Kış aylarını hasta olmadan geçirebilmek için D vitamini eksikliği riskine karşılık günde bir bardak süt veya portakal suyu içmeli, yatak odası sıcaklığı 18 derecenin altına düşmemeli! Kalbinde sorun olanlar ise karda yürümemeli!
Soğuk kış günlerinde sağlığınızı koruyabilmeniz için basit ama etkili on yöntem var. Anadolu Sağlık Merkezi'nden İç Hastalıkları ve Geriatri Uzmanı Prof. Dr. Çağatay Öktenli; soğukları hastalanmadan geçirmeniz için neler yapmanız gerektiğini anlattı.
1- GÜNDE 6 BARDAK SU İÇİN
Kış aylarında günde en az 6-8 bardak sıvı alımı çok önemlidir. Suya ilave olarak; meyve suları, süt, çay gibi içecekler de tüketmek gerekir. Öte yandan sıcak içecekler de vücudu sıcak tutacaktır. Ancak bazı sıcak içeceklerin, yüksek kalorili olduğu unutulmamalıdır. Kahve dükkanlarındaki şuruplu kahveler ve sıcak çikolata aldığınız kalori miktarını daha da artıracaktır.
2- ZATÜRRE AŞISI OLUN
Zatürrenin kış aylarında hem görülme sıklığı artar, hem de daha ölümcül seyredebilir. 65 yaş ve üzeri tüm bireylerin; beş yılda bir zatürre aşısı olmaları tavsiye edilmektedir. Aşı, tüm zatürre etkenlerinden korumamakla birlikte en sık görülen bakteriyel etkenlere karşı korumakta ve aşı olanlarda ölüm riski azalmaktadır.
3- D VİTAMİNİ KULLANIN
Ülkemizin birçok bölgesinde; kışın ciltteki D vitamini sentezi çok azalmaktadır. Bir bardak süt ya da taze sıkılmış portakal suyu yaklaşık 100 ünite D vitamini içerir. Balıkta, özellikle de somon balığında D vitamini bulunmaktadır. Kanda D vitamini düzeyi düşük çıkan yaşlılarda mutlaka D vitamini tedavisi yapılmalıdır.
4- GRİP AŞISI OLMAK GEREKİYOR
Yaşlılarda grip aşısının koruyuculuğu gençlere göre daha az olmasına rağmen; grip aşısı olduktan sonra grip geçirenlerin ölüm riski, aşı olmayanlara göre daha düşüktür. Grip; basit bir hastalık olarak algılanmasına rağmen özellikle yaşlılarda ciddi sağlık problemlere yol açabiliyor.
5- DUŞTAN SONRA NEMLENDİRİCİ
Popüler nemlendirici kremler ve losyonlar; bilinenin aksine ciltten emilmezler. Bunun yerine ciltten buharlaşarak ve böylelikle nem kaybını engelleyerek cildin doğal nemini korurlar. Nemlendiricileri uygulamak için en uygun zaman; banyo ya da duş sonrası cilt hafif nemliyken ve yatmadan öncedir.
6- KIŞIN ILIK SUYLA DUŞ
Banyoyu ılık su ile almak daha uygundur. Çok sıcak su, cildin kuru hissedilmesine neden olur ve kaşıntılara yol açabilir. Sıcak su aynı zamanda saçlarınızı kurutur ve matlaştırır.
7- AKTİF OLMAYA ÇALIŞIN
Özellikle kış aylarında mümkün olduğu kadar aktif olunmalıdır. Hareketsiz hayat, bağışıklık sisteminin en büyük düşmanıdır.
8- ELLERİNİZİ YIKAYIN
Kışın özellikle yaşlılar; salgın hastalıklardan korunabilmek için ellerini düzenli olarak yıkanmalıdır. Böylelikle kapı kolları ve ışık düğmeleri gibi diğer insanların da kullandığı yüzeylerden ellere bulaşan mikroplar yok edilmiş olur. Soğuk algınlığı geçiren misafirinizin kullandığı eşyaları da kesinlikle temizlemeden kullanmayın.
9- KARDA YÜRÜMEK KALBİ YORAR
Kalbimiz soğukta vücut ısımızı korumak için daha fazla çalışmak zorunda kalır. Öte yandan kar kürümek gibi zorlayıcı aktiviteler de zaten soğukta üzerinde büyük bir yük bulunan kalbimizin daha da yorulmasına neden olacaktır. Bunun dışında tüm mevsimlerde görülebilmesine rağmen kışın daha yaygın olan nörovirus; sindirim sistemimizi etkileyen viral bir hastalık etkenidir. Bulantı, kusma ve ishal yapar.
10- YATAK ODASI 18 DERECE OLMALI
Gün içinde kullanılan tüm odalar ısıtılmalıdır. Dışarıya çıkıldığında ısıtıcı düşük ayarlarda çalıştırılarak evin çok soğuması önlenmiş olur. Böylece ev ısınıncaya kadar geçecek zamanda üşünmemiş olunur. Evin ısısı; oturma odasında 21 derece ve evin diğer bölümlerinde en az 16 derece civarında olmalıdır. Yatmadan önce yatak odası ısıtılmalıdır. Gece boyunca yatak odası ısısının 18 derecenin altına düşmemesine dikkat edilmelidir. Eğer soba benzeri bir ısıtıcı kullanılıyorsa; gece kapı ya da pencereyi bir miktar açarak havalandırmak gerekir. Soba ve kalorifer üzerine konan su dolu kaplar da odanın havasını nemlendirilebilir.
BİTKİ ÇAYI VE PORTAKAL SUYU ÖKSÜRÜĞÜ KESER
Acıbadem Fulya Hastanesi'nden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Yunus Emre Mercan; bu kış çocuklarınızı enfeksiyonlardan korumanızı sağlayacak özel bir reçete hazırladı.
İLAÇ VERMEYİN
Çoğu virütik enfeksiyonda, ateş olmadıkça grip şuruplarının; uykuyu bölecek kadar öksürük olmadıkça da öksürük şuruplarının verilmesi gerekmiyor. Bu yüzden doktora danışmadan gelişigüzel ilaç vermeyin.
EVDE SİGARA İÇMEYİN
Araştırmalara göre; sigara içilen evlerde virütik enfeksiyonların zatürre, orta kulak iltihabı, astıma dönüşme olasılığı, içilmeyen evlere göre daha yüksek.
SOĞUK BUHAR UYGULAYIN
Köpeğin havlaması tarzında öksürüğü varsa, bu 'krup' hastalığı olabilir. Bu durumda soğuk buhar en iyi yöntemdir.
BOL BOL SIVI ALMALI
Taze sıkılmış portakal suyu ve bitki çayları; öksürüğün yumuşamasında etkilidir. Çocuğunuz bir yaşından büyükse; ıhlamur, ada çayı veya kuşburnu çayını, günde üç kez yarım çay bardağı içirmenizde fayda var. Ancak bir yaşından küçükse; ishale yol açabileceği için bitki çaylarından kaçının, sadece birkaç çay kaşığı papatya çayı verebilirsiniz.
ŞİFALI ÇAYLAR İYİ GELİR
Aktardan taze olarak temin ettiğiniz papatya çiçeği, ıhlamur, kuşburnu, hatmi çiçeği, öksürük otu, odun tarçın, odun zencefili beraber kaynattıktan sonra üzerine adaçayı yaprağı ekleyin. Balgam söktüren, böylece öksürük krizlerini hafifleten bu karışımdan çocuğunuz 1 yaşından büyükse; 2 çay bardağı içirebilirsiniz. Karışımı çocuğunuz 1 yaşından küçükse pekmezle, büyükse balla tatlandırın.
BURUN SALGISINI TEMİZLEYİN
Burun salgısını temizlemek için 'basit aspiratör' denilen vakumlu cihazlardan kullanabilirsiniz.
AZ VE SIK BESLEYİN
Bazen üst solunum yolu enfeksiyonlarına ishal ve kusma eşlik ediyor. Patates, muz, pirinç lapası gibi besinlerle çocuğunuzu besleyerek kusma ile ishalin üstesinden ilaçsız gelebilirsiniz.
YATAĞININ ŞİLTESİNİ YÜKSELTİN
Çocuğunuz yatarken öksürüğü artıyorsa, mutlaka burun damlasını damlatın. Ayrıca baş ve gövdesinin yükselmesi için yatağın şiltesini en az 30 derece yükseltin ya da sırt altına bir yastık yerleştirin. Böylece balgam; boğaz veya geniz bölgesinde birikmeyeceği için öksürük krizleri oluşmaz, böylece çocuğunuzun uykusu da gece boyunca sık sık bölünmez.
ESRA TÜZÜN
