• BIST 9142.4
  • Altın 2325.163
  • Dolar 32.3729
  • Euro 34.9661
  • Ankara 21 °C
  • İstanbul 20 °C
  • Bursa 20 °C
  • Antalya 22 °C
  • İzmir 24 °C

Sağlıklı yaşamı değil hastalıkları finanse ediyoruz...

Dr. Feza Şen

“Bir ülke de sağlık hizmetlerine ne kadar harcama yapmalıyız?” sorusundan ziyade  “Ülke olarak sağlık hizmetlerine nasıl daha az harcama yapabiliriz…” sorusunun cevabını aramalıyız kanaatindeyim.

Zira son 50 yılda vergi yükü artışı OECD ülkelerinde % 38 iken Türkiye’de % 140’a ulaştı…

Yakında sistem vatandaşlar açısından da sürdürülebilir olmaktan çıkacak…

Son 15 yılda yani 2002 ile 2017 yılları arasında Toplam Sağlık Harcamalarımız 7,5  (7,49) kat arttı,

2002 yılı ile 2017 yılında TÜİK verilerine göre gerçekleşen Sağlık Harcamalarını karşılaştırdığımızda görüyoruz ki; “Sağlıklı Yaşamı değil, Hastalıkları finanse ediyoruz…”

• Daha çok tedavi edici basamak hekimlerine başvuruyoruz,

• Tedavi olmak için daha çok para harcıyoruz…

• Sağlıklı yaşamak için, hastalıklardan korunmak için çaba göstermiyoruz….

Bu bir yorum değil ülkemizde yapılan toplam sağlık harcamalarının karşılaştırılması ile elde edilmiş bir analiz sonucudur. Bu analizin kaynağı olan veriler TÜİK ve Sağlık Bakanlığı istatistiklerinden alınmıştır.

TÜİK ve Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan 2002 yılı Sağlık İstatistiklerine göre;

• Toplam Sağlık Harcaması 18 milyar 774 milyon TL,

• Sağlık yatırımları hariç Cari Sağlık Harcamaları 18 milyar 331 milyon TL,

• Toplam Sağlık Harcaması içinde sağlık yatırımları payı % 2,3,

• Bir yılda Hekime 3,1 defa yani 3 kere gittik,

• Bir yılda Koruyucu – Önleyici Sağlık Hizmetlerine 1,1 yani 1 defa başvururken,

• Bir yılda Tedavi Edici Sağlık Hizmetlerine yani hastanelere başvuru ise 2 defa oldu,

• Tedavi olmak için sadece hastanelere 6 milyar 77 milyon TL ödedik,

• Hane halkı harcaması olarak cebimizden 3 milyar 725 milyon TL çıktı,

• Hastalıklardan korunmak için % 35,4 çaba harcarken tedavi olmak için % 64,6 çaba harcadık,

• Cari Sağlık Harcamasının ilaç, sarf vb hariç olmak üzere sadece % 33,1’ini hastanelere tedavi olmak için ödedik.

TÜİK ve Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan 2017 yılı Sağlık İstatistiklerine göre;

• Toplam Sağlık Harcaması 140 milyar 647 milyon TL,

• Sağlık yatırımları hariç Cari Sağlık Harcamaları 130 milyar 981 milyon TL,

• Toplam Sağlık Harcaması içinde sağlık yatırımları payı % 6,8,

• Bir yılda Hekime 8,9 defa yani 9 kere gittik,

• Bir yılda Koruyucu – Önleyici Sağlık Hizmetlerine 2,9 yani 3 defa başvururken,

• Bir yılda Tedavi Edici Sağlık Hizmetlerine yani hastanelere başvuru ise 6 defa oldu,

• Tedavi olmak için sadece hastanelere 69 milyar 636 milyon TL ödedik,

• Hane halkı harcaması olarak cebimizden 24 milyar 4 milyon TL çıktı,

• Hastalıklardan korunmak için % 32,5 çaba harcarken tedavi olmak için % 77,5 çaba harcadık,

• Cari Sağlık Harcamasının ilaç, sarf vb hariç olmak üzere sadece % 53,1’ini hastanelere tedavi olmak için ödedik.

Bu açıdan bakarak 15 yılda geldiğimiz nokta;

• Tedavi olmak için hastanelere 3 kat daha fazla başvurmaya başladık,

• Cebimizden çıkan harcama ise 6,5 kat (6,44) arttı,

• Son 15 yılda Toplam Sağlık Harcamalarımız 7,5 kat (7,49)  arttı,

• İlaç, sarf hariç sağlık hizmeti almak tedavi olmak için yapılan harcamalar ise yaklaşık 11,5 kat (11,45) arttı… Ama

• Toplam Sağlık Harcamaları içindeki yatırım payı ise sadece 3 kat (2,95) arttı…

Bu sonuçlara göre sizce;

• Paramız; hastalıklara harcanmıyor mu ???

• Paramız diyorum çünkü sağlığımız devletimize emanet ve sağlık harcamalarımızı da devletimiz bizden topladığı vergi ve primler ile yaptığına göre bu harcamalar cebimizden çıkmıyor mu ???

• Birey olarak bu sonuçlarda hiç mi suçumuz yok ???

Bu çerçeveden bakınca Yeni Ekonomik Program ile Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan ikinci 100 günlük program içindeki Koruyucu-Önleyici Sağlık Hizmetleri ile Aile Hekimliğinin güçlendirilmesini ve Obezitenin önlenmesi programlarını bir hekim olarak önemsiyorum. Çünkü Toplum olarak yaşlanıyoruz, Daha az hareket ediyoruz, Sağlıklı beslenmekten uzaklaşıyoruz, Hayat koşulları bizi daha çok stresin içine itiyor.. Hal böyle olunca da Önlenebilir Hastalıklar olan “Kalp Damar Hastalıkları, Kanserler, Solunum Sistemi Hastalıkları ile birçok hastalığa daha çok yakalanıyoruz…

Son torba kanun ile Aile Hekimliği eğitimi sunan Vakıf Üniversite Hastanelerine verilen Aile Sağlığı Merkezi açabilme yetkisinden yola çıkarak çözüm olarak  arzu ediyorum ki;

• Koruyucu ve önleyici sağlık hizmetlerinin inove edilmesi ve gelişmesi için Aile Hekimliği sunumunda da Özel sağlık Kuruluşları da olmalıdır

Çünkü bu alanın maliyetleri tanımlanabilir olduğundan kamu; buna müsaade ederse lehine maliyetler ile hizmet alabilir.

Ve her bir Özel Aile Sağlığı Merkezi bünyesinde radyoloji ve laboratuvar hizmetlerini de sunabilir ki bu da şu an sunulan Aile Hekimliği sistemi üzerine getirilmiş bir fark olur,

• Sağlık Bakanlığı tarafından hekim sorumluluğunda olan Özel Teşebbüs tarafından ruhsatlı Sağlıklı Yaşam Merkezleri kurulmasına olanak sağlanmalıdır…

Ki bu kuruluşlara izin verilirse Diyetisyen, Klinik Psikolog vb sağlık mesleklerinin multidisipliner yapıda kontrol edilebilir bir düzende çalışması da sağlanır,

Ayrıca bu merkezlerde Fizyoterapist kontrolünde sağlıklı egzersiz çalışmaları da yapılır.

• Özel 2.Basamak Sağlık Kuruluşları arasında “Sağlığı Geliştiren Hastane” kavramının gelişmesini teşvik edelim…

Bu çerçevede sağlık okuryazarlığı başta olmak üzere bilinç artırıcı Sağlık Okulu açan ve her ay kamu tarafından belirlenen sayıda bireyi eğitime alan özel kuruluşlarına tedavi ettikleri her hasta için “1” TL teşvik ödemesi verelim,

• Özel 2. Basamak Sağlık Kuruluşları arasında tedavi edici hizmetlerine ilave olarak Telesağlık+evde sağlık/bakım, destekli yaşam hizmetlerini entegre bir yapı içerisinde ele almak isteyenlere de hasta odaklı yaklaşımlarından dolayı tedavi ettikleri her hasta için “1” TL teşvik ödemesi yapalım…

Biliyoruz ki; “Sadece hayatta kalmak önemli değil, asıl önemli olan, SAĞLIKLI kalabilmek…” 

Yoksa hastalandıkça, fakirleşiyoruz… Biz projelerimizi görev için hazırladık, bekliyoruz…

Saygılarımla…

Dr. Feza Şen
0 532 277 88 27
Mail:   [email protected]   &   [email protected]
Web:   www.fezasen.com

 

Sağlık Aktüel - www.saglikaktuel.com

saglikaktuellogo-001.png

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Sağlık Aktüel’e (www.saglikaktuel.com) aittir. İzin alınmadan aktif bağlantı kurulsa bile içerik kullanılamaz. Yapılan alıntılar için 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 36. maddesi uyarınca yasal işlem uygulanacaktır. 

Bu yazı toplam 5046 defa okunmuştur.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim