Grip Aşısının tarihine dikkat

Havaların soğumasıyla kapalı yerlerde daha fazla zaman geçirildiğini, bu nedenle solunum yoluyla bulaşan enfeksiyon oranının arttığını ifade eden Ünal, bunların başında da nezle ve gribin geldiğini belirtti.

Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) bildirimi doğrultusunda bu yıl için hazırlanan grip aşısındaki suşlardan (bakteri veya virüsün farklı alt türlerinin, aralarında genetik farklılıklar bulunan grupları) biri geçen yılınkinden farklı olduğu için, geçen yılki aşının bu yıl kullanılması durumunda koruma işlevini yerine getirmeyeceği bildirildi. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı İnfeksiyon Hastalıkları Ünitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serhat Ünal, eylül ve ekim aylarında solunum yolu enfeksiyonlarının çok görüldüğünü söyledi.

Havaların soğumasıyla kapalı yerlerde daha fazla zaman geçirildiğini, bu nedenle solunum yoluyla bulaşan enfeksiyon oranının arttığını ifade eden Ünal, bunların başında da nezle ve gribin geldiğini belirtti.

Gripten aşıyla da korunulabileceğini bildiren Ünal, şunları söyledi:

''Yıl içinde genetik yapısında değişiklik meydana gelen grip mikrobu, geçen yıl için hazırlanan aşıda bulunmayabilir. Her yıl hangi virüsün salgın yapacağı DSÖ tarafından belirlenir. Bunun için de nisan veya mayıs aylarından itibaren sık görülen virüsler tespit edilir. A grubu virüslerden 2'si, B grubu virüslerden de biri seçilerek aşı üreten bütün firmalara bildirilir. Bu yıl için tespit edilen virüslerden ikisi aynıyken, H1N1 antijenlerini içeren, Solomon adalarından 2006'da izole edilmiş A grubundan yeni bir suş (bakteri veya virüsun farklı alt türlerinin, aralarında genetik farklılıklar bulunan grupları) önerildi. Aşı firmaları da bu yıl için DSÖ'nün bildirdiği bu suşları içeren yeni aşılar ürettiler. Bu yıl gribe karşı koruma sağlanmak isteniyorsa bu aşıdan yaptırılması gerekir.''

Manşetler

YÖNETMELİKTE DEĞİŞİKLİK YAPILDI