• BIST 9448.9
  • Altın 4231.826
  • Dolar 39.5897
  • Euro 45.9902
  • Ankara 25 °C
  • İstanbul 24 °C
  • Bursa 25 °C
  • Antalya 26 °C
  • İzmir 29 °C

Yeme bozukluğu ve psikolojik etkenler obeziteyi tetikliyor

Yeme bozukluğu ve psikolojik etkenler obeziteyi tetikliyor
Sincan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ruh Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Barış Yılbaş:

-"Son günlerde gündeme gelen 'tıkanırcasına yeme bozukluğu'nda bireyler yiyecekleri ihtiyaçlarının çok üzerinde kısa sürede tüketmekte ve bunu genelde yalnız yapmayı tercih etmektedir. Yeme bozukluğunun obeziteye yol açan önemli faktörlerden biri olduğunu söyleyebiliriz"

"Obeziteyi artık küresel bir salgın olarak düşünebiliriz. Bu verilerden yola çıkarak yapılan modellemelerde, 2030 yılı itibarıyla yaklaşık 1 milyar insanın obeziteyle mücadele etmek zorunda kalacağı öngörülüyor"

Sincan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ruh Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Barış Yılbaş, obezitenin yalnızca fiziksel değil, ruhsal yönleriyle de küresel bir sağlık krizi haline geldiğini belirterek, yeme bozuklukları başta olmak üzere psikolojik etkenlerin obezitenin gelişiminde önemli rol oynadığını söyledi.

Doç. Dr. Yılbaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, obezitenin yalnızca fiziksel değil, ruhsal sağlık üzerinde de ciddi etkiler yarattığını, bu durumun bireylerin yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürdüğünü ifade etti.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, dünya genelinde erişkin nüfusun yüzde 16’sının obezite tanısı aldığını belirten Yılbaş, "Obeziteyi artık küresel bir salgın olarak düşünebiliriz. Bu verilerden yola çıkarak yapılan modellemelerde, 2030 yılı itibarıyla yaklaşık 1 milyar insanın obeziteyle mücadele etmek zorunda kalacağı öngörülüyor." dedi.

Obezitenin biyolojik, psikolojik ve sosyal faktörlerin bir arada etkisiyle geliştiğini vurgulayan Yılbaş, bu nedenle mücadelede çok yönlü ve multidisipliner bir yaklaşım gerektiğini, bu sürecin psikolojik boyutunun da ihmal edilmemesi gerektiğini kaydetti.

Yapılan beyin görüntüleme çalışmalarının, yüksek kalorili, tuzlu, yağlı ve şekerli gıdaların beyin ödül sistemindeki dopaminerjik yapılar üzerinde uyarıcı etkisi olduğunu ortaya koyduğunu belirten Yılbaş, şunları söyledi:

"Bu etkiler bireylerde anlık haz, gevşeme ve rahatlama sağlar. Ayrıca kronik stres yaşayan bireylerde kortizol hormonu artarak iştahın yükselmesine neden olur. Bu nedenle çökkünlük, halsizlik, yorgunluk veya kaygı dönemlerinde bireylerin yemek yemeyi bir baş etme mekanizması olarak kullandığını biliyoruz."

- Teknoloji bağımlılığı ve obezite ilişkisi

Doç. Dr. Yılbaş, obez bireylerin toplumda damgalanmasının sosyal izolasyona ve yalnızlaşmaya yol açtığını ifade ederek, obeziteyle mücadelede toplumsal farkındalığın artırılması gerektiğini söyledi.

Son dönemde dikkati çeken "tıkanırcasına yeme bozukluğu"na da değinen Yılbaş, bu durumda bireylerin ihtiyaçlarının çok üzerinde miktarda yiyeceği kısa sürede ve genellikle yalnızken tükettiklerini belirterek, bu yeme bozukluğunun obeziteye yol açan önemli bir etken olduğunu kaydetti.

Doç. Dr. Barış Yılbaş, "Son günlerde gündeme gelen 'tıkanırcasına yeme bozukluğu'nda bireyler yiyecekleri ihtiyaçlarının çok üzerinde kısa sürede tüketmekte ve bunu genelde yalnız yapmayı tercih etmektedir. Yeme bozukluğunun obeziteye yol açan önemli faktörlerden biri olduğunu söyleyebiliriz." diye konuştu.

Teknolojinin aşırı kullanımının, obezite ile kalp ve damar hastalıklarıyla yakından ilişkili olduğunu belirten Doç. Dr. Yılbaş, çocuk ve gençlerin yaşlarına ve ilgi alanlarına uygun hobi ya da sportif aktivitelere yönlendirilmesinin, evde hareketsiz geçirilen sürenin azaltılması açısından önemli olduğunu vurguladı.

Yemek sırasında çocukların önüne telefon ya da bilgisayar konulmasının yeme farkındalığını azalttığını dile getiren Yılbaş, bu durumun zamanla bireylerin yediklerinden tat almamasına, dikkatlerinin yemekte değil ekranda olmasına ve ne zaman doyduklarını fark edememelerine yol açtığını ifade etti.

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 747 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
    12345
    Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim