Değişikliğe göre hakimler, bilirkişilerin hesapladığı tazminatı değiştiremeyecek. 2.5 yaşındayken yanlış iğne sonucu kolunu kaybeden Ayşen Başaran gibi mağdurlar, hatalı doktor ve hastaneleri rekor tazminata mahkum ettirebilecek.
Tasarıyı görüşmeye devam eden komisyonda dün AKP’li Komisyon Başkanı Ahmet İyimaya, kendisinin kaleme aldığı önergeyi gündeme getirdi. Önergeyle tasarıya 55’inci madde olarak "Tazminatın belirlenmesi" başlıklı yeni bir hüküm eklendi. Komisyondaki uzmanlar, maddenin can alıcı bölümünün "Hesaplanan tazminat, hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz yahut azaltılamaz" ifadesi olduğunu vurguladı. Yeni düzenlemeyle mağdurların olası maddi kayıpları esas alınarak milyon YTL’leri bulan tazminat davaları açılabilecek. Başkasının hatası sonucu yakınını kaybeden kişiler, "destekten mahrum kaldığını" belirterek, ömür boyu alması gereken geçim bedelini mahkemeden hiç indirim olmaksızın isteyebilecek.
Örnek olaylar
1995’te Lüleburgaz Hastanesi’nde yapılan yanlış iğne sonucu sol kolunu kaybeden ve adliye koridorlarında büyüyen 16 yaşındaki Ayşen Başaran gibi mağdurlar çok yüksek tazminatlar talep edebilecek. 1996’da AIDS’li kan verilen küçük bir kızın ailesi de Kızılay’dan istedikleri tazminat karşılığında "haksız zenginleşme" engeline takılmıştı. Mahkemenin düşürdüğü tazminat yıllar sonra Danıştay kararıyla yükseltilmişti. İstanbul’daki sinagog saldırısında kolu kopan ve 42 ameliyat geçiren vatandaşa verilen 50 bin YTL tazminatı da İçişleri Bakanlığı "sebepsiz zenginleşme" gerekçesiyle fazla bulmuştu. İyimaya, "Tazminatın az veya çok çıkması hakimin sorunu değildir. Hesaplanan tazminata artık hakim müdahale etmesin. Ey hakim, borçlunun mahfına yol açacak tazminatı bile indiremezsin" dedi
CHP’liler tepkili
İyimaya, tartışmanın ardından maddeyi oylayıp oybirliğiyle kabul edildiğini açıklayınca, oylama sırasında ellerini kaldırmayan bazı CHP’liler itiraz etti. CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, "Görünürde makul görünen bir düzenleme. Ama yargı bağımsızlığını tamamen kaldırır. Hakimlerin takdir hakkını kaldırıyoruz, bilirkişi kurullarına yargı yetkisi veriyoruz. Bu Anayasa’ya da aykırı" dedi.
Yargıtay: Borçlu mahvolur
TÜRKİYE Noterler Birliği adına komisyona katılan eski Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Başkanı Hakkı Dinç ise şu değerlendirmeyi yaptı: "Benim endişelerim var. Vücudun bütünlüğünün bozulması sebebiyle açılan tazminatlarda yapılan hesaplamalar tekniktir. Çok yüksek bir meblağ matematiksel hesap olarak çıkabilir. Mesela çocuk mongol doğmuştur, 65 sene onun bakımı ve bir bakıcıya da ihtiyaç duyulacaktır. Bunun hesabında 10-15 trilyon lira gibi bir rakam çıkıyor. Önümüze gelen bir hadisede doktorlar için 5 trilyon lira hesaplanmıştı. Yani bu borçlunun mahvolmasına sebep olacak vaziyette. O miktarı vermek hukuku dondurur."