Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Orhan Gümrükçüoğlu, hekimlerin tam gün çalışmasını öngören yasal düzenleme için teknik çalışmaların devam ettiğini, yasa taslağının henüz son şeklini almadığını belirtti.
Gümrükçüoğlu, "Bu kararlılıktan geriye dönüş yok" dedi.
Gümrükçüoğlu, hekimlerin tam gün çalışmasını öngören "Tam Gün Yasa Taslağı" ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Taslağa henüz son şeklinin verilmediğini, taslak üzerinde teknik çalışmaların sürdüğünü belirten Gümrükçüoğlu, teknik çalışmalar bittikten sonra ilgili kamu kurum ve kuruluşları, bakanlıklar ve meslek odaları ile derneklerden görüş alındıktan sonra çalışmaların tamamlanacağını ve taslağın bu yasama yılı içinde kanunlaşmasını düşündüklerini söyledi.
Yapılacak yasal düzenleme ile muayenehanelerin, özel merkezlerin ve özel hastanelerin kapatılmasının söz konusu olmadığını belirten Gümrükçüoğlu, "Hekimlerimize bir seçenek sunulmaktadır. Hekimler, Türkiye'de sağlık sunumunda ya kamuda tam zamanlı çalışmayı ya da yine tam zamanlı özel hastanelerde, muayenehanelerinde ya da dal merkezlerinde çalışmayı tercih edeceklerdir" diye konuştu.
"Türkiye'de sağlık sunumunun, modern tıbbın, teknolojinin geldiği noktalarda sunum şekline çevrilmek istenmesi" gerekçesiyle böyle bir yasal düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Gümrükçüoğlu, "Türkiye'deki kamu hastaneleri, uluslararası akreditasyon kriterlerine göre incelenmeye ve irdelenmeye başlanmıştır. Bunun sonucunda da bu seviyeye ulaşabilecek olan hastanelerimiz, mutlaka kurumsallaşmak ve müesseseleşmek zorundadır" dedi.
Gümrükçüoğlu, "Bir hastanenin kurumsallaşması ve müesseseleşmesi için 24 saat kesintisiz sahiplenilmesi gerekmektedir. O kurumun sağlık sunumunun daha iyiye, daha tıbbi ve eksiksiz hale getirilmesi için hekimlerin tam gün çalışması şarttır. Bunun için de hekimlerin, çalıştıkları müesseseye sarılmaları, tüm zamanlarını o müesseseye ayırmaları gerekmektedir" diye konuştu.
"Hekimlerin yüzde 70'i tam zamanlı çalışıyor"
Gümrükçüoğlu, tam zamanlarını hastaneye ayıran hekimlerin daha verimli olduklarının belirlendiğini, kurumlarını daha fazla sahiplendiklerini, hastalarına daha fazla zaman ayırdıklarını ve tedavilerin takiplerini daha iyi yaptıklarını ifade ederek, "Şu anda Türkiye'de tam zamanlı olarak çalışan hekimlerimizin sayısı yüzde 70'lere ulaşmıştır. Yani kamuda çalışan 24 bin 500 uzman hekimimizin hemen hemen 15 bini, tam zamanlı çalışmaktadır. Bu da taslağı desteklemektedir" diye konuştu.
Yasal düzenleme ile hekimlerin ikinci bir yerde çalışmasının kesinlikle söz konusu olmadığının altını çizen Gümrükçüoğlu, "Saat 17.00'den sonra da çalışmak isteyen hekimler, çalıştıkları kurumda hizmet üretmeye devam edebilirler. Bu kararlılıktan geriye dönüş yok" dedi.
Gümrükçüoğlu, tam zamanlı çalışma ile özellikle üniversitelerde görev yapan hekimlerin, uzmanlık eğitimi alan doktorların ve tıp öğrencilerinin eğitimlerine de katkı sağlayacağını söyledi.
Gümrükçüoğlu, şu anda üniversitelerde yarı zamanlı çalışmayı tercih eden öğretim üyesi sayısının bin 300 olduğunu ifade ederek, bunların dışındakilerin üniversitelerde tam zamanlı olarak çalıştıklarını bildirdi.
"Maddi eksiklikler giderilmeye çalışılacak"
Yasal düzenleme ile hekimlerin maddi olarak eksikliklerinin giderilmeye çalışılacağını belirten Gümrükçüoğlu, "Hekimlerimizin, tam günü tercih etmeleri halinde özlük hakları ve emekliliğe yansıyacak olan gelir artışı, ülke olanakları ve Maliye Bakanlığı'nın belirlediği olanaklar çerçevesinde iyileştirilmeye çalışılacak" dedi.
Gümrükçüoğlu, tam zamanlı olarak çalışan bir uzman hekimin, döner sermaye dahil ortalama 4 bin-7 bin YTL arasında gelir elde ettiğini bildirdi.
Muayenehanelerin durumu
Gümrükçüoğlu, kamu hastanesinde çalışmayan ve muayenehane işleten,cerrahi branşlarda görev yapan hekimlerin, ikinci bir yerde çalışmamaları durumunda ameliyat yapmak için özel hastaneyi tercih edebileceklerini söyledi.
Gümrükçüoğlu, "O zaman, orada hem muayenesini hem ameliyatlarını yapabilir. Ancak muayenehanesi olan hekimlerin, hem muayene hem de ameliyatlarını özel tıp merkezi ya da özel hastanede yapabilmesinin teknik detayı üzerinde çalışılmaktadır" dedi.
Gümrükçüoğlu, taslakta, hekimlere nerede görev yapacaklarına karar vermeleri konusunda süre tanınmasına ilişkin kesin bir öngörü bulunmadığını bildirerek, geçiş süresi için makul bir zamanın kararlaştırılacağını kaydetti.
Cevdet Erdöl: "Hekim sayısı yetersiz"
TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Cevdet Erdöl de Türkiye'de hekim sayısının yetersiz olduğunu ifade ederek, "Bu nedenle hekimleri hasta yararına daha iyi nasıl çalıştırabilir, nasıl daha verimli hizmet alabiliriz ve hekime nasıl daha iyi ücret verilebilir diye bakılıyor. Tam günden geriye dönüş olduğunu düşünmüyorum. Hükümet yetkilileri ve özellikle Sağlık Bakanımız Recep Akdağ, bu konuda geri adım olduğuna dair bir işaret vermiyor. Ben de kendi adıma destekliyorum" dedi.
Kamuda çalışan hekimlerin istifa etmesi durumunda özel hastanelerde hizmet vereceğini belirterek, "Biz, devlet, üniversite veya özel hastaneleri birbirinden ayırmıyoruz. Kamudan ayrılan, özel hastanede çalışır" diye konuştu.
Düzenleme tartışmalara neden oluyor
Hekimlerin, tam gün çalışmasını öngören yasal düzenleme, henüz yasalaşmadan, hekimler,ilgili oda ve dernekler, bürokratlar ve vatandaşlar arasında tartışmalara neden oluyor.
CHP-MSP Koalisyon hükümetinde Sağlık Bakanı olarak görev yapan Dr. Mete Tan, hekimlerin tam gün çalışması ve muayenehane ve özel hastaneler gibi ikinci bir yerde çalışmamasını öngören yasal düzenlemenin, "bazı değişiklikler yapılmadan TBMM'den geçerek yasalaşması halinde sıkıntı yaratacağını" öne sürdü.
Türkiye'de ilk defa "Tam Gün Yasası"nın kendi bakanlığı döneminde çıktığını belirten Tan, "İlk tam süre, 1965'te askeri hekimlerin tam süre çalışmalarını öngören bir kanunla çıkmış ve askeri hekimler muayenehanelerini kapatıp tazminat almışlardır. 1979'da ise 641 sayılı Kanun'da bazı değişiklikler yaparak benim de bakanı olduğum hükümet, 1219 sayılı 'tam süre' kanununu çıkarmıştır. Sağlık personeli, bu kanunla ya kamuda ya da serbest çalışmayı seçmek mecburiyetinde kalmıştır" dedi.
"Hekimlerin mağduriyeti giderilmeli"
Çıkarılan yasa ile "hekimlerin bütün çalışmalarının kamu hizmeti içinde olması, yeni bir gelir kaynağı bulmak zorunda kalmadan bir çalışma sisteminin kurulması, hekimlerin az bulunduğu kırsal yörelerin cazip hale getirilmesi, muayenehanelerini kapatarak kendilerini kamu hizmetine adayan hekimlere çalıştığı yerlere göre tazminat verilerek eksikliklerin giderilmesinin amaçlandığını" ifade den Tan, kendi dönemindeki uygulama sonrasını da değerlendirdi.
Tan, "Tüm yurtta pratisyen hekim kadroları doldu. Üç büyük kentte yüzde 10 uzman hekim kamudan ayrılmıştır. Üç büyük kent dışında yüzde 30 uzman hekim kamudan ayrılmıştır. En çok kadın doğum, göz, çocuk ve dahiliye uzmanları kamudan ayrıldı. Ayrılanların çoğu 25 yılını doldurmuş uzman hekimlerdir" dedi.
Yasanın çıkmasıyla birlikte hem hekimler hem de vatandaşlar açısından başarılı sonuçlar alınabilmesi için öncelikle hekimlerin mağduriyetlerinin giderilmesi gerektiğini ifade eden Tan, "Öncelikle hekimlerin ikinci bir işte çalışmalarına ihtiyaç duymayacakları bir ücret almaları sağlanmalı. Ücretler, enflasyon karşısında zaman içinde erimemeli. İsteyen hekimler saat 17.00'den sonra ikinci bir yerde çalışabilmeli. Yasa çıkmadan önce mutlaka ilgili oda ve dernek temsilcileri ile eksiklikler konusunda görüşülmeli" diye konuştu.
Uzmanlık dernekleri platformu oluşturuldu
Türk Jinekoloji ve Obstetrik Derneği Başkanı ve Uzmanlık Dernekleri Platform Sözcüsü Prof. Dr. Bülent Tıraş, hekimlerin tam gün çalışmasını öngören yasal düzenleme ile ilgili çekincelerinin yeterince dile getirilmediğini ifade ederek, bu düşünceyi paylaşan yaklaşık 40 bin uzman hekimi temsil eden 28 uzmanlık derneğinin bir araya gelerek "Uzmanlık Dernekleri Platformu" oluşturduğunu söyledi.
Bu yıl içinde çıkması öngörülen "tam gün yasası" ile ilgili üyelerden yoğun tepkiler geldiğini dile getiren Tıraş, TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Cevdet Erdöl ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ ile geçen hafta görüştüklerini ve tespit ettikleri sorunları ilettiklerini anlattı.
Tıraş, tam gün uygulamasının, çeşitli ülkelerde denendiğini ancak başarılı olamadığını belirterek, Yunanistan'da 5 yıl önce hekimlere tam gün yasasının getirildiğini ancak bir süre sonra uygulamadan vazgeçildiğini kaydetti.
Tıraş, "Bir yıl sonra yasa maddeleri değiştirildi ve iki yıl sonra tamamen ortadan kaldırıldı" dedi.
"Muayenehanesi olan özel hastanede de çalışamıyor"
Yasa tasarısı taslağına göre, "muayenehanede çalışan bir doktorun başka bir özel sağlık kuruluşunda görev yapamayacağını" ifade eden Tıraş, "Yasa kapsamında, 'hekimin sadece kamuda ya da özelde çalışabileceği, özelde de birden fazla yerde çalışabileceği yönünde bir opsiyonun yer aldığı' ifade edilmişti. Ancak mevcut yasa tasarısında bu ibare gözükmüyor. Bu, çok endişe verici" dedi.
Tıraş, böylesi bir durumda özellikle cerrahi branşta çalışan doktorların çok sıkıntı yaşayacağını belirterek, "Muayenehanede çalışan cerrahlar, ameliyatlarını nerede yapacaklar?" diye konuştu.
Yasanın bu şekilde çıkması halinde, muayenehanelerin birer birer kapanacağını öne süren Tıraş, "Sorun, sadece muayenehanelerin kapanması değil. Muayenehanelerdeki cihazlar ne olacak. Bunların çoğunun fiyatları çok yüksek ve birçoğunun taksitleri devam ediyor. Bu cihazlar ne olacak, cihazların taksitlerini kim ödeyecek? Türkiye, büyük tıbbi cihaz çöplüğü haline gelecek" dedi.
Tıraş, Türkiye'de şu anda yaklaşık 30 bin muayenehane bulunduğunu, bu işletmelerin kapanmasıyla ortalama yüz bin kişinin işsiz kalacağını iddia etti.
Yasanın daha taslak olarak gündeme gelmesinden bu yana devlet hastanelerinden istifaların başladığını belirten Tıraş, özellikle hekim sıkıntısının olduğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde görev yapan hekimlerin istifa etmesi durumunda devlet hastanelerinde çalışan hekimlerin azalabileceğini ve hastaların mağdur olabileceklerini öne sürdü.
Tamçelik: "Uzmanların yetişmesinde sıkıntılar yaratacak"
Türk Oftalmoloji Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Nevbahar Tamçelik de öğretim üyelerinin, "tam gün çalışma" zorunluluğu nedeniyle kurumlardan ayrılmaları halinde, tıp fakültesi öğrencileri ve uzmanların yetişmesinde ciddi sıkıntılar ile karşılaşılacağını iddia etti.
"Türkiye'de hekim açığı olduğu yönündeki iddiaların" da mesai sonrasında hekimlerin çalışabilmesiyle çözümlenebileceğini belirten Tamçelik, "Hekim açığı olduğu iddia edilen ülkemizde neden hekimlerin çalışma zamanları kısıtlı tutulmaktadır. Bir hekim, tam gün çalıştığı takdirde saat 17.00'de mesaisi bitmektedir. Hekimlere kamu kurumlarında saat 16.00'ya kadar çalıştıktan sonra serbest çalışma hakkı verildiği takdirde, hem hekim açığı önlenecek hem de hekimlerin işgücünden azami şekilde yararlanılacaktır" önerisinde bulundu.
Tamçelik, tam gün uygulamasının devlete ciddi oranda maddi yük getireceğini de savunarak, "Yarı zamanlı çalışan bir hekimin aylık maaşı yaklaşık bin YTL civarındadır. Bu hekimin tam gün çalıştığında yaklaşık olarak 6 bin YTL maaş alacağını var sayalım. Bir kurumda 100 hekim tam güne geçtiğinde ayda ödenecek maaş 6 bin YTL den 600 bin YTL'ye çıkacaktır. Bu yasa binlerce hekimi kapsayacağından devlete getireceği maddi yükün boyutu çok büyük olacaktır" dedi.
Tamçlik, "Üniversite ve Sağlık Bakanlığı'na bağlı sağlık kurumlarında, büyük oranda alt yapı eksikliği var. Tam Gün Yasası ile hekimlere ödenecek maaşların bir kısmı sağlık alt yapısına ayrıldığı takdirde kamu hastanelerindeki sorunlar büyük oranda çözülecektir. Ayrıca, devletin düzenli olarak ilgili sağlık kuruluşlarından sağladığı katma değer vergisi, stopaj ve gelir vergisi gibi gelirler ortadan kalkacaktır. Bu önemli gelir kaybına, hekimlere ödenen ilave ücretler de eklenince kamu maliyesi çift taraflı olarak zarara uğrayacaktır" diye konuştu.
Vatandaşlar "tam gün"den yana
Hekimlerin tam gün çalışmasını öngören yasal düzenleme hakkında ev hanımı H. Dınkırcı, hastaların mağdur olmasını istemediklerini belirterek, "Vatandaşın yararına olan ne varsa destekliyorum. Hastanede çektiğimiz çileyi bir biz biliyoruz, bir de Allah. Gittiğimizde 'Uzman doktor yok, yarın gel' cevabını almak istemiyoruz" dedi.
Muhasebeci A. Sayar, hastaneye gittiklerinde ilgilenilmediğini iddia ederek, "Doğru dürüst ilgi görmek için önce doktorların muayenehanesine uğramak gerekiyor. Artık, bunun önünün kesileceği için çok memnunum. Tez günde yasalaşmasını bekliyoruz" diye konuştu.
Seyyar satıcı olan ve hiçbir sosyal güvencesi olmadığını anlatan Z. Döğen de herkesin eşit sağlık hizmeti alması gerektiğini belirterek, "Umarım önce vatandaş için iyi bir uygulama olur" dedi.