoyu yoklamaları, domuz gribi aşına karşı şüphelerin ne denli yüksek olduğunu gösteriyor. Yapılan bir anketin sonucuna göre Almanların yalnızca yüzde 13 ila 20'si aşı yaptırmayı düşünüyor.
www.dw-world.de