• BIST 9546.08
  • Altın 2493.407
  • Dolar 32.6002
  • Euro 34.8556
  • Ankara 23 °C
  • İstanbul 15 °C
  • Bursa 19 °C
  • Antalya 22 °C
  • İzmir 23 °C

"Kışın sabah saatleri en tehlikeli zaman"

"Kışın sabah saatleri en tehlikeli zaman"
"Kışın sabah saatleri, özellikle bilinen damar tıkanıklığı olan, kalp hastalığı risk faktörlerini yoğun olarak bünyesinde bulunduran ve yüksek tansiyon gibi rahatsızlıkları olanlar için günün en tehlikeli zamanıdır"

HATİCE ŞENSES - Medical Park Göztepe Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bahadır Dağdeviren, kışın sabah saatlerinin, bilinen damar tıkanıklığı ve yüksek tansiyon sorunu olanlar ile kalp hastalığı riski taşıyanlar için günün en tehlikeli zamanı olduğunu vurguladı.

Dağdeviren, AA muhabirine yaptığı açıklamada, genellikle yaz aylarında kalp krizi vakalarının arttığına inanıldığını ancak araştırmaların, tehdidin kış aylarında daha güçlü olduğunu ortaya koyduğunu ifade etti.

Araştırmaların, kalp krizinin kış aylarında diğer mevsimlere göre üç kat daha fazla olduğunu gösterdiğine dikkati çeken Dağdeviren, "Yine araştırmalar, kalp krizinin kışın, yaz aylarına göre daha ölümcül seyrettiğini gösteriyor. Solunum yolu enfeksiyonları, kış aylarında daha fazla kalori içeren yağlı besinlerin tüketilmesi ve bu kalorinin harcanamaması, güneşle temasın daha az olmasının getirdiği bazı hormonal değişiklikler ve kapalı havaların oluşturduğu stres, bu durumun nedenleri arasında yer alıyor" diye konuştu.

Dağdeviren, soğuk havanın damarlardaki büzülmeyi uyardığını ve tansiyonu yükseltici etkisi bulunduğunu anlatarak, şöyle devam etti:

"Soğuk havada vücut, mevcut ısısını korumak üzere cilde daha az kan gönderir ve bunu da tüm damarlarda, özellikle cildi besleyen damarlarda büzülme oluşturarak yapar. Bu büzülme otomatik olarak tansiyonun yükselmesine neden olur. Koroner kalp hastalarında kalp krizi riskinin artışı yanında, kalp hastalarında kışın artan grip salgını da ciddi problemlere yol açabilmektedir. Sabah saatleri, kan akışkanlığındaki değişim, hormonlar ve tansiyon yüksekliği gibi faktörlerin etkisiyle kalp krizlerinin en sık görüldüğü saatlerdir. Kışın sabah saatleri, özellikle bilinen damar tıkanıklığı olan, kalp hastalığı risk faktörlerini yoğun olarak bünyesinde bulunduran ve yüksek tansiyon gibi rahatsızlıkları olanlar için günün en tehlikeli zamanıdır. Birçok araştırma ilginç bir şekilde, karlı bir gecenin ardından sabah dışarı çıkıp evinin önündeki arabasının camlarındaki karları temizleyen ya da işe yetişmek için hızlı hareket eden kişilerde kalp krizi geliştiğini ortaya koyuyor."

- "Bacak damar problemi olanlar yatarken çorap giymeli"

Prof. Dr. Dağdeviren, kışın soğuk havada dışarıda bulunan kişilerin ani güç gerektiren işlerden ve buzlu kar üzerinde yürümekten kaçınması gerektiğini belirterek, "Kalp hastaları, kalp sağlıkları için mevsimsel kurallara uymalı ve yaşam şeklini ona göre programlamalıdır. Yaz aylarında nasıl su kaybını önlemek için ilaçlarının dozlarını doktor kontrolünde ayarlamaları gerekiyorsa, kışın da kalp krizi riskini tetikleyen soğuk havalar için önlemler almalıdır" değerlendirmesinde bulundu.

Kalp hastalarının, özellikle bacak damar problemi olanların kışın gece de çorap giymesi gerektiğine işaret eden Dağdeviren, şöyle devam etti:

"Bacak damar tıkanıkları olanlar kış aylarında soğuk havaya çıkarken yün çorap giymelidirler. Kalp hastaları ve tansiyon hastaları ilaçlarını düzenli almalıdırlar. Kış aylarında soğuk hava nedeniyle kalorili besinlerin alımı artmakta, egzersiz oranı düşmekte ve kilo alımı ortaya çıkmaktadır. Kalp hastalarının kış aylarında tam tahıllı besinlerle sebze ve meyve yemeleri, ağır kalorili besinlerden kaçınmaları gerekir. Egzersiz yapmak için soğuk hava yerine ev, spor salonu, kapalı ortamlar, sessiz bir alışveriş merkezi tercih edilebilir. Rüzgarı göğüs bölümüne alacak şekilde dışarı çıkmayınız. Mutlaka atkı, bere kullanarak, havayı burundan alın. Kalp hastası olanların mutlaka dil altı tabletlerini alarak dışarı çıkmaları gerekir."

- "Kalp krizine karşı önlem alın"

Dağdeviren, kalp krizine karşı alınması gereken tedbirlere ilişkin de "Göğsü ağrıyan herkes doktora gitmeli. Şüphesiz her göğüs ağrısı sadece kalp hastalıkları belirtisi değil. Bazı mide, yemek borusu rahatsızlıkları, boyun omur hastalıkları göğüs ağrısına neden olabilir. Ancak, 'Göğüs ağrısının kalple ilişkisi var mı?' diye sorgulanmalı. Özellikle yürümeyle, merdiven çıkmayla görülen göğüs ağrısının nedeni araştırılmalı. Göğüs ağrısı çeken, kalp krizi geçiren hastalar vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurursa anında bu damarları tespit edip açmak mümkün. Özellikle ilk 6 saat içinde yapılan müdahaleler ile damar tıkanmasına bağlı gelişen kalp adalesi hasarları engellenebilir" ifadelerini kullandı.

Kalp hastalıklarından korunmak için hayat tarzı ve beslenme alışkanlıkların değiştirilerek bazı risk faktörlerinin ortadan kaldırılabileceğini aktaran Dağdeviren, şu önerilerde bulundu:

"Sigarayı bırakılabilirsiniz. Yüksek tansiyon ve diyabet hastalığınız varsa tedavi ettirebilir ve düzenli takibe alabilirsiniz. Daha çok meyve ve sebze tercih ederek, kolesterolden daha fakir bir diyet tercih edilebilirsiniz. Düzenli egzersiz yapabilirsiniz. Ailenizde kalp hastalığı hikayesi varsa düzenli kontroller yaptırabilirsiniz. Yoğun stres altındaysanız kendinizi daha mutlu edecek şeylerle meşgul olabilirsiniz."

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 8392 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim