YÖK Başkanı Prof. Dr.Yusuf Ziya Özcan geçtiğimiz günlerde çok önemli bir açıklamada bulundu. Türkiye için çığır açacak kadar değerli olan bir fikri dillendirerek geleceğe daha umutla bakabilmemizi mümkün hale getirdi.
“Tematik Üniversiteler-
Son zamanlarda Türkiye’de ’Tematik üniversiteler’ dedikleri belli konulara odaklanmış üniversiteler üzerine çalıştıklarını belirten Özcan, şöyle devam etti:
"Kurulacak 7 üniversitenin bu anlamda özelliği, onların sadece lisansüstü eğitim verecek olmalarıdır. Yeni açılan üniversitelerimize öğretim üyesi yetiştirebilmek için böyle yola başvurduk. Onların hepsi belirli konularda ve alanlarda farklı olmak şartı ile sadece lisansüstü ve doktora eğitimi verecekler. İhtiyaç duyan üniversitelerimize, bu okuldan mezun olan öğrencilerimizi yollayacağız.” Dedi.
Bu proje ülkemizin önünde bulunan ve hakikaten son derece sıkıntılı sonuçlar ortaya koyan öğretim görevlisi ihtiyacını karşılamaya yönelik önemli bir proje olduğunu gösteriyor...
Özel üniversitelerde yapılan yüksek lisanslar hem uzun süreli ve hem de çok pahalıydı… Örneğin lisans derecesine sahip bir gencin yüksek lisansı yapmayı düşünmesi durumunda iki yıl yüksek lisans iki yıl doktora programlarında göreceği derslere yani dört yıllık süre içinde yaklaşık 50 bin TL gibi ciddi masraflar yapması gerekiyordu.
Bu gencin henüz iş bulamadığını, mesleki kariyerini tamamlamak için bu yola girdiğini düşündüğünüzde bu kadar parayı nasıl bulacağını hesap etmek hakikaten çok zordu. Çalışanların meslek sahibi olanların bile bu ekonomik şartlarda böylesine yüklü miktarlarda ödemede bulunmasının zorluğu açıktır… Yani mevcut bu şartlar altında akademik kariyer yapmaya dair bu yola koyulmak fevkalade zordu…Hem meşakkatli, hem uzun, hem de çok masraflıydı…
Tematik üniversitelerde öğretim görevlisi olmak amacıyla eğitim görenlerin kendi şartlarına uygun programlarda bazı esnek uygulamaların yapılması gerekir. Yüksek lisans ve doktora programlarından sonra üniversitelerde çalışmaya başlayacak olanların yabancı dil şartı ileri sürülerek akademik ünvandan mahrum edilmeleri son derece yersizdir. Yardımcı doçent olmak için değil fakat ilerleyen aşamalarda örneğin doçentlik şartı için İngilizce veya herhangi bir yabancı dil yeterliliği istenebilir. Bunun da biraz daha esnek hale getirilmesinde fayda olduğu açıktır. Eğitim sürelerinin kısaltılması, isteyenlerin bazı teşvik edici uygulamalarla önlerinin açılmasının sağlanmasında fayda vardır.
Akademik unvan alıp üniversitelerde görevlendirilecek olanların üniversite seçme hakkın kısmen bulunmalı ve aynı anda iki farklı görev yapacak şekilde sosyal yaşamlarında ciddi değişimler yapmalarının da önüne geçilmelidir. Örneğin haftada iki gün üniversitede çalışan bir Tıp doktorunun haftanın belirli günlerinde kamuda Sağlık Bakanlığı’nda görev yapmasına fırsat verilmelidir. Zaten bu konuda yeni çıkan ve iki farklı kamu kurumunda çalışabilmeyi mümkün kılan yasal düzenlemeler bu amaca yönelik çıkarılmış olmalılar…
Bu kararın 2011 yılında yüksek lisans sınavları için hazırlanmakta olanlara çok müjdeli bir haber olduğu ortadadır… Hemen acilen bu tematik üniversitelerin 2011 yılında hizmet vermeye başlamaları gerekiyor. Bu konuyla ilgili olarak kendisine güvenen ve her iki kamu kurumunda çalışarak daha fazla üretip insan yetiştirecek ülkesine katkıda bulunacak insanların önü açılmış olmaktadır.
Böyle bir karara ve projeye onay verdiği için YÖK başkanı ve diğer YÖK yetkilileri her türlü övgüyü hak ediyorlar… Onlara teşekkürler…
Dr.Recai Yahyaoğlu
www.tamtip.com
www.tamtip.com
