• BIST 9915.62
  • Altın 2439.282
  • Dolar 32.4246
  • Euro 34.6533
  • Ankara 17 °C
  • İstanbul 13 °C
  • Bursa 13 °C
  • Antalya 21 °C
  • İzmir 16 °C

Çocuklarda kekemeliğin iyileşmesinde "ailenin yaklaşımı" önemli rol oynuyor

Çocuklarda kekemeliğin iyileşmesinde "ailenin yaklaşımı" önemli rol oynuyor
Trakya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Odyoloji Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Şüle Yılmaz, genellikle çocukluk çağında görülen kekemeliğin iyileşmesinde aile bireylerinin yaklaşımının önemli rol oynadığını söyledi.

Trakya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Odyoloji Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Şüle Yılmaz: "Çocuk yaştaki konuşma iletişim odaklı olmalı. Çocuğunuzun size ne anlatmak istediğiyle ilgilenin, nasıl söylediğiyle ilgili değil. Bu mesajı çocuğa da geçirirseniz, kaygısı azalıyor ve çok daha sağlıklı bir iletişim oluyor"

Konuşma bozuklukları uzmanı Yılmaz, AA muhabirine, 22 Ekim Dünya Kekemelik Günü'nün kekemeliğe dikkati çekmek ve bu konuda doğru bilgilerin paylaşılması açısından önem taşıdığını ifade etti.

Kekemeliğin en çok bilinen konuşma sorunlarından biri olduğunu dile getiren Yılmaz, "Kekemelik, ses ve hece tekrarları, ses uzatmaları, takılmaları veya bloke olmalar nedeniyle konuşma akıcılığının kesintiye uğraması ile karakterize bir konuşma bozukluğudur." dedi.

Yılmaz, kekemeliği olan bireylerde konuşmanın doğal akışı ve ritminde bozulmalar gözlendiğini ve bu durumun sözel iletişimi güçleştirdiğine dikkati çekti.

Bireylerde yorgunluk ve heyecan gibi nedenlerle zaman zaman ortaya çıkan konuşma takılmalarının kekemelik olarak değerlendirilmemesi gerektiğini anlatan Yılmaz, "Kekemelikle ilgili olarak belirli kriterler var. Ne sıklıkla oluyor, ne kadar zaman devam ediyor, kişinin günlük yaşamını nasıl etkiliyor. Kelime tekrarı ve hece tekrarı şeklinde mi oluyor, bunların hepsi değerlendirilerek uzmanlar tarafından değerlendirilir. Çok boyutlu bir durumdan söz ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Yılmaz, konuşma akıcılığındaki bozuklukların çocuklukta başlayan gelişimsel bir durum olabileceği gibi nörolojik ya da psikolojik kaynaklı olarak yetişkinlikte de görülebildiğini dile getirdi.

Kekemeliklerin büyük çoğunluğunun çocukluk çağında başladığını ifade eden Yılmaz, ailelerin çocuklarını iyi bir şekilde gözlemlemelerini ve gerekli durumlarda uzmana başvurmaları tavsiyesinde bulundu.

Ailelerin çocuklarında konuşma bozukluğu gözlemlediğinde baskı yapmadan yaklaşmaları gerektiğini aktaran Yılmaz, şunları kaydetti:

"Çocukluk döneminde aile bireyleri bazen çok iyi niyetle yaptıkları bazı hatalar var. Bunlar çocuğun konuşmada zorluk çektiği anlarda 'sakin ol' demek, 'nefes al öyle konuş', 'bir daha söyle' demek. Ya da çocuğun takıldığı kelimeyi tamamlamak gibi davranışlarda bulunmamak gerek. Bunlar çocuğa yanlış bir mesaj veriyor. Çocuklar buradan 'ben senin bozuk konuştuğunun farkındayım, dikkatimi buna veriyorum' demek. Bu çocuktaki kaygıyı artırıyor. Çocuk yaştaki konuşma iletişim odaklı olmalı. Çocuğunuzun size ne anlatmak istediğiyle ilgilenin, nasıl söylediğiyle ilgili değil. Bu mesajı çocuğa da geçirirseniz, kaygısı azalıyor ve çok daha sağlıklı bir iletişim oluyor. Ailelerin çocuğa baskı yapmaması, eleştirmemesi çok önemlidir. Küçük çocukların büyük bölümünde sorun kendiliğinden düzelir ve çocuğun dikkatini bu konuya çekmemek gerekir."

 

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 1967 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim