Avrupa'nın gen haritasını çıkartan İleri Tıp Teknolojileri, Türkiye'deki ilk kliniğini bu ay içinde Etiler'de açacak. Klinikte, kişilere gen haritalarına göre sağlıklı yaşam kılavuzu sunulacak. Yapılacak testlerle, kişilerin kanser gibi hastalıklara olan genetik yatkınlığı ortaya konulucak.
İleri Tıp Teknolojileri şimdi de Türkiye'ye yaşam koçluğuna soyundu. Şirket, bu ay içinde İstanbul Etiler'de ilk kliniğini açacak. Kanser gibi hastalıklara olan genetik yatkınlığı çeşitli testlerle ölçen şirket, risk taşıyanlara diyetisyen, psikolog, fizyoterapist ve aile hekimi ile en uygun yaşam tarzını belirleyecek.
İleri Tıp Teknolojileri Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Serdar Savaş, oluşturulan yol haritasıyla beraber kişilerin mevcut hastalık risklerini yarıdan daha aza indirebildiklerini söyledi. Kanserin çağın en yaygın hastalıkları arasında olduğuna dikkat çeken Savaş, kişilerin genetik yatkınlıklarını bilerek, doğru yaşam tarzıyla riskleri ortadan kaldırabileceklerini vurguladı.
"Aileden gelen genetik yatkınlıklara bağlı kanserlere karşılık sporadik yani yaşam tarzına bağlı olarak herkeste görülebilecek kanserler bulunuyor. Bireyin kendi koşullarına bağlı olarak çıkan bu kanserlere rastlanma oranı daha fazla. Burada önemli olan kişinin kendine uygun bir yaşam tarzı belirlemesi" diyen Savaş, Türkiye'de en çok mide, prostat, bağırsak, akciğer ve meme kanserleri görüldüğünü söyledi.
Herkes kansere yakalanabilir
Herkesin kansere yatkınlığı olduğuna dikkat çeken Savaş, "İnsan vücudundaki bir özellik, bir kanser çeşidine karşı korurken diğer bir kansere karşı zayıflatır. Dolayısıyla tüm hastalıklara belli oranlarda yatkınlıklar var" dedi. Savaş, İleri Tıp Teknolojileri bünyesinde geliştirdikleri testlerle tüm bu kanser çeşitlerine yatkınlığı nasıl ölçtüklerini de şöyle anlattı: "Kilo durumundan, alışkanlıklarına, beslenmesine varana kadar her türlü özelliğini 33 soruda detaylandırarak ortaya koyuyoruz. Besin atlasına göre beslenmesindeki miktarı ve sıklığı belirleyerek her şeyi en ince ayrıntısına kadar döküyoruz. Daha sonra kullanılan ilaçlar, hastalıklar, sağlık alışkanlıkları, çalıştığı ortamda karşılaştığı kimyasallar, ailenin geçirdiği ve cinsiyete göre hastalıkları belirliyoruz. Yaşam tarzına dair tüm bilgileri aldıktan sonra kan örneğiyle beraber analizler yapılıyor. Bu tablodan sonra risk taşıdığı hastalıklara karşı nasıl bir yaşam tarzı benimsemesi gerektiğini söyleyerek, riski yarıdan fazla azaltıyoruz."
Genetik özelliğe göre yaşam tarzı
Dr. Serdar Savaş, araştırma modellerinin dünyadaki benzerlerine göre en büyük farkının yaşam tarzını ele alması olduğuna işaret ederek, "Genetik yatkınlık laboratuvar sonuçlarından çıkartılabilir. Ama yaşam tarzının etkisi araştırılmıyor. Böylece riskin nasıl ve ne kadar artacağına dair bir fikir sahibi olmuyorlar. Biz ise takip etmesi gereken bir yol haritası çıkarıyoruz. Alması gereken vitaminler, tıbbi takip planı, beslenmesi, fiziksel aktivitelerini sunuyoruz" diye konuştu. Bugüne kadar 500 kişinin bu testlerden faydalandığını vurgulayan Savaş, bu ay içinde Etiler'de kurulacak klinikle birlikte sayının artacağını söyledi. Mini bir klinik gibi çalışacak olan merkezde alınan örnekler ve testlerden sonra kişiler belli eğitimlerden geçecek. Merkezde isteyenlere takip programları da sunulacak. 1 hafta, 15 gün ve 3 ayda bir olmak üzere sıklığı değişen 11 programın içeriğini Savaş, şöyle anlattı: "Doktor, diyetisyen, psikolog, fizyoterapist ve uzmanlar kontrolünde yapılan 'Gold', sadece diyetisyen ve psikologlu 'Silver' ve doktor, diyetisyen, psikologlu 'Platin' adlı programlarımız var. Bunların sıklığı ve yoğunluğu bireyin ihtiyacı ve tercihine göre ayarlanıyor."
TÜRKİYE'DE OBEZİTE AVRUPA'DA EPİLEPSİ
İleri Tıp Teknolojileri'nin yürüttüğü obeziteyle mücadele programı Obesis, klinikler aracılığıyla çapını genişletiyor. Obezite genlerini tespit ve buna göre diyet belirlemeye odaklanan Obesis, Türk Obezite Vakfı ile imzalanan protokol ile 14 merkezde hastalara ulaşacak. Üniversite kliniklerinin dahil olduğu programın uygulamaya geçmesi için şu an hasta seçim kriterleri hazırlanıyor. İlk kan örnekleri ise bu yaz toplanacak. Diğer taraftan, Avrupa çapında epilepsiye sebep olan ve tedaviye direnci sağlayan genleri belirlemek üzere yürütülen Epikür çalışması da ikinci aşamaya geçti. İleri Tıp Teknolojileri, gen taramasının ardından şimdi 2 bin kişi üzerinde 400 farklı genin etkisini araştıracak.
