• BIST 9105.77
  • Altın 2325.525
  • Dolar 32.3798
  • Euro 35.0195
  • Ankara 21 °C
  • İstanbul 21 °C
  • Bursa 22 °C
  • Antalya 23 °C
  • İzmir 25 °C

Mevsim depresyonu ne kadar sürer?

Mevsim depresyonu ne kadar sürer?
Ruh dünyamızdaki değişim, güneşin etkisini azaltmasıyla daha belirgin hale geliyor. Özellikle tatil sonrası sorumluluklara dönmek bizi mutsuz edebilir...

Özellikle tatil sonrası sorumluluklara dönmek bizi mutsuz edebilir. Ama bu durum en fazla iki hafta sürer

Sonbaharda güneş ışınlarının azalmasıyla birlikte depresif duygular artış gösteriyor. Bu artış, karanlık nedeniyle beyindeki 'melatonin' hormonunun daha çok salgılanmasına bağlanıyor.

İstanbul Tıp Fakültesi Konsültasyon-Liyezon Psikiyatrisi Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sedat Özkan, mevsimsel depresyonun eylül, ekim aylarında karşımıza çıktığını söylüyor. Daha önce depresyon tanısı alanlarda sonbahar ve kış aylarında depresyonun tekrarlama veya şiddetlenme ihtimalinin de arttığına dikkat çekiyor. Prof. Dr. Sedat Özkan mevsim depresyonunun neden kaynaklandığı ve bu geçiş döneminde ne gibi sorunların ortaya çıktığını anlattı.

Ruh dünyamızdaki değişim neden kaynaklanıyor?
Havanın kararmasının insanlarda biraz daha fazla duygulanmaya neden olduğu biliniyor. Bunun melatoninle bir ilgisi olabileceği üzerinde duruluyor. Meletonin uykusuzluk ve depresyonda ek tedavi olarak verilebiliyor.
Bu dönemde okullar açılıyor, masrafları başlıyor, tatil bitince gerçeklerle yüzleşiliyor. Bunları dikkate almak gerekir. Yeni sorunlar ve yeni sorumluluklar kişinin yükünü artırıyor. “Depresif uyum güçlüğü” deriz buna. Mevsim sonu depresyonunun nedenleri arasında ikinci etken, tabiattaki değişikliklerin biyolojik olarak bizi etkilemesi. Sinir sistemi, hormonlor, beyin kimyası çevresel faktörlerden etkileniyor.

Kimler mevsim depresyonuna daha yatkın?
Depresyon kişinin duygulanımının üzüntü, keder yönünde artmış olması, ruhsal çökkünlük halidir. Kendisini isteksizlik, durgunluk, hayattan keyif almamak gibi belirtilerle gösterebilir. Düşünce içeriğinde de kişinin konuşma ve hareketleri yavaşlar, karamsarlık hali ortaya çıkar. Düşünce içeriği negatifleşir, bazılarında bu düşünce duygusu daha da olumsuzluğa gider. Karamsarlık, her şeye olumsuz bakma ve intihar düşüncesine kadar gidilebilir. Kişi bedensel olarak yorgunluk ve enerji azlığı hissedebilir. Konsantrasyon ve zihnin canlılığı azalır, karar verme yetisi kısıtlanır. Ayrıca iştah ve kiloda değişiklikler olabilir. Uyku azalır ya da artar.

Mevsim geçişlerinde tüm depresyon olgularında bir kıpırdama olur. Aslında sadece depresyonda değil psikiyatrik rahatsızlıkların bir çoğunda bahardan yaza geçerken ve yazdan kışa geçerken depresyonda bir hareketlenme olur. Depresyon kış aylarında biraz daha fazla görülür. Duygu durum bozukluğu olarak depresyon bu dönemde nüksedebilir, iki uçlu duygu durum bozkuluğuna (manik depresif hastalık) bağlı depresyonda tırmanış olabilir. Bu dönemde her ikisinde de atak ortaya çıkabilir.

Mevsimsel depresyon herkesi etkiler mi?
Herkesi geçici ya da hafif olarak birkaç gün süreyle etkileyebilir. Ancak asıl mevsim depres- yonu iki hafta kadar sürer. En çok eylül-ekim ortası arasında görülür. Ama iki haftayı geçtiği halde kişinin depresif hali yani ruhsal çökkünlüğü devam ediyorsa işinde ailesinde ve sosyal ortamında işlevselliğini kazanamadıysa ya da bedensel yakınmaları devam ediyorsa mutlaka bir uzmana başvurulmalı.

Depresyonla birlikte hangi sorunlar görülüyor?
Alkol tüketimi bu dönemde artıyor ve kısır döngü başlıyor. İnsanlar hayatla ilgili sıkıntılarını ya da ruhsal sorunlarını atabilmek için bunları alkolle bastırmaya çalışırlar. Ama ne sorunlar düzelir ne de depresyon. Depresif erkeklerde alkol kullanma oranı fazladır, alkol kullandıkça depresyon tedavisi ve tespiti zorlaşır. Erkeklerde depresyonun bir kısmının altında alkolizm vardır. Bu dönemde ilişkiler çıkmaza girebilir, intihar olayları artar. Zaten intihar olgularının arkasında yüzde 80-85 oranında majör depresyon vardır.

Tatil dönüşü ya da sonbahar depresyonunun çaresi yine tatil olabilir mi?
Tatil tek başına depresyonu düzeltmez. Hatta uzun tatilin tembelleştirdiğini, bu nedenle tatillerin kısa tutulması gerektiğini düşünüyorum.

Bu dönemi daha kolay atlatmanın yolu nedir?
Kişinin açık havada daha çok bulunması, iç dünyasını daha berrak tutabilir. Güneşli havada, doğada kendini iyi hissediyorsa bundan faydalanabilir. Kimilerine spor yapmak iyi gelirken kimilerini de dostlarıyla birlikte olmak mutlu eder.

ATLATMAK iÇiN NELER YAPILABiLiR?
* Kişinin kendini iyi hissetmesine dönük her türlü faaliyet yarar sağlar.
* Öncelikle bunun utanılacak bir durum, zayıflık olmadığı benimsenmelidir.
* Bu dönemde geri dönüşümsüz karar verilmemeli.
* Yalnız kalmamaya özen gösterilmeli, sevilen kişilerle iletişime geçilmeli.
* İlgi alanları artırılmalı.
* Düşünce tarzı değiştirilmeli, olumsuz düşüncelerin farkına varılmalı.
* Duygularını yakınlarıyla paylaşmalılar.
* Dünyayla ilglii bağlantılarını güçlendirmeliler. "Bu dünyada öümden başka her şeyin çaresi var" diye düşünmeliler. * Düzenli egzersiz mutluluk verici endorfin hormonunun salgılanmasını artıracağı gibi sağlıklı uyku da bu dönemde kişiyi zinde tutar.

BU BELİRTİLERE DİKKAT EDİN
* Sabah uyanmakta güçlük çekme,
* Yataktan kalkmak istememe,
* Karamsarlık,
* Cinsel enerjide azalma,
* Çabuk sinirlenme gibi bulgular oluşmaya başladıysa sonbahar depresyonunu aklınıza getirin.

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 3366 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim