Sağlık sistemimizdeki olumsuzluklardan en çok etkilenenler arasında olan asistan hekimler, Türk Tabipleri Birliği Asistan Hekimler Eşgüdüm Kurulu(TTB-AHEK) bünyesinde örgütlenerek sorunlarına çözüm arıyorlar.
Sağlık Bakanlığı'nın geçtiğimiz günlerde yayımlandığı bir genelge ile hiç bir 
hazırlık yapmaksızın klinikler arası rotasyon uygulamasına geçmesi ile birlikte uzmanlık eğitimi yapan asistanların sorunlarına bir yenisi daha eklenmiş oldu. TTB-AHEK 26.01.2008 tarihinde Ankara Numune Hastanesi önünde toplanarak bir basun açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı TTB-AHEK Başkanı Dr.Ferda Topal okudu. Açıklamanın ardından Ankara Tabip Odası Başkanı Dr.Önder Okay ise asistan hekimlerin bir çok sorunu olduğunu, ancak en çok sağlık sisteminden kaynaklanan sorunların sorumlusuymuş gibi gösterilmekten ve bu nedenle hasta ve akınlarının şiddetine maruz kalmaktan yakındıklarını ifade etti. Dr. Okay son olarak Atatürk hastanesinde hekime yönelik şiddetin örneğine rastladuklarunu belirterek artik sorumlulardan konuyu küçümseyen, görmezden gelen değil, sorumluluklarına yakışan tavırlar göstermelerini beklediklerini ifade etti.
Değerli sağlık çalışanları ve basın mensupları,
Yeni yıla biz asistan hekimler tüm diğer sağlık çalışanları gibi kaygılar içinde girdik. Bu seferki kaygımızın temel sebebi Sağlık Bakanlığı tarafından her zamanki gibi hiçbir alt yapı hazırlığı yapılmaksızın uygulamaya geçirilmeye çalışılan klinikler arası rotasyona ilişkin bir genelge. Sağlık Bakanlığı'nın, asistan hekimin eğitiminin iyileştirilmesi için düzenlediğini iddia ettiği genelge, eğitim makyajı ile aynı işi yapan klinikler arası rotasyonu yani esnek çalışma koşullarını biz asistan hekimlere dayatmaya çalışmakta.
Mesai içi-dışı ayırımı yapılmadan farklı saatlerde, gece ve tatil günleri dahil olmak üzere, eğitimimizle hiç bir alakası olmayan nedenlerle, sadece poliklinik hizmeti verilmesi amacıyla çalışmakta olduğumuz "eğitim" hastanesi dışındaki herhangi bir "hizmet" hastanesine gönderildiğimiz gibi, son genelgenin uygulanmasıyla diğer şefliklere gönderilecek olmamızın eğitimimize bir katkı sağlamayacağı kanaatindeyiz.
Yeni genelgeyi performansa dayalı döner sermaye uygulaması, 80 saati aşan fazla mesainin ücretlendirilmemesi, eğitimimize yönelik değil hizmet üretmeye yönelik çalışma düzenlemeleri ile beraber değerlendirmek gerekmekte. Standardize edilmemiş, içeriği belirlenmemiş ve henüz tüzüğü çıkmamış bir uzmanlık eğitimi söz konusu iken; klinikler arası rotasyon uygulaması özellikle cerrahi branşlarda eğitime ağır bir darbe vuracaktır. Sürekli rotasyona dayalı eğitim sisteminde hekim-hekim, hekim-hasta ilişkilerinin yüzeyselleşeceği, hekime geçici personel gözüyle bakılacağı, hekimin çalıştığı kliniğe olan aidiyetinin bozulacağı açıktır. Bu genelgeyi apar topar uygulamaya kalkışmadan önce her branş için o branşın ihtiyaçlarını karşılayacak bir rotasyon çizelgesinin hazırlanması şarttır. Bunun da üç temel unsuru eğitimde standardizasyon, kliniklerde akreditasyon ve asistan karnelerinin oluşturulmasıdır.
Biz asistan hekimler esnek çalışma koşulları altında adeta birer köle gibi çalıştırılmaktayız. Esnek çalışma; işin süresi, zamanlaması, yeri ve kapsamının işveren tarafından en fazla kar, en az ücret, en fazla çalıştırma, en kötü çalışma koşulları ve çalışanlar arası en az iletişim hedeflenerek belirlendiği kuralsız çalışma modelidir. Bu modelde amaç sağlığı bir hak olmaktan çıkarıp alınır satılır bir mal ve sağlık çalışanını iş güvencesiz sözleşmeli personel haline getirmektir. Sağlıkta dönüşümün bir parçası olan bu genelgenin de uzun süredir aşama aşama uygulanan haklarımıza yönelik saldırılardan biri olduğunu görmeliyiz.
Biz asistanlar; hizmet yükünün altında ezilmediğimiz, eğitim/hizmet dengesinin gözetildiği, standart birer çekirdek müfredat doğrultusunda, tüzükle belirlenmiş rotasyon çizelgelerine uygun şekilde, kar amacı gütmeyen, halk sağlığını ve halkın sağlık hakkını önemseyen kurumlarda, demokratik çalışma ilkeleri doğrultusunda, akredite edilmiş eğitim hastanelerinde, eğitici eğitimi almış ve bilimsel kriterlere uygun olarak seçilmiş eğiticilerden eğitim almak istiyoruz.
Sonuç olarak bizler;
1. En kısa zamanda tıpta uzmanlık tüzüğünün çıkarılmasını,
2. Her branşa uygun çekirdek müfredatın belirlenip rotasyon çizelgesinin düzenlenmesini,
3. Bu genelgenin Sağlık Bakanlığı tarafından geri çekilmesini talep ediyoruz. 
