• BIST 9937.32
  • Altın 2435.681
  • Dolar 32.5203
  • Euro 34.8906
  • Ankara 27 °C
  • İstanbul 18 °C
  • Bursa 19 °C
  • Antalya 27 °C
  • İzmir 24 °C

Lenfoma "yaşlıları"esir alıyor

Lenfoma "yaşlıları"esir alıyor
Kan kanseri türü olan lenfoma, en sık yaşlı nüfusta görülürken; yaşam kalitesinin artması ve doğru tedaviler ile birlikte yaşam süresinin uzamasına bağlı olarak hasta sayısının gelecek yıllarda daha da artacağı öngörülüyor.

YEŞİM SERT KARAASLAN

Kan kanseri türü olan lenfoma, en sık yaşlı nüfusta görülürken; yaşam kalitesinin artması ve doğru tedaviler ile birlikte yaşam süresinin uzamasına bağlı olarak hasta sayısının gelecek yıllarda daha da artacağı tahmin ediliyor.

Lösemi-Lenfoma, Miyelom Hastaları ve Araştırma Eğitim Birliği (LLMBİR) Başkanı Prof. Dr. Muhit Özcan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, lenf sisteminden meydana gelen kanserlerin "lenfoma" olarak isimlendirildiğini belirtilerek, lenflerin vücudun bağışıklık sisteminin önemli bir bileşeni olduğunu söyledi.

Lenflerin, özellikle enfeksiyonlarla mücadelede önemli rol üstlendiğini vurgulayan Özcan, lenfomaların, bu sistemdeki lenfositlerin kontrolsüz çoğalması ile görülen kanserler olduğunu belirtti. Özcan, lenfomaların kötü huylu kanserler arasında olduğundan doğru, uygun ve zamanında tedavi yapılmadığında ölümcül olduğunu ifade etti.

Özcan, ABD verilerine göre her yıl 100 bin kişiden yaklaşık 20 kişinin lenfoma hastası olduğunu dile getirerek, "Türkiye'de ise Sağlık Bakanlığının verilerine göre her 100 bin kişide 10'unun lenfoma olduğu belirtiliyor. Ancak, biz bu rakamların ABD seviyesinde olduğunu düşünüyoruz" dedi.

Lenfoma hastalarının en sık boyun, koltuk altı ya da kasıklarında beze şikayeti ile hekime başvurduğunun altını çizen Özcan, bu bezenin büyüklüğünün fındık veya portakal büyüklüğünde olabildiğine işaret etti. Özcan, "Ağrı şikayeti bulunmaz. Hastalarda, sebepsiz kilo kaybı görülür. Geceleri, çarşafı ıslatacak kadar terleme ile karşılaşılır. Bunun dışında hiçbir enfeksiyon bulunmamasına karşın 38-39 derece ateş yüksekliği görülür. Lenfomanın bir türünde (Hodgkin) özellikle yıllarca kaşıntı şikayetinde bulunur. Tümör nerede yerleşmişse, o organa ilişkin sorunlar çıkar" diye konuştu.

Yeni tanı konulan hastaların beş yıl sonra yaklaşık yüzde 70'inin hayatta kaldığına dikkati çeken Özcan, bunun hastalığın tipi, evresi, hastanın yaşına göre değiştiğini bildirdi.

Özcan, yaşlılığın, enfeksiyon, çeşitli bakteri ve virüslerin, uzun süre bağışıklık sistemini baskılayan ilaç kullanmak zorunda kalan transplantasyon olan hastaların, haşereler ile mücadelede kullanılan kimi zirai ilaçlara maruz kalan kişilerin, romatizmal hastalıkları bulunanların lenfoma açısından riskli grubunda yer aldıklarını söyledi.

Bunların dışında sigara, alkol, saç boyası, obezite, meme operasyonlarında kullanılan slikonların de lenfoma riskini artırdığına yönelik araştırmaların yapıldığını vurgulayan Özcan, bunların henüz netleşmediğini ancak çalışmaların devam ettiğini kaydetti.

Özcan, hastalıktan korunmak ya da tedavi başarısını artırmak için gün içinde bol su tüketilerek vücuttan toksinlerin atılabildiğini ve ilaçların yan etkisinin en aza indirilebildiğini ifade ederek, kimyasallardan uzak durulması, doğru beslenilmesi ve fiziksel aktiviteye ağırlık verilmesi gerektiğini anlattı.

-Uzun süre yaşam şansı yüzde 70

Özcan, lenfomanın özellikle yaşlı nüfusta görülme sıklığının yüksek olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Lenfoma her yaşta görülmekle birlikte genellikle ileri yaş hastalığıdır. Ortalama 45 yaş üzerinde görülme sıklığı artmaya başlar ve 65-66 yaşında en sık görüldüğü yaştır. Tüm lenfomaların sadece yüzde 1.5'u 20 yaş altındadır.

Yaşlı nüfusun artmasıyla birlikte lenfomaların görülme sıklığı da artmaktadır. ABD verileri, 10 yılda her yıl lenfoma sıklığının yüzde yarım arttığını göstermektedir. İnsanların yaşam koşulları iyileştikçe, erken tanı ve tedavi oranları arttıkça yaşlı nüfus da giderek artmaktadır. Bugün Türkiye'deki 65 yaş üstü nüfusun gelecek 10 yıl içinde 3 katına çıkması öngörüldüğünden, lenfomalı hasta sayısı da ciddi oranda artacaktır."

-Yeni ajanlar yolda

Lenfoma tedavisinde zamanında tanı konulmasının önemine değinen Özcan, lenfomanın 50'den fazla alt tipinin bulunduğunu, buna bağlı olarak da tedavi şeklinin değiştiğini söyledi. Özcan, kimi lenfomaların hemen tedavi edilmesi gerekirken, kimisinin tedavisinin belli bir süre sonrasına bırakılabildiğini bildirdi.

Özcan, lenfoma tedavisinde çok ciddi gelişmeler olduğunu ifade ederek, hedefe yönelik ilaçlar üzerinde çalışıldığını ve tümörü yok ederken çevre dokulara en az hasarı veren yeni ajanların kullanılmaya başlandığını kaydetti.

Buna yönelik ilaçların ABD ve birçok Avrupa ülkesinde uygulandığını dile getiren Özcan, Türkiye'de de bir kısım ilacın kullanımda olduğunu söyledi.

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Bu haber toplam 3051 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim