• BIST 8885
  • Altın 3018.131
  • Dolar 34.3001
  • Euro 37.1624
  • Ankara 17 °C
  • İstanbul 16 °C
  • Bursa 17 °C
  • Antalya 21 °C
  • İzmir 19 °C

Şifa Kaynağı Çördük, Azı Yarar, Fazlası Zarar

Şifa Kaynağı Çördük, Azı Yarar, Fazlası Zarar
Doğada yetişen çördük meyvesi, antimikrobiyal özellikleriyle sağlık açısından faydalı olup, fazla tüketildiğinde ise problemlere neden olabiliyor.

Doğada yetişen çördük meyvesi, antimikrobiyal özellikleriyle sağlık açısından faydalı olup, fazla tüketildiğinde ise problemlere neden olabiliyor.

Sivas'ta doğada kendiliğinden yetişen ve halk arasında "çördük" ya da "ahlat meyvesi" olarak adlandırılan meyvenin yapılan araştırmalar sonucunda birçok faydası tespit edildi.

Cumhuriyet Üniversitesi İleri Teknoloji Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Ebru Yabaş ve ekibi tarafından yapılan çalışmalar, bu meyvenin hem meyve kısmının hem de çekirdeğinin sağlık açısından önemli etkenler barındırdığını tespit etti. Doç. Dr. Yabaş, özellikle meyve ve çekirdek kısımlarının sulu ekstrelerinin saflaştırıldığında antimikrobiyal aktivitelerinin incelendiğini ve bu çalışmalarda önemli sonuçlar elde ettiklerini belirterek, "Bu meyvenin belli miktarlarda tüketilmesini öneriyoruz. Çünkü içerdiği etken maddeler nedeniyle de bunların zararlı etkileri de ortaya çıkabilir. O yüzden de biz hızlı bir şekilde bunların doz çalışmalarına öncelik verdik" dedi.

"Şifa deposu"

Doç.Dr. Ebru Yabaş, çördük meyvesinin şifa deposu olduğunu ifade ederek, "Özellikle son yıllarda ekibimizle birlikte Sivas'ta yetişen türler ve endemik bitkiler üzerine çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Bu çalışmada özellikle Sivas'ta halk arasında çördük armudu veya ahlat meyvesi olarak da bilinen ve Sivas ikliminde yetişmeye uygun ve doğada kendiliğinden yetişen bir meyve türüdür. Biz yaptığımız çalışmada bu meyvenin hem meyve kısmını hem çekirdek kısmının sulu ekstratları üzerine çalıştık. Bu geçen etken maddelerin belirlenmesi, saflaştırılması ve karakterizasyonunu yaptık. Bunların üzerine antimikrobiyal aktivite İnceledik. Daha sonrasında gözlemledik ki meyve kısmında bu çözeltilerin bulaşıcı hastalıklara karşı koruyucu aktiviteleri vardır. Bunların özellikle belli dozlarda tüketildiğinde çok aktif özellik gösterdiğini gözlemledik. Yine çekirdek kısmını da sulu çözeltisine baktığımızda onunda enteresan bir şekilde bu bulaşıcı hastalıkların yan etkisine karşı yine iyileştirici etkisinin olduğunu gözlemledik. Bu haliyle biz bu meyveye aslında şifa deposu bir meyve diyebiliriz." dedi.

"Ölçülü tüketilmeli"

Yabaş, şifa deposu olan bu meyvenin ölçülü tüketilmesi gerektiğini belirtip, "Burada önemli olan doz miktarının ayarlanmasıdır. Çünkü içerdiği etken maddeleri bağlı olarak bu meyvenin belli miktarlarda ve belli dozlarda tüketildiği zaman aktif rol oynayacağını söyleyebiliriz. Bu kapsamda baktığımızda aslında hedefimiz bu meyveden elde ettiğimiz sulu fazının hem beslenme hem de takviye edici gıda olarak bir ürünün geliştirilmesiyle aslında iyileştirici etkisinin ortaya çıkmasını hedefliyoruz. Bu meyvenin belli miktarlarda tüketilmesini öneriyoruz. Çünkü içerdiği etken maddeler nedeniyle de bunların zararlı etkileri de ortaya çıkabilir. O yüzden de biz hızlı bir şekilde bunların doz çalışmalarına öncelik verdik. Bu meyvenin çekirdeğinin su fazına geçen etken maddelerinin bulaşıcı hastalıkların yan etkileri ortaya çıkabilir. Bu yan etkiler içerisinde özellikle ishal bulunabilir. Bunu da iyileştirici etkisinin olduğunu gözlemledik" şeklinde konuştu.

Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 540 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim