Manisa'da çiftçilik yapan Talat Çınar (54) sağ kolundaki aşırı ağrı sebebiyle 18 Kasım 2014'te hastanede ameliyat olduğunu söyledi. 2 saat 15 dakika süren ameliyattan sonra sağ kolunda hissizliğin oluşmaya başladığını belirten Çınar, "Doktor N.A. bana 2 aylık fizik tedavi sonrasında kolumun düzeleceğini söyledi. İki ay başka özel bir hastanede fizik tedavi gördüm. Kolumda bir düzelme olmadığını görünce EMG çektirdim. EMG'den çıkan sonuç sonrasında hayatım değişti. Çıkan raporda ameliyat sırasında sağ omzumun sinirlerini kesildiğini ve bu nedenle sağ kolumun felç kaldığını öğrendim. Vakit kaybetmeden hem hastane hakkında hem de ameliyatı yapan doktor hakkında Manisa Asliye Hukuk Mahkemesi'ne dava açtım. Önümüzdeki günlerde davanın ikinci duruşması görülecek" dedi.
"KOLUMU KALDIRAMIYORUM"
Manisa Merkez Efendi Devlet Hastanesi'nden yüzde 56 engelli raporu aldığını ve artık çiftçilik yapamadığını belirten Talat Çınar, "Artık en sevdiğim meslek olan çiftçilikle uğraşamıyorum. Sağ kolumu sinirlerin kesik olması sebebiyle kaldıramıyorum. Sadece sağ elimdeki parmaklarımı oynatabiliyorum. Ne araba kullanabiliyorum, ne bir kaşığı kaldırabiliyorum. Hem hastane hem de o doktor bunun hesabını verecek. Gereken ne ceza varsa almalarını istiyorum. Başka insanlar da mağdur olmasın" diye konuştu.
"İKİ YILDAN BERİ SAKATIM"
Aydın'ın Nazilli İlçesi'nde yaşayan evli ve üç çocuk annesi Yüksel Ağırcan (48), sağ ayağındaki ağrı ve kramp şikayeti yüzünden hastaneye başvurduğunu ve 21 Nisan 2014'te operasyon geçirdiğini belirterek, "Yanlış teşhis konuldu. Sağ ayağım için gitmiştim, sol ayağımdan ameliyat ettiler. Hastaneye gittiğimde doktor N.A.'ya sağ ayağımdaki şikayetlerimi anlattım. Doktor da benim sol ayağımın röntgen filmini çekerek menüsküs yırtılması olduğunu ve acilen ameliyat olmam gerektiğini söyledi. Beni ameliyata aldı. Bir saat süren ameliyatın ardından ben Nazilli'ye döndüm. İlerleyen zamanla benim ayağımdaki ağrılar dinmedi ben de tekrar İzmir'e giderek hastanede doktorla görüştüm, şikayetlerimi söyledim. Bu sefer de benim MR filmlerimi çekerek tahlil yaptırdı. Bu sefer de artrit (İltihaplı romatizma) hastası olduğumu öğrendim. Nazilli'ye geldiğimde devlet hastanesine gittim. Burada da artrit hastalarının ameliyatının riskli olduğunu ve yapılamayacağını öğrendim. İki yıldan beri sakatım. Bu nedenle de İzmir'de bir avukat tutarak hem doktor hem de hastane hakkında dava açtım. Doktora TCK'nın 86 maddesi 'kasten adam yaralama' suçundan ceza davası ve tazminat davası açtım. Bu olayı Sağlık Bakanlığına da bildirdim. Ama bir sonuç çıkmadı. Doktorun şu anda İstanbul'da özel bir hastanede çalıştığını duydum" dedi.
"O GÜNDEN SONRA AYAĞIM AKSAMAYA BAŞLADI"
Aydın'ın Kuyucak İlçesi'ne bağlı Pamukören Mahallesi'nde yaşan evli ve bir çocuk annesi Nazire Karadağ (47) ise "Ben de geçen yıl 15 Ağustos'ta İzmir'deki doktor N.A.'ya gittim. Sol ayağımdaki lif kopması nedeniyle kist oluşmuştu. Çekilen film sonucu ben de aynı gün ameliyat oldum. 2.5 saat kadar ameliyatta kaldım. Bende troit de olduğu için uyandırmakta güçlük çekmişler. Aslında ameliyat öncesi tahliller yapılması lazımdı, ölebilirdim de. Üç gün hastanede yattıktan sonra dördüncü gün taburcu olarak evime geldim. Bir hafta sonra bacağım şişti. 15 gün sonra gittiğimde bacağımda oluşan ödemi aldı ve kortizon yaptı. İğnenin etkisiyle ben iyileştiğimi sandım ama diz kapağındaki kıkırdakları harap olmuş. O günden sonra sakat kaldım ayağım aksamaya başladı" dedi.
"İDDİALAR GERÇEĞİ YANSITMIYOR"
Aydın ve Manisa'da yaşayan üç kişinin tedavi ve operasyon geçirdikleri İzmir'deki bir hastanede yanlış teşhis ve tedavi uyguladığını öne sürdüğü Filistin asıllı Türk vatandaşı N.A. adlı doktor ise iddiaların gerçeği yansıtmadığını, soruşturmanın sürdüğünü söyledi.
